hesabın var mı? giriş yap

  • muhakkak ama muhakkak yazılmıştır ama bir kez daha hatırlatmakta fayda görüyorum sayın suser.

    * minimum 1 sene seni idare edecek bir birikim yada sabit gelirin olsun bir kenarda. aksi taktirde yarrayering.com.

    * kendi zevkine, kendi kafana göre iş yapmaya kalkma. işin en başından piyasanın talep ettiği şekilde hizmet ver. aksini zorlarsan, hayaller paris hayatlar çorum olur, ki dünyanın en boktan duygusu, en çok yoran hayal kırıklığı haline gelir.

    * işinin başında dur. kimseye ama kimseye güvenip işinin başından ayrılma. gerekirse 4 saat uyu günlük ama açılış ve kapanışları sen yap.

    * eşine, dostuna, akrabana, arkadaşına güvenme. eş, dost, çevre en fazla dükkanının, mekanının kendisini çevirmesini sağlar bir süreliğine, onlardan para kazanamazsın. para kazanmak istiyorsan yeni insanları müşteri edin kendine.

    * ortaklıktan kaçının, illa ki bir ortak olacaksa da lütfen ama lütfen yabancı birisi olsun. kesinlikle ama kesinlikle dost yada akraba ile iş yapmayın. aman ali rıza bey tadınız kaçmasın durduk yere.

    * ortaklık durumu yada çalışanınız varsa, her türlü şartları, kuralları ayrıntılı şekilde yazılı olarak yapın. bu iki tarafın da menfaatine olacaktır. unutma söz uçar, yazı kalır.

    * nakit akışınızı iyi sağlayın. günlük kasaya giren her kuruş size ait değil bunu bilin.

    * hangi sektörde olursan ol erkenden işinin başında ol. vay o saatte kim gelir, vay bu saatte ne gerek var deme.

    * fırsatları elinden geldiğince değerlendirmeye çalış. işinle ilgili kullandığın hammadde, ürün, ara mamul vs. malzemelerin piyasa takibini yap sürekli. ucuza mı buldun yapıştır gitsin, indirim mi denk geldi stokla yavrum. unutma ticarette satarken değil alırken kazanırsın.

    * alırsan kazanırsın lafını yanlış anlama. ucuz olan kalitesizin peşinde koşma, piyasada ki en uygun şartlarda alabileceğin yeri kovala.

    * her şey nasıl başlarsan öyle gider. muhattabınla ilk görüşmeni, ilk ticareti nasıl gerçekleştirdiysen ondan sonrası hep öyle olacaktır. ve hatta biraz yumuşak yüzlüysen bu süreç her defasında muhattabının lehine doğru kayarak devam edecektir. yeri geldiğinde katı kurallarının arkasında durmayı bil.

    * veresiyeye dikkat et. mümkün olduğunca veresiye ticaret yapma. ne alırken, ne satarken.

    (bkz: eyyorlamam bu kadar)

  • yurtdışında masterchef: kendi yaptığım sosisi tütsüleyip, ızgarada pişirdim. yanında maitake mantarı ve füme acı biberden bir ekleme yaptım. ördek yumurtasını iyice çırpıp sous-vide tekniği ile hazırladım. buradan önce iki michelin yıldızlı bir şefin yanında 3 sene çalıştım. ondan önce de ülkenin en iyi 5 restoranından birisinde yardımcı şef idim.

    bizde masterchef: antrikot pişirdim. dedem öldü. yanında balkabağı püresi var. annem yatalak. üzerine de pırasa külü yaptım. bu arada babam da bizi terk etti. ben de okulu yarım bıraktım. bu arada kocam da beni hamile iken terk etti. çocuklarıma bakmak için ayda 2000 lira ile idare ediyorum.

  • kedileri neden seviyoruz sorusunun cevabı olan video.

    karşısındakinin de bir bebek olduğunun farkında olduğu için nahifçe, korkutmadan zarar vermeden alıyor yavrusunu.
    bu kibarlığın, nahifliğin yüzde birini bile yapmayan ve ders alması gereken o kadar çok insan evladı olduğunu düşündüğümüzde takdir ettiğim kedidir.

  • kariyer ozeti:

    -burak kacirdi.
    -burak, faul.
    -burak kacirdi.
    -burak ofsayt.
    -burak kacirdi.
    -burak kacirdi.
    -burak ofsayt.
    -burak kacirdi.

    -burak ve goool, kral affetmedi!

  • iyi bir gelecek için naçizane bir öneri hayatınızın hiçbir aşamasında bedavacılığa alışmayın.

  • türkiye için epeydir bu bir tuzaktan çok hayale dönüşmüştür. orta gelir tuzağı , bir ekonomide kişi başı gelirin bir noktada tıkanması ve artış gösterememesi şeklinde tanımlanıyor basitçe. türkiye en yüksek kişi başı milli geliri 2012 yılında gördü ki bu yaklaşık 12.000 dolar civarında idi. ki bu rakamın hesabındaki veri seti 2009 yılında değiştirilmişti ve kağıt üstünde o gün 2.000 dolar civarında bir düzeltme ile oluşan bir rakam olduğunu da not düşelim. bunu da geçersek zaten türkiye ekonomisi'nin sanal refah döneminin zirvesi 2012 yılıdır. dünyada genişlemeci politikaların olduğu, tr'nin görece istikrarlı ortamı ve kara sırtlan siyasal islamcıların " demokrat iyi müslüman çocuklar" olarak addedilip batı dünyasınca pohpohlandığı , büyük özelleştirmelerin sonuçlandığı ve de atıl ülke kapasitesinin mobilize edilmesi ile ortaya çıkan pembe döneminin sonu ve zirvesidir o yıl.

    orta gelir denilen rakam kabaca abd gelirnin 5'te 1'ine tekabül eder ki 2012 yılı için bu 50.000 $/5 = 10.000 $ gibi düşünülmekteydi. bugün abd'nin geliri 66.000 $ 'ın üstünde. dolayısı ile orta gelir rakamı da 13.000 $ 'a yükseldi.

    bütün bunlar bir yana imf'nin son açıkladığı rakamlara göre tr ekonomisi 692 milyar $ büyüklük ile dünyanın 23. ekonomisi durumuna düştü. cumhuriyet tarihin en dip sıralamasıdır. yobaz sırtlanların 20 yıllık iktidarı bunu da becermiştir. karanlık diye addedilen 90lı yıllarda bile biz 17. sıradaydık. şunu da belirtmekte fayda var bu sıralamalarda alta ve üste yer değiştirmek çok zorludur. çünkü sadece sizin değil diğer ülkelerin performansına bağlıdır. yani tekrar 17. ekonomi olabilmemiz önümüzdeki ülkelerden çok daha hızlı büyümemiz ve bunu uzun yıllar boyunca devam ettirmemiz gerekir. dünyanın 10. ekonomisi brezilya bugün 1.833 milyar $ ve brezilya hiç büyümese dahi - tabiki bu mümkün değil - bizim ortalama %5 sürdürülebilir büyüme hızını baz aldığımızda 20 yıl sonra oraya ulaşacağımızı görmek basit matematik. ama ekranlara çıkıp palavra üfürmek masal anlatmak kolay; ilk 10'a gireceğiz falan diye uydur uydur diz.

    şimdi ülkeyi 10 milyonluk apaçi mülteci nüfusu hariç 85 milyon olarak kabul etmeniz durumunda , ortalama kişi başı milli geliri ;8000 $ düzeyinde. ki dolar kurunun artışı bu rakamı hızla 8.000$ altına çekecektir. bu rakamsa bırakın orta geliri, dünya medyan gelir ortalamasının da altındadır. medyan gelirin orta gelir olmadığını belirtelim ki yanlış anlaşılma olmasın.

    yani bu yalnız ve güzel ülkede artık orta gelir tuzağı tartışması bile çok çok gerilerde güzel bir anı olarak kaldı. ülke son 10 yılda her yıl artan bir ivme ile fakirleşiyor ve bunun nerede duracağı belirsiz. buna karşılık aynı ligde yer aldığımız ülkeler hızla bizi geçiyor fark atıyor. bir rakam daha verelim mesela, hükümetin çok çok övündüğü ihracat üzerinden. geçen yıl biz 225 milyar $ ihracat gerçekleştirdik ki rekor olarak alay-ı vala ile ilan edildi. ki unutmadan söyleyelim 2023 hedefimiz bir zamanlar 500 milyar$ ihracat idi. düşünün oluşan çöküşü. geçen yıl 10.7 milyon nüfusa sahip çekya'da 225 milyar $ ihracat yaptı. üstelik birim başına ihracat değeri bizimkinin çok üstünde. yani bizim gibi sürümden, ucuz üründen ihracat yapmıyor. ve söz konusu ülke batı avrupa'nın başat ülkeleri almanya, fransa, italya , hollanda vs. değil. orta segmentte yer alan çekya.

    şimdi senin 8'de 1'in kadar bir ülke senin kadar ihracat yapıyor ve biz hala diyoruz ki, bu ülkede cumhurbaşkanı, seçim, demokrasi vs. tatavası. bunlar bir tiyatrodur, kuş yemidir, cambaza bak hikayesidir.

    bakın hala orta gelir 'den nasıl çıkılıra gelemedik. çünkü artık yoksul ve 3. sınıf bir ülkeyiz ve orta gelir tuzağı konuşmak için bile bugün her şeyi doğru yapsanız, mevcut enkazı kaldırsanız bile en az bir 20 yıllık restorasyon dönemi gerektirir.
    yazık. kaç nesil kayboldu ve kayboluyor ...