hesabın var mı? giriş yap

  • adamin seni tercih etmesinin tek sebebi ucuz olman, sen saniyormusun ki senin hizmetini cok begendigi, denizini, plajini cok begendigi icin geliyor?

    onunde italya, yunanistan, ispanya, karadag gibi secenekler varken; karisina-kizina asilan, dolandiran ve kaziklayan barzolarin memleketine ne diye gelsin amk ?

    su islamci guruhun kendini dunyanin merkezi gormesi de beni cildirtiyor amk, ne boksunuz lan? nesiniz amk? tum dunya bize muhtac, tum dunya bize dusman, tum dunya bizi kiskaniyor... koyunden disari cikmamis, gercek sehir nasil olur, gercek plaj, gercek doga nasil olur gormemis comarlar burayi dunyanin en guzel ulkesi saniyor.

  • erkek istediğini giyer, istediği gibi yürür.
    sen bak-ma-ya-cak-sın. bu kadar basit.

    edit: umarım ironiden anlamayan nesil başıma üşüşmez. korkuyorum sözlük.

  • emin kanbur; gölgenin bir saatten beri kendisiyle beraber yürüdüğünü söylüyor.

    bakıyorum, video'yu çeken adam da güneşte, mistik gölge de.
    arada güneş almayan bir bölüm var sadece. sis, güneş, ışığın açıları, tayf falan.

    lan kendi gölgesi olmasın o?

  • kökenlerine dair pek çok rivayet olan, eşkıyalardan farkları belli törelere ve yasalara, isimleri belli bir hiyerarşiye tabi olmalarından kaynaklanan, dönemine göre kanun kaçağı ya da devletin paramiliter gücü olan, türküler ve destanlarda kahramanlık mefhumlarından bahsedilen dağ savaşçıları. kökenleriyle ilgili en olası açıklama, bu teşkilatlanmanın 17. yüzyılda celali isyanları döneminde dağ yollarını korumak (derbent teşkilatı) ve eşkıya takibi için kurulan tüfekli askerlerden oluşma sekbanlardan gelmesidir. zaten orta anadolu'da kullanılan sekban-seymen-zeybek kelimelerinin benzeşmesi bu iddiayı destekler niteliktedir. üstelik benzeri isimlerdeki teşkilatlanmalarda, tüfekli piyadeye dayanan teşkilatlanmaları nedeniyle bu celali isyanları dönemindeki derbent muhafızları olan sekbanların 18. yüzyıldan itibaren zeybek ismiyle ortaya çıkmaları söz konusudur. osmanlı kaynaklarında zeybek kelimesi 18. yüzyılda görülürken, 17. yüzyılda sekbanlardan bahsedilmesi ve sekbanlarında bazen vurgun gruplarına karışması bu iddiayı destekleyen bir başka veridir. 1770'lerden itibaren lağvedilen leventler ismen kaldırılsalar da sonrasında farklı isimler altında varlıklarını sürdürmüşlerdir. 1800'lerin başında görülen "zeybek" ve "zeybek eşkıyası" olarak kaynaklarda geçen kimseler bu leventlerin bakiyeleridir.

    (bkz: levent/@songulyabani)

    zeybeklik sadece ege'ye özgüyken, seymenlik ankara ile özdeşleşmiş, konya, kastamonu, kütahya, afyon gibi anadolu şehirlerinde de zeybekler olmasa da efeler, efe ismiyle varlığını sürdürenler olmuştur. bunlardan seymenler, tıpkı ege'deki zeybekler gibi milli mücadeleye destek vermişlerdir. 1923'te çıkan genel aftan sonra devletle olan çatışmalarını sona erdirip tüfeklerini duvarlarına asıp çiftliklerinin başına geçmişlerdir. seymenler de ve kastamonu efeleri de kurtuluş savaşı sonrasında bu genel sürece uymuşlardır. genel affın ve çetelerin affedilmesinin etkisi olarak dağları kasıp kavuran pek çok çete düze inerek (bkz: düze inmek/@songulyabani) normal yaşamı seçmiş, uyuşamayan bazıları tepelenmiştir. bu tepelenmeyi kemal tahir "rahmet yolları kesti" romanında bir eşkıyanın ağzından anlatır. eşkıyalık devam eder ama efelik veya zeybeklik teşkilatlanması artık söz konusu değildir. günümüzde bunların torunları veya savaş gazileri zeybek ismini taşımaktadır, belli bölgelerde zeybek dernekleri vardır ama bu sembolik bir kurumdur.

    efelerin bir başka versiyonu olan konya efeleri yakın döneme kadar görünürler. gramofon avrat filminde görüldüğü üzere çalan müziklerle konya baranalarını şenlendiren silleli çengileri dağa kaldıran kendi benzerleriyle vuruşmalarından bahsedilmektedir 20. yüzyılın ikinci yarısında. internette okumuşsunuzdur, antep canavarı lakaplı, son kabadayılardan abdullah palaz'ın bursa cezaevine sürgün edildiğini ve nazım hikmet'in ilk görüşmesinde bu sürgünlere su verdiği yazılır. abdullah palaz'ın sürgün edildiği yer konya cezaevi'dir ve sürülme nedeni koğuşundaki konyalı efelerle olan şişli, bıçaklı kavgasıdır. ama bu efelik ismen bir efelik olup belli bir teşkilatlanmadan ileri gelmemektedir. beline fişeklik takanın efelik sürdürmesi durumudur ki işte en son abdullah palaz'ın bu vakasıyla isimleri duyulur sonra diğerleri gibi onlarda tarihe karışırlar. konya efelerinde mavzer ve tabanca ile birlitke saldırma taşıdıklarını, herhangi bir yerde özellikle oturak alemlerinde kadın yüzünden aralarında tartışma çıktığında yere saldırmalarını atıp "nokta" demelerinin ardından ışığı anında kapatıp birbirlerine ateş açtıkları da yine folklor makalelerine dek girmiş mevzulardır. yere saldırma saplama ve kapışmanın böyle başlaması ankara seymenleri arasında da görülmektedir ancak oturak alemlerinden ziyade sokak ortasında yeniçerilerin bıçak altından geçirme ritüeline benzer.

    bektaşilikle ilişkilendirilmeleri, biraz da 1826'daki vakay-ı hayriye'den sonra anadolu'ya kaçan veya buradaki kışlalardan kaçarak eşkıya-kanun kaçağı durumuna düşen yeniçerilerin zeybeklere-efelere katılmalarından sonradır. nitekim tarih kaynaklarında 1826'daki ilgadan kaçan bektaşilerin ve yeniçerilerin 1830'larda ödemiş havalisinde kendi idaresini kuran ilk efelerin efesi atçalı kel mehmed efe'in saflarında tüfek tuttukları bildirilmektedir.

    kendilerine dair şu kaynaklar ve araştırmalar okunabilir:

    -mehmet başaran, aysun sarıbey haykıran ve ali özçelik ,atçalı kel mehmed efe-batı anadolu'da eşkıyalık ve zeybeklik
    -halil dural, bize derler çakırca
    -sabri yetkin, ege'de eşkıyalar
    -çağatay uluçay, atçalı kel mehmed

  • başlık: bugün elleyip seçerek ekmek alıyordum piçler

    1. kızın biri beni videoya alıp "işte ekmeği yarım saat elleyen pezevenk bu" dedi. noluyor amk.

  • yerde yatan hariç, yüksek miktarda kişiliksizlik içerir.

    abi ben bu milleti anlamıyorum ya. hayır yani sizi bu şeye yaptırmaya iten güç nedir çok merak ediyorum. anadolu çomarı denilen şey bu işte.

  • bu zihniyet yüzünden hiçbir şey kaldırılmaz. ötv kalksa ödeyenler enayi mi? kyk borçları silinse ödeyenler enayi mi? ben ödediysem herkes ödeyecek kafasındalar.

    gümrük vergisi kalksa ben o kadar ödedim siz de ödeyeceksiniz der.

    ne yapalım şimdi biri ödedi diye bundan sonra yüzyıllar boyunca herkes ödeyecek mi?

    bırakın sizden sonra nesil rahat etsin. ben de ödedim kyk borcumu keşke kaldırsalar. ben de ötv ile araç aldım keşke kalksa ötv.