hesabın var mı? giriş yap

  • ördekler için yol yapılmasından çok, yolda insan olmaması ve görseldeki ördeğin bu yolu kullanıyor olması şaşırtıcı.

    bizde yaya yoluna araba parkedilip, bisiklet yollarında piknik yapıldığı düşünülünce daha bir şaşırtıcı.

  • yine dış güçlerdir. yoksa, darbe günü bile kapanmayan interneti neden devlet kapasın ki canım? di mi güntekin?

  • sanat yapiti uretebilmek icin gerekli yasam bicimi.

    şöyle: sabah sekiz bucuktan aksam dokuza kadar pc basinda hesap kitap yapip, eve dondugunde de sadece tv izleyecek enerjin kaliyorsa suc ve ceza'yi yazamazsin

  • işte bunlar hep agile çalışmamaktan. aşiret reisine urgent meeting iletmeden önce “sonraki sprintte deploy ediyor olacağız” denilseydi bunlar olmazdı.

  • iphone 5 hariç tüm iphone serisini çıkış tarihleri akabinde kullanmış biri olarak diyebilirim ki, sahip olduğum en güzel telefondu.

    sms'in çok moda olduğu dönemde o yandaki tuşlarıyla öyle bir sms yazardim ki, sağda solda ne kadar kız varsa ağızlarının suyu akardı, vay be ne kadar da hızlı tıklayan bir delikanlı derlerdi.

  • moderasyona antipati beslenmesinin tek sebebi sanırım guru. mesela guru'nun kimseden çekincesi yoktur ama hiç isim vermez, hep bi gizem hep bi ima gönderme falan. "format aşağı format yukarı ne emrediyosa odur" der, sonra aşındırmaktan falan bahseder. işine geldiği zaman "legal" der dahil olur, keyif almadığında da "suistimal" der. sürekli bir polemik içinde forumun kralını yaparken yıpranmaz o sözlük, guru'yu sıkan şeyler aşındırır. o polemiklerde de elindeki moderasyon gücünü iyi kamufle edip güzel baskı kurar insanlar üstünde. gider olan biten'e tuhaf tuhaf şeyler yazar, sonra sıradan bir yazarmış gibi aramıza iner filan. bu kadar senede sinirlerinin yıprandığını düşünüyorum, bıraksın artık hepimiz kurtulalım. kadim dostu ssg görevine son vermeyi arkadaşlığına sığdıramıyor gibi duruyor, gelip gidenleri de izledikçe çoğu kişinin bu fikirde olduğunu söyleyebilirim. zaten bahse girerim bir yansıması mevcut olsa idi kendisinin farkında olmadığı, en çok zıtlaştığı yazar yine kendisi olurdu. moderasyonunu "işte sapı işte kapı" deme, kulak çekme ve toplu yazar uçurma olarak özetleyebileceğimiz emektar guru'nun bence emekli moderatorler arasına katılma zamanı geldi de geçiyor. süper insandır acayip zekidir facebook onun sayesinde vardır türkiye'nin kaybettiği değerli bir beyindir rakı sofrasında mükemmeldir beni hiç ilgilendirmez; guru'nun mantalite olarak sözlüğün gerisinde kaldığını düşünüyorum ve bu vizyon konusunda ssg'den de daha bilirkişiymiş gibi davranır olmasından oldukça rahatsızlık duyuyorum 4 seneyi bitirmiş bir yazar olarak.

  • bugün metro durağından odtü içine ring yapan ego otobüs şoförüyle aramda geçen diyalog:

    şoför: kaçıncı sınıfsın bakayım sen?
    ben: master yapıyorum ben.
    şoför: ha sen bittin okeye dönüyorsun yani?
    ben:....

    yemin ederim prof olsam bu kadar güzel anlatamam master yapma eylemini. helal olsun yurdum insanına.

  • masaya vurçak tabii napçak.

    deutsche welle foncusu nevşin yine açmış ağzını. suriyeliler suriye'ye gidecek nevşin, almanya'ya değil. bu kadar heyecan yapma.

  • insanlarımızın birbirine dokunmadan, çarpmadan yürüyemediği.

    evet.

    tripadvisor un saydığına göre 11 ülke 59 şehire gitmişim bugüne dek. o yüzden açıkça ve rahatlıkla derim ki batı ve bizim aramızda en büyük fark budur.
    yurtdışında kalabalık caddede yürürsün kimse çarpmaz, sırada beklersin, senden öncekinin çantası, mantosu ıvırı zıvırı sana değmez. arada biraz boşluk bırakırlar çünkü. boşluk az olunca sıra daha çabuk gelmiyor ne de olsa. bizde öyle mi, illa ki dibime sokulucak biri, kadın olsun, erkek olsun fark etmez. ben mesafe bırakıcak olsam önümdekiyle, ilk fırsatta arkadan biri kaynamaya çalışır burda.

    otobüste, trende vs. de iri yarı da olsalar, araç tıklım tıklım da olsa, bundan faydalanmaya, dokunmaya çalışmazlar. erkekler bacaklarını açarak oturup yanındaki kadının bacağına değmeye çalışmazlar. çok iri yarı birinin yanına otursanız da adam sizin "özgürlük alanınıza" girmemek için elinden geleni yapar, bizde tam tersi.

    onlarda yok mu acaip davranan, mutlaka ki var. ama böyle bir durumla karştığınızda bilirsiniz ki adam "gerçekten sorunlu" ve durum ona özgü, bizdeki gibi toplumsal hastalık boyutunda değil taciz olayı.

    bu durumun en kötü tarafı da, taciz edenin "taciz ettiğini" düşünmemesi. çapkınlık olarak görmesi. kadın kıyameti koparmıyorsa "onunda hevesi var" diye düşünmesi.