hesabın var mı? giriş yap

  • dünyanın en hızlı 10 balığı:

    1) siyah marlin (merlin balığı) - video
    maksimum hız: 129km/sa
    hint ve pasifik okyanuslarının tropikal ve subtropikal bölgelerinde bulunur.

    2) yelken balığı - video
    maksimum hız: 110km/sa
    hint ve pasifik okyanuslarında bulunur.

    3) çizgili marlin
    maksimum hız: 80km/sa
    hint-pasifik okyanusu'nun tropikal ve ılıman bölgelerinde bulunur.

    4) vahu (wahoo)
    maksimum hız: 78km/sa
    tropikal ve subtropikal sularda bulunur.

    5) mako köpekbalığı (sivriburun camgöz)
    maksimum hız: 74km/sa
    dünya çapında tropikal ila ılıman sularda görülür.

    6) mavi yüzgeçli atlantik orkinosu
    maksimum hız: 70km/sa
    atlantik okyanusu'nun açık sularında görülür.

    7) pamuk balığı
    makisimum hız: 69km/sa
    ılıman ve tropikal okyanusların derin sularında bulunur.

    8) kemik balığı
    maksimum hız: 64km/sa
    tropikal suların kıyılarında görülür.

    9) kılıç balığı
    maksimum hız: 64km/sa
    atlantik ve hint-pasifik'in tropikal ve ılıman sularında bulunur.

    10) fourwing flying fish (uçan balık)
    maksimum hız: 56km/sa
    atlantik ve pasifik'in subtropikal sularında bulunur.

    kaynak: science focus

  • en sevdiğin mekanlardan soğutuyor, nefret ettiriyor insanı demiştim ki o da şu şekilde: doğup büyüdüğün, gönülden bağlı olduğun bir yer var diyelim. misal, yalova. yalova bir noktadan sonra yalova olmaktan çıkıyor senin için. etrafa bakıyorsun heryer aynı ama senin algın orayı orası gibi görmüyor, alakasız bir yer sanki orası yalova değil de silivri veya çataca ya da dudullu gibi geliyor sana. orası artık orası değil. not the yalova as you know it. denize bakıyorsun sanki karşı kıyı istanbul değil de, güney kore'nin herhangi bir sahiliymiş gibi. evin, evin değil de, alakasız bir apartman dairesiymiş gibi. herşey aynı ama senin algın ikna olmuyor bir türlü. algın değişmiş. böyle de bir ruh hali bu. tam manasıyla kepazelik, başka birşey değil.

  • muhalif değil, iktidar yanlısıdır. kendisi zaten o x kişisi aday olsa bile muhtemelen oy vermeyecektir. amacı algı yapıp muhalif seçmenin muhalefete oy vermesini engelleyerek iktidarın kazanmasını sağlamaktır..

  • türkiye'nin özünü anlatan bir tespit.

    çünkü:

    1. biz ona onu yapacak imkanları vermedik ki? hangi imkanla yapacak?

    2. kendi imkanlarıyla yapmaya kalksa bile çoktan başkalarının onu aşağı çekmiş olması gerekirdi. o aşağı çekenlerden nasıl kurtulacak?

    imkansız yani yapması.

    1992 yılında (15 yaşındayım) turbo pascal'da hem object oriented programming öğreniyorum (deneme yanılmayla, çünkü hiçbir kaynağım yok). bir yandan abimin yolladığı unixworld dergisindeki workstation'ların masaüstü grafiklerine hayran hayran bakıyorum (nextstep, open look, motif vs). o yüzden de öğrendiğim kadarıyla grafik arabirimli bir şeyler kodluyorum.

    bu grafik arabirimli araçları dim-soft'ta fatalica'nın kardeşi faruk'a gösteriyorum. sonradan öğrenmiştim ki ben gösterirken seyreden ruthcom bilgisayarın sahibi ibrahim arkamdan "yok ya o yapmamıştır" demiş. faruk adamı "yok abi yazıyor hakkaten" falan dediyse de ikna edememiş benim yaptığıma.

    bu beni hem gururlandırmış (zira yaptığım şeyin süper olduğunun en samimi itirafı olmuştu), hem de sinirlendirmişti. sadece adamın ülkede 15 yaşındaki birinin düzgün bir şeyler yapmasının imkansız olduğunu düşünmesi değil, aynı zamanda o yaştaki birinin büyük ihtimalle yalancı bir sahtekarın teki olduğuna olan bu kati ve kesin inancı da.

    bu adam özelinde de değil, tüm ülke çapında, bakanına "bizden mucit çıkmaz" dedirtecek kadar ulusal boyutta bir eziklik. çünkü kendi varlığı anca diğer herkes eşit ölçüde ezik olduğunda kayda değer anlamlı bir hal alıyor.

  • hasta-doktor ilişkisinin mahremiyetini çiğneyen, her hastaya roman ve dizi malzemesi diye bakan, hekimliğinin elinden alınması gereken utanmaz şey.

    p.s. hastalarının hikayelerini ifşa eden bu kadına hala muayeneye gidenlere inanamıyorum!

  • devamında her osuranın yaptığı gibi bülent hanım'ın salağa yatmaya çalıştığı biyolojik felakettir. kendisi etrafa öyle masum masum bakmıştır ki ben izlerken kendimden şüphelendim acaba ben mi osurdum diye.

  • yer: odtu dolmusu-ankara

    minibus soforu : parasini veremeyen uzerini alamayan?
    sanssiz bir hanimefendi (yanindaki solmus amcayi gostererek): sofor bey bu adam parasini vermedi
    ms : o adam benim babam hanfendi
    sbh : ... gak
    yolcular (hep birlikte): ha-ha-ha *