hesabın var mı? giriş yap

  • 15 dk sonra görülmesi gereken adamdır.

    not: ben daha önce nasıl düşünemedim dediğim pipet hamlesini yapan admaın videosudur.

    mesajlar sonrası açıklama: cam şişeyi kafanıza dikince hava almazsa dudaklarınızı içeri doğru çekmeye başlar. pet şişe büzüşerek bu olayı absorbe edebiliyor ama cam şişe de büzüşme olmayacağı için bir noktadan sonra içmekte zorlanırsınız ya da içmeye ara vermeniz gerekir. işte bu noktada kıvrılabilen pipetin bir ucunu dışarıda, diğerini içerde bırakırsanız şişenin içine hava girebilir ve hacim kaybıyla oluşan vakum etkisi giderilir, rahat ve hızlı içim sağlanır.

  • "demokratik haklarını kullanmışlardır" diyen arkadaşlar..

    hadi gidin caminin önünde ateizm anlatın.. anlatın da görün bu arkadaşların demokrasiden anladıklarının ne olduğunu..

    onlar için demokrasi inilecek durağa varana kadar binilecek tramvaydır. (tanıdık geldi mi? )

    kendilerine bir şey olunca "insan hakları" , kendileri bir şey yaptıklarında "burası müslüman ülke"

    hadi canım , hadi .. demokratik hakmış... bizim karnımız tok artık.. eskiden yedik biz bunların demokratik ayak oyunlarını..

  • cem yılmaz bir zamanlar uçan sabri için şunları söylemişti: “bir adamı stüdyoya çağırıp uçmasını beklerseniz o da uçar.”
    kaynak

    birini edepsizlik yapsın diye markalaştırırsanız o da yapar.

  • ben yaptım bunu, 16 yaşındayken.

    annem ile babamın ayrı oluşunu iyi kullanarak, ikisi arasındaki iletişimsizliği taktik savaşına dökerek izin koparmıştım.

    tek sorun vardı ikisi de üstlenilmesi gereken maliyeti birbirine atıyordu. ancak bu maliyet mevzusu artık öyle bir inada bindi ki, ben sağdan soldan topladığım 350 euro gibi bir miktarla çıktım evden. sırtımda içi kıyafet ve bol bol abur cubur dolu boyum kadar bir çanta ile sirkeci garına gittim. interrail biletimi aldım ve pythion trenine atlayarak başladım interrail macerama.

    selanik, atina, patra, bari, roma, pisa, bologna, venedik, pisa, portofino, milano, cenova, monaco, nice, trieste, ljubljana, torino ve adını hatırlayamadığım 10'larca şehir ve kasabaya gittim. başımda "oraya gidelim, hadi buraya gidelim, ay ben orayı sevmem" gibi dertlenen insanlar olmadan, rotamı kendim belirleyerek, özgürce hareket ettim.

    yolda tanıştığım, dünyanın upuzak yerlerinden gelmiş onlarca insanla takıldım bir süre, onlarla gezdim tozdum, onlarla eğlendim. tek sorun her an fotoğrafımı çekecek insan bulamayışımdı. bir de geceleri sokaklarda yatmak zorunda kalışım.

    malum olduğu üzere maddi kaynak sıkıntısı ile yola çıkmıştım ve hostel'lere verilmeyecek her euro, avrupa'da 1 gün/gece daha kalmam demekti. o yüzden geceleri kiliselerde, tren istasyonlarında, banklarda ve bazen parklarda yattım; yeri geldi yanımda tinercilerle aynı ortamda uyudum.

    ama cebimdeki hostel parası ile bir gün daha fazladan kaldım.

    sonuçta 4-5 tane ülke, 20'den fazla şehire ve bir o kadar da kasabayı görmüş oldum ve hayatta ciddi kararlar almadan önce ihtiyaç duyduğum kendime güveni bu sayede sağladım. o günden beri tek başıma adım atmakta da tereddüt etmedim.

    1 ay sonra istanbul'a döndüğümde omuzlarımda yaralar, saçlarımda yağlar, belimde ağrılar ve üzerimde inanılmaz bir yorgunluk vardı. ancak hayatımda hiç bu kadar güzel bir tecrübe yaşamamıştım. ilk defa kendimi "ben" gibi hissettim, reşit olmadığım halde boyumdan büyük işler yapabileceğime inandım.

    tek başıma olmamın en büyük dezavantajı, o güzel yaşadığım anılara benden başka kimsenin şahit olmayışı ve dediğim gibi fotoğraf çekebilecek kimsenin olmayışı idi.

    sonra o gazla 3 kere daha yaptım interrail.
    bu sefer arkadaşlarımla, evet hiç olmadığı kadar eğlendim ama hiçbiri zorluklara göğüs gerdiğim o ilkin tadını vermedi bana.

    güzeldi.

  • bütün filmlerini üçer beşer kere izlemiş biri olarak, bu film açık ara en beğendiğim cem yılmaz filmi olmuştur. yeşilçamı gerek göndermeleri ile gerek ise film genelinde tuttuğu hava ile bize tekrar yaşatmıştır. hayrettir kimse hakkında yazmamış ancak şu repliklerin de berkine yazılmış olduğunu düşünüyorum.

    --- spoiler ---

    a.g - oğlum 50 yaşına geldi, buna rağmen her dışarı gönderdiğimde aklım kalıyor.
    c.y - nereye gönderiyorsun ki?
    a.g - fırına.

    --- spoiler ---

  • öncelikle kopya çekmeye dönemin ilk dersinden karar verilmelidir. asla bu yazılıya çalışamadım bari kopya çekeyim diye düşünmeyin. daha önce de söylediğim gibi kopya çekmeye karar verilecek an sene başıdır. bu size gözlem yapmak için gerekli zamanı verecektir. dilerseniz şimdi yapılması ve yapılmaması gereken şeylere kısaca göz atalım.

    yapılması gerekenler
    ilk derslerde öğretmeni gözleyin. sınıftaki hareketlerine dikkat edin dersin ne kadarında ayakta ne kadarında kürsüde oturduğuna göz atın. dersle ilgili gözükün. kopya çekmeye yeltenmeyecek bir öğrenci izlenimi yaratın. güneş alan bir sınıfta iseniz cam kenarını değilseniz lambaların altını tercih edin. unutmayın ki küçücük kağıtlardan küçücük yazılar okuyacaksınız. ışığınızı iyi ayarlayın. oturduğunuz sırayı ilk günden kirletin. üzerine resimler yazılar yazın. aralarda kopya yazabileceğiniz boşluklar bırakmayı unutmayın.

    yapılmaması gerekenler.
    sınav sırasında her zaman oturduğunuz sırayı tercih edin. yerinizi değiştirmeyin. özellikle arka sıralardan kaçının. işini bilen bir öğretmen sınıfı kürsüden değil en arkadan gözleyecektir. bu durumda sizi onu göremezsiniz ama o sizi çok net görür. ideali önlerden ortaya yakın bir sıradır. asla yanınızdakine güvenmeyin. sıra arkadaşınız boynunda çanla gezen ve geviş getiren biri dahi olsa siz sadece kendinize güvenin. aşırılıktan uzak durun. hangi öğretmene hangi yöntemi kullanacağınızı önceden belirleyin. siz akıl almaz yöntemler denerken önünüzdeki öğrencinin kucağında kitap çatır çatır kopya çektiğini görürseniz üzülürsünüz.

    şimdi birkaç taktik üzerinde duralım.

  • başlık:cemaat taksimde direnişe başlamış beyler

    1. fethulah hoca "mesele sadece dershane değil sen hala anlamadın mı haydi gel" diye twit atmış beyler.

    2. polis namaz kılan göstericilerin altından seccadesini çekiyor!

    3. polis gülsuyu gazı ile müdahaleye başladı, zabıtalar abilerin seccadelerini yaktı,bir bara sığındıkları bilgisi geldi bar sahibi içeride namaz kıldıklarını yalanladı

    4. gel bakalım gel bakalım cumalara gel bakalım

    seccadeni al tesbihini çek mümin olan kim bakalım.

    5. taksim fem de yaralı icin malzeme lazım
    ...
    14. benim türbansız bacılarıma saldırdılar
    ...
    27. tünele doğru kaçmayın beyler bikinili kızlar ordaymış amaç abdestimizi bozmak rt lütfen yayalım

    gibi garip kafalar var. gece gece hoş mizah.

  • ulan bana üniversiteye zar zor girdiğim sene bir mp3 player aldılar diye 2 saate yakın krize girip ağlamıştım.
    bu gerçekleşse komaya falan girerdim heralde..

    iyi ki almamışlar..