hesabın var mı? giriş yap

  • yoksul bir ailenin çok sayıda çocuk sahibi olmayı seçmesinin ve yoksul ülkelerin yüksek doğum oranlarına sahip olmasının kültürel değerlerden sosyal adalet konularına kadar birçok nedeni var. bunlardan bazılarına bakalım:

    1) yüksek çocuk ölüm oranları:
    çocuklarınızın hayatının sürekli tehdit altında olduğu bir yerde yaşadığınızı hayal edin. yeterli gıda yok, temiz suya erişim sınırlı, yetersiz barınma, yetersiz sağlık hizmeti ve asgari devlet desteği yok. tüm bu faktörler çocuk ölümü oranını artırır ve yoksulluk çeken ebeveynler bunu çok iyi bilirler. dünya sağlık örgütü'ne göre, çoğu gelişmekte olan ülkelerde olmak üzere her yıl beş yaş altı 5,4 milyon çocuk ölüyor. bu gerçekle karşı karşıya kalan ebeveynler, bazı çocuklarının hayatta kalamayacağına dair yürek burkan gerçeği anlayarak daha fazla çocuğa sahip olur. 1

    2) aile planlaması hakkında yanlış bilinenler:
    birçok toplulukta, doğum kontrolüne karşı şöylemler hala mevcuttur. doğum kontrolüne karşı çıkan inançlar, halk sağlığı eğitimindeki aksaklıklar, kültürel önyargılar, hatta hükümetlerin aile büyüklüğünü kontrol etme güdülerine ilişkin şüphecilik de dahil olmak üzere çeşitli sebepler aile planlaması yöntemlerinin kullanılmasıyla ilgili korku ve kafa karışıklığına sebep olur.2

    3) sağlık hizmetlerine kısıtlı erişim:
    insanları aile planlaması yapmaktan alıkoyan her zaman yanlış kanılar, inançlar değildir. sağlık hizmetlerine erişimin olmaması da doğum kontrolünün uygulanmamasına sebep olabilmektedir.3 özellikle sağlık hizmetine erişimin daha zor olduğu kırsal bölgelerde doğum kontrolünün uygulanması pek mümkün olmaz.

    4) ataerkil değerler:
    birçok ülkede ataerkil değerler ve baskılar hala yaygındır. bu koşullarda erkekler, doğum kontrol yöntemi kullanıp kullanmama da dahil olmak üzere çoğu konuda eşleri ve aileleri adına kararlar verirler. bunun sonucunda kadınlar, kaç çocuk sahibi olacakları konusunda herhangi bir söz sahibi olamazlar.4

    5) erken evliliğe zorlanmak:
    zorla evlilik, taraflardan en az birinin 18 yaşın altında olduğu ve evlilik için rıza göstermediği evliliklerdir.5 bir çok nedenle gerçekleşebilir ve kızlar bu durumda açıkça daha savunmasız kalır/bırakılırlar. bir kız genç yaşta evlendiğinde çocuk sahibi olacağı süre çok daha erken başlar ve diğer komplikasyonların yanı sıra yüksek ihtimalle daha fazla çocuk sahibi olur.

    6) eğitimsizlik:
    genç yaşta evlendirilen kızların eğitim hayatını tamamlama ve çocukları için eğitim konusunda rol model olma olasılıkları çok daha düşüktür. ayrıca daha fazla çocuk sahibi olma ihtimalleri de yüksektir. bu da, çocuklar için eğitim maliyetini karşılamayı zorlaştırır. 6öte yanda eğitim hayatı daha uzun süren kadınlar daha az çocuk sahibi olma eğilimindedir. genellikle daha geç evlenirler ve kendi çocuklarının eğitiminin gerektireceği finansal yatırıma sahip olma ve eğitimlerine öncelik verme olasılıkları daha yüksektir.

    7) dini inançlar:
    birçok inançta çocuklar büyük bir nimet olarak görülür. dini metinler ve kutsal yazılar bu fikri güçlendirebilir ve çoğu zaman insanların yaşamlarında güçlü bir yol gösterici etki olarak hareket eder.7 "çocuk kısmetiyle gelir" gibi inançlar ve çocukların kendilerine verilmiş bir hediye olduğu düşüncesi kalabalık aile fikrinin benimsenmesine sebep olur.

    8) sosyal itibar:
    çocukların nimet olarak görüldüğü bir kültürde veya toplumda, aile ne kadar büyükse, o kadar kutsanmış olursunuz. (bizdeki aşiretler buna örnek olanilir) küresel güney'in (global south) birçok yerinde, çocuksuz çiftler damgalanır ve hor görülür. büyük aileler güçlü olarak görülür ve bir kadın çocuk doğuramıyorsa, kocasının onu terk etmesi ya da başka biriyle aile kurması alışılmadık bir durum değildir.8

    9) aile mirası:
    birçokları için soyu, tarihi ve bir soyadını devam arzusu doğal, insani bir içgüdü gibi gelebilir. ebeveynlerin aile miraslarını sürdürmek için kendi genetiklerini aktarma konusunda meyilli olmaları alışılmadık bir durum değildir.

    10) sınırlı finansman:
    yoksulluk içindeki aileler, özellikle geçimlerini tarımla sağlayanlar, ailenin geçimini sağlamanın bir yolu olarak daha fazla çocuk sahibi olmayı benimserler. çocuklara genellikle çok küçük yaşlardan itibaren bahçıvanlık, tarlada çalışma ve hayvan bakımı gibi görevler verilir. daha vahimi çocuklar yasadışı şekilde, çocuk işçi olarak işgücüne katılmak zorunda bırakılabilir ve aileye gelir sağlar. bu da çok çocuk sahibi olma motivasyonu sağlar.

    11) yaşlılığa yatırım:
    fakir toplumlarda çocuklar büyüdükçe sadece aile soyunu sürdürmekle kalmaz ayrıca ebeveynlerin ve kardeşlerinin geçimini ve güvenliğini sağlama gibi sorumluluk da taşırlar. bu, devletin güçlü olmadığı ülkelerde özellikle önemlidir. ebeveynler daha fazla çocuğa sahip olarak bir gün çocuklarından birinin yoksulluktan kurtaracak kadar başarılı olabilme ihtimalini ya da kendilerine bakacak bir çocuk sahibi olma ihtimalini artırmak isteyebilirler.9

    kaynak: world vision canada

    yazıya biraz daha ekleme yapmak istedim. cia world factbook verilerine göre doğum oranı en yüksek olan 10 ülkenin kişi başına düşen milli geliri ve sıralamaları aşağıdaki gibidir:

    doğum oranına göre yüksekten düşüğe sıralanmıştır.

    1) nijer: doğum oranı 1.000 kişide 47.28, kişi başı milli gelirde 1.200 dolar ile 229 ülke arasında 225. sırada.
    2) angola: doğum oranı 1.000 kişide 42.22, kişi başı milli gelirde 6.200 dolar ile 229 ülke arasında 161. sırada.
    3) mali: doğum oranı 1.000 kişide 41.60, kişi başı milli gelirde 2.200 dolar ile 229 ülke arasında 210. sırada.
    4) uganda: doğum oranı 1.000 kişide 41.60, kişi başı milli gelirde 2.200 dolar ile 229 ülke arasında 211. sırada.
    5) benin: doğum oranı 1.000 kişide 41.55, kişi başı milli gelirde 3.300 dolar ile 229 ülke arasında 192. sırada.
    6) chad: doğum oranı 1.000 kişide 41.05, kişi başı milli gelirde 1.500 dolar ile 229 ülke arasında 220. sırada.
    7) kongo demokratik cumhuriyeti: doğum oranı 1.000 kişide 40.53, kişi başı milli gelirde 1.100 dolar ile 229 ülke arasında 226. sırada.
    8) güney sudan: doğum oranı 1.000 kişide 38.26, kişi başı milli gelirde 1.600 dolar ile 229 ülke arasında 219. sırada.
    9) somali: doğum oranı 1.000 kişide 38.25, kişi başı milli gelirde 800 dolar ile 229 ülke arasında 228. sırada.
    10) mozambik: doğum oranı 1.000 kişide 38.03, kişi başı milli gelirde 1.200 dolar ile 229 ülke arasında 224. sırada.

    123) türkiye: doğum oranı 1.000 kişide 14.54, kişi başı milli gelirde 28.400 dolar ile 229 ülke arasında 68. sırada.

    not: veriler cia world fact book'daki verilerdir. bazıları güncel olmayabilir. kaynak sayfada verilerin tarihi belirtilmiştir.

  • istanbul disinda bir ilde cesitli akrabalarini aramak isteyen bir adam, numaradan once 0 cevirmedigi icin durmadan zkurmus'un evini aramaktadir...

    - alooo. yengee.
    - kimi aramistiniz?
    - fatma abla, nasilsin?
    - yanlis numara efendim.
    - pardon.
    - iyi aksamlar.

    ertesi gun...
    - aloo. dayii (valla ayni adam)
    - kimi aramistiniz?
    - dayi nasilsin, ben mustafa.
    - nereyi aramistiniz?
    - (ilin ismini soyler, bakarsiniz, sizin telefon numaranizin ilk 3 rakami ilin kod numarasi)
    - beyefendi, once "0" cevirceksiniz.
    - ha pardon.

    ayni gun...
    - aloo. yengeee (yine ayni adam)
    - mustafa bey, 0 cevirmemissiniz (ogrendim ya adamin adini)
    - pardon abla ya.

    ertesi gun
    - alo yengeee (amma ariyosunuz be birbirinizi, kac para telefon faturasi geliyor size?)
    - mustafa bey, 0 cevirmemissiniz
    - ya pardon ya, yine mi cevirmemisim?
    - evet, ayni numara
    - siz nasilsiniz abla?
    - iyiyim mustafa bey (o sirada cocuklardan biri aglamaya baslar), siz 0 cevirin once.

    bir kac dakika sonra
    - alo abla cocuga bisi oldu mu diye merak ettim de.
    - (haydaa?) yok yok, bisi yok, dusmus. siz yengeyi ariycaktiniz?
    - ha tamam, haydi gorusuruz.
    - tamam gorusuruz.

    hala o kadar cok olmasa da arar sorar mustafa bizi (yanlislikla ariyo ama, hep unutuyo 0 cevirmeyi). kendinin de 2 cocugu varmis. ekmek cigneyip cocugun kafasini carptigi yere koyarsam sismezmis.

  • habertürk'teki köşesinde sarı eşkiyalar başlığıyla yazdığı yazıdır.

    sarı eşkıyalar

    birisi şu istanbul’daki taksi sorununa allah aşkına el atsın.

    artık istanbul’da pek az taksi, bolca sarı eşkıya var.

    özellikle de kentin merkezinde.

    bunların türk müşteri ile pek alakaları yok.

    hepsi turist peşinde.

    genelde taksim, laleli, mecidiyeköy cevahir alışveriş merkezi gibi özellikle arap turistlerin yoğun olduğu bölgelerde konuşlanıyorlar.

    işleri turist dolandırmak.

    taksim’de bizim gazetenin önünde her gün kavga var.

    50 liralık yol için 100 dolar istiyorlar.

    olay çıkıyor.

    bu taksiler çift çift geziyorlar ve olay çıktığında turistin etrafını sarıp, argo tabir ile boğuntuya getiriyorlar. turist canını kurtarmak için parayı vermek zorunda kalıyor.

    bu taksileri yolda görürseniz asla durmuyorlar.

    bir an önce yeniden karargah haline getirdikleri yukarıda saydığım bölgelere ulaşıp, yeni bir turisti söğüşlemek için hızla yerlerine dönüyorlar.

    türk vatandaşları ile tek alakaları, yolda bir türk sürücü ile sorun yaşarlarsa onu kadın erkek demeden dövmekten ibaret

    bunlara doğru düzgün bir denetim falan da yok.

    benim saydığım yerlerde konuşlandıklarını da herkes biliyor ama buralarda ne bir polis ne bir denetim.

    denetim olsa evrak sormaya gerek yok. zaten tipine bakıp lisansını iptal edersin ama zaten çoğu lisanssız.

    plaka sahipleri otomobillerini istanbul’un bildik, efendi taksicilerine değil, bu serserilere kiralamayı tercih ediyorlar çünkü daha fazla yevmiye veriyorlar.

    bu yüzden de düzgün taksici esnafı iş bulamıyor. kiralayacak taksi plakalı otomobil bulamıyor.

    kötü şoför iyi şoförü kovuyor.

    ve ak parti’nin kontrolündeki ibb meclisi, bu rezaleti bir nebze olsun zapturapt altına alacak taksi projesine bir türlü izin vermiyor.

    istanbullu çileden çıkıp tehlikeye dönüşen bu duruma katlanmak zorunda bırakılıyor.

    haberturk

  • tam bir sene önce fransaya tasınmıs ve asgari ucert ile calışan biri olarak, bugün itibariyle biriktirdiğim para 80 bin tl'yi geçti. gurbetçiler neden akp'ye oy veriyor daha iyi anlıyorum şu an.

  • hocanın ilayda'nın başarısına çalışın, ordan sorucam demesine rağmen, şeyma'nın rüyasından sorup hepimizi sıçırttığı dersin kitabıdır.

  • insanların sağlıksız beslenerek kendilerini öldürmeyi başarabileceklerini, amerikan ve diğer fast food zincirlerinin aynı sigara şirketleri gibi milyarlarca dolar kazanmak için insanları yavaş yavaş öldürdüklerini ve en kötüsü ufacık çocukların beyinlerinin bu tarz besinler tüketmeleri için yıkandığını gösteren belgesel. benim bebeğim asla mc donalds'da yaşgünü kutlamayacak.

  • zenginin rezaleti bilem buram buram kalite kokuyor yeminle.

    bir de bizim rezaletlere bak amnk, neymiş dominos 30 dakikada getirmemişmiş, yurtiçi evde bulamamışmış, 50 kuruşluk yoğurtlu sos...
    fakirliğimden tiskiniyorum, tiskiniyorum..