ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
türklere sorulan salak sorular
-
topluca muhabbet esnasinda bana donup:
- turkler de zaten arap, degil mi?
- nasil yani?!?
- ikisi de musluman, dolayisiyla turkler de arap...
- e o zaman ruslar da ingiliz?
- ho?
- siz de hiristiyansiniz ingilizler de hiristiyan?
- hmm evet ben cok yanlis dusunmusum, sorry...
başım açık beni çıkarmayın
-
saygı duyulmalı, çıkarılmamalı.
debe editi;
(bkz: silivri canları)
https://instagram.com/…icanlari?igshid=wewqal26aqzc
desteğe ihtiyaçları var. duyarlı suserlar, 10, 20, 50 tl bağış yapın lütfen.
10 tl için sctotem
5 tl icin scfarkındayım
50 tl için scvarım
yazıp 8071'e gönderiyorsunuz ve sayenizde birkaç can aç kalmıyor.
lütfen.
anne replikleri
-
manasız bir açıkoturum seyrederken aniden anırarak gülmeye başlayıp kardeşimle bana dönüp:"biz babanla imam nikahı kıymadık piçsiniz siz piç " diye katılmaya devam etmek
sma testi olmayan çiftlerin nikahı kıyılamayacağı
71'de stanford'da çekilen protein sentezi videosu
-
kır düğünü yapan mrna'lar, nevruz kutlayan amino asitler içermektedir.
bayramda kapıya gelen çocuklar
-
ilk 2 bayramda kimse kapımı çalıp şeker istememişti. bu duruma istanbul’da geçirdiğim 4 yılın sonunda alışmak zorunda kalmıştım ama yeni taşındığım bu semtte diğer semtlere göre ‘eski bayramlar’ geleneğinin çok daha az olduğunu bilmek içimdeki heyecanın sönmesine yetmiyordu. tüm bayramı evde geçirdiğim halde kapıma kimse gelmemişti. gerçi önceki 8 bayramdan acı bir biçimde tecrübe edinmiştim alınan şekerlerin kullanılamayacağını. benim de şekerle aram pek yoktu. bu yüzden artık şeker almayı da bırakmıştım.
sonraki bayram da aynı şekilde yalnız geçmişti. ist.da komşuluk ilişkisi gibi bir kavram yok. hele bekarları/öğrencileri kimse komşu olarak bile görmüyor. bu çok umrumda değildi aslında benim için önemli olan çocukluğumdaki bayramları hatırlatan ve bayramı bayram yapan şeker toplama ritüeliydi.
bir sonraki bayram(oturduğum semtteki 3. bayram) kapı çalındı. diafonda “kim o?” soruma verilen “bayramınız kutlu olsun” cevabıyla içime neşe dolmuş ve tek basışta sorunsuz açılıyor olmasına rağmen garantiye almak için defalarca otomatiğin düğmesine basmış ve kapıya dikilmiştim. çocuk kapıya gelip “bayramınız kutlu olsun” deyince evde artık şeker almayı bıraktığım için şeker olmadığını hatırlamış ama bu fırsatı kaçırmamak için çocuğa para vermiştim. sanırım bu ikimize de mutlu etmeye yetmişti.
bir sonraki bayram yine ve sadece o çocuk geldi. bu defa tedbirliydim, şeker almıştım. ondan başka kimsenin şeker toplamaya gelmeyeceğini bildiğim için tüm şekerleri ona verdim. çocuk 3. yıl yanında 6 yaşlarında (sanırım) kardeşini de getirmişti. bu, mutluluğumun iki katına çıkmasını sağlamıştı.
şimdi oturduğum semtteki 7. yılıma giriyorum. bugün geleceğinden hiç şüphem yok. dün gece marketten şekerlerini aldım ve bekliyorum çocuk. bu defa adını da öğrenmek istiyorum. artık senden “çocuk” diye bahsetmek istemiyorum!
edit: çocuk tekrar geldi mi diye soranlar oldu. evet! çocuk geldi. ama büyünün bozulmasından korktuğum için adını sormadım. sonraki yılda da yurtdışına taşındım. benim için o hep "çocuk" olarak kalacak.
gözaltından geç bırakıp sokağa çıkma cezası kesmek
-
tek gıda-iş sendikası’na üye oldukları için işten atılan cargill işçilerinin başına gelen durum.
dün tarım bakanlığı’na yürümek isteyen işçilere polis “biz devletin gücüyüz neler yapabileceğini orada gösteririz size. siz merak etmeyin” demiş ve işçileri gözaltına almıştı.
sonrasında işçiler serbest bırakıldı. ancak işçilere bu kez sokağa çıkma yasağını ihlalden para cezası kesildi.
insanın içini en çok yakan da polisin güç tehdidine işçilerin “ devlet gücünü bizde mi sınayacak“ sorusu.
(bkz: bekçilere kim bekçilik edecek).
kızını kaçırmak isteyen genci öldüren baba
-
adaletin tecelli etmedigi ulkede adaleti tecelli ettiren babadir.
bir anneyi üç defa nasıl öldürürsünüz
-
facebook'ta dolaşan muharrem ince'nin sorduğu soru. eğer gerçekten bunları söylediyse helal olsun. cevapları da şöyleymiş;
1)çocuğunu öldürürsünüz.
2)cenazesine saldırırsınız.
3)katilini serbest bırakırsınız.
edit: bunda eksileyecek ne var?