hesabın var mı? giriş yap

  • oyuncu profesyonelce uyguladığı oyun içi sertliğinin ve oyun içi çirkefliğinin yanında hakemin görmediği anlarda oyun dışı çirkefliğe de mi başvuruyor? öyleyse güney amerikalı.

    oyuncu profesyonelce oyun içi sertlik uygularken bu sertliği pozisyon içinde çirkeflikle de mi süslüyor? öyleyse avrupanın akdeniz kıyılarından, muhtemel portekiz veya italyan pasaportlu.

    oyuncu profesyonel olmanın verdiği sorumluluğun ve futbol kurallarının izin verdiği ölçüdeki sertliğin dışına çıkmıyor mu? öyleyse orta veya kuzey avrupalı.

    oyuncu bütün profesyonel görüntüsüne rağmen, aniden dellenip, tüm dünyanın izlediği bir maçta hakeme kramponunu sallama potansiyelini mi barındırıyor? o zaman anadolu çocuğu. sen, ben, biz. vakti zamanında tarhana içtiği belli. sıcak, içten ve samimi.

  • üyesi olmayanların okuduğunu anlama problemi olduğunu gösteren dernektir. yahu adam “robot süpürge aldığına pişman olanlar” demiş ama gelen giden ne kadar “memnun olduğundan!” bahsetmiş. arkadaşlar tamam hepinizin robot süpürgesi çok iyi kabul ama bırakın da memnun olmayanlar gerekçelerini açıklasın. anlatsınlar da neden memnun olmadıklarını bilelim değil mi ama?

    öğretmen: çocuklar kalemi olmayan var mı?
    öğrenci: benim var öğretmenim!

  • fellini; billy wilder için, kurosawa, kubrick, bergman'ı andıktan sonra şunları söylüyor:

    "içlerinden birinin en büyük olduğunu söyleyemem, ama kimsenin billy wilder'dan daha büyük olmadığını söyleyebilirim. double indemnity ve sunset boulevard bizim kolektif bilincimizin parçalarıdır. o usta bir yönetmen. ayrıca filmlerindeki ekipler de mükemmel. melodramlarda ve trajedilerde bile wilder espri anlayışını korur. onunla tanıştığımda kendisini kişi olarak da çok hoşsohbet buldum. yemek yemeyi tutkuyla seviyor, bu da yaşamının tadını çıkardığı anlamını taşıyor. aynı zamanda plastik sanatlarla da çok ilgili ve büyük bir koleksiyoncu. bazen ünlü insanlarla tanıştığınızda, bakarsınız hayal etmiş olduğunuzdan tümüyle farklı kişiler karşınızda duruyor, fakat billy wilder tıpkı filmleri gibi."

  • bir arkadaşım 20.000tl'lik motosikletinin egzozunu satıyordu. egsozun fotoğrafını da motora takılıyken çekmiş öyle koymuş ilana. yalan olmasın 1500 lira mı ne yazmış. kamilin teki son fiyat ne olur diye sormuş, bu da atıyorum 1400 lira demiş. bunun ardından alıcının/ölücünün sorduğu soru," muayenesi ne zamana kadar geçerli". evet 20.000 tl'lik motoru 1500 tl zannetmiş. ve bunun üzerinden bile pazarlık yapmaya kalkmış hayvan evladı.

  • yalandır.

    28 yaşında olmama rağmen kadın tripleri yüzünden kendimi dostoyevski gibi hissediyorum.

    bulgur yerine prinç* aldım diye küsülür mü lan ??? kimmiş çocuk olan. erkekler çocukmuş hadi ordan!!

    edit: *bildiğimiz pirinç

  • görsel görsel görsel görsel görsel görsel

    kedilerin beyaz çoraplı olması insan kaynaklı gelişen bir tuhaflıktır. kökeni, yaklaşık 10.000 yıl önce başlayan evcilleştirme sürecine dayanmaktadır. bu süreçte, daha sakin, daha dost canlısı kediler üretmek için en evcil kediler seçilerek çiftleştirildi. bu süreçte beyaz lekeler ve beyaz patiler gibi beklenmedik bir sonuç ortaya çıktı.

    beyaz çoraplı kedilerin oluşmasının sebebi, anne rahminde embriyonik gelişme aşamasındaki kedi yavrularında çıkan ve pigment hücrelerinin uygun şekilde olgunlaşma yeteneğini engelleyen gelişimsel bir anomalidir.

    ortaya çıkan olağan dışı görüntü insanlar tarafından sevilince bu anomalinin görüldüğü kediler çiftleştirildi ve beyaz çoraplı kedilerin sayısı da bu yapay seçilim ile çoğaldı ve yaygın hale geldi.

    kaynak: science focus

    ___
    konunun dışına çıkıyoruz ama bir merakı daha giderelim: görsel

    atlardaki sekinin nedeni leopar kompleksidir. bu da antik dönemdeki vahşi atlarda pek görülmezken ancak evcil atlarda oldukça yaygın görülmektedir. ezcümle, yine kedilerde olduğu gibi ortada yapay bir seçilim ve mutasyon olduğu sonucuna ulaşılabilir. zaten bu lekeler de nişane olarak adlandırılmakta ve ata değer katmaktadır. tek başına bu bile ortada bir yapay seçilim süreci olduğunu düşünmek için yeterlidir. 10.1098/rstb.2013.0386

    her halta zırva diyerek zırvalamasanız keşke...

    edit: bizim "zırvacı" tüymüş ama ekran görüntüsü eklendi.

  • şimdi aldıranların işi kolay. internet diye bir şey var. ben 1993 senesinde aldırdım bir bok yoktu. ortaokuldaydım. yalandan pw programıyla cezaevi demirleri gibi bir şey çizerdim çünkü başka bir şey çizemiyordum, sonra gösterirdim nasıl olmuş diye aferin falan derlerdi. onu anıtkabir sanıyorlardı. ben öyle lanse etmiştim. günü kurtarırdık yani. giderdim sonra volfied, cm 93-94 akşama kadar oynardım. belli bir süre cm 93-94 ü ders sandılar. mal gibi monitöre baktığım için oyun oynamadıgımı düşünüyorlardı. benimki yine kolaydı, arkadaşım aynı dönem amiga aldırmıştı bu sebepten. onun ailesi daha sıkıydı, o da yalandan bir program bulmuş, dersin bir bölümünü mal gibi oraya yazıp ordan deftere geçiyordu. o günü daha zor kurtarıyordu çünkü program yazılan şeyi kaydetmiyordu. adam her gün aynı şeyi gösterecekti kaydetse, okuyacak halleri yok ya. save diye bi yer yoktu ne programıysa artık... her gün yazıyordu bu paso. bir de sonradan ben bir program bulmuştum. yani program değil de adamın biri disketin içine ankara misket koymuş. kısacık. disketi c: ye kopyalamıştım ve bunu ben yaptım müzik dersi için demiştim. paso misket çalıyodum odamda yalandan. ses kartı da yoktu, çok pahalıydı almamışlardı bızzt- dızzt efektleri içinde pc speaker modundan ankara misket. nınının nınının nınınını nın... çok aradım ama başka şarkı bulamadım öyle. bulsam iyice imparatordum. evdekiler de beni deha sanıyordu. napalım mecburiyet. cafe vardı da biz mi gitmedik? dersler iyiydi ama.