hesabın var mı? giriş yap

  • 40 yaş üstünden bildiriyorum, hayatımızın hiçbir döneminde artık yaşlandım şunu yapmaya başlayayım, şunu artık yapmayayım veya artık annem/babam gibi davranayım demiyoruz. size çok şaşırtıcı bir şey söyleyeyim, bizim anneanne saçı, anne terliği, babaanne ayakkabısı filan dediğimiz şeyler o insanların gençliğinde kullandığı şeyler. 1950lere ait bir film izlediğimde ilk düşündüğüm şey "neden bütün genç kadınlar nine saçı ile geziyor" olmuştu. sonra anladım ki nineler gençliğinde saçını nasıl yaptı ise yaşlıyken de öyle devam ediyor. yani ben hayatım boyunca kot giydim, 90 yaşında da giyeceğim. yaşlandım deyip tayyör giymeye başlayamam. güzel değil, rahat değil, ben değil. aynı şekilde konuşmayı sevmiyorum, hayatım boyunca hep mesajla iletişim kurdum. bundan sonra da öyle olacak.

  • kaç gündür aş eriyormuş gibi canım ıspanak istiyor. genellikle dondurulmuşunu alıp yapıyorum fakat günlerdir ona bile enerjim yok öylesine çalısıyorum . dün aksam saat 20:30da işten eve dönüyorum kollarım artık tutmuyor, yol üstünde ev yemekleri satan bir yere sorayım dedim ıspanak var mı. var abla dedi dolapta sabah yapmıs hiç satmamış . ilk sana açıyorum. neyse paketledi verdi , o kadar çok canım istiyor ki ısıtmasını bile istemedim. velhasıl fiyatını sordum sesi hafif kısılarak 30 tl abla dedi , artık söylerken utanıyoruz valla. arkadaşım sen niye utanıyorsun ki dedim başkaları adına utanacaksan yine utan da . asgari ücretle orda çalışan eleman olarak 1 tabak ıspanağın 30tl olmasından utanacak son kişi sensin . valla lanet olsun .
    edit: gelen mesajlar ve entryler üzerine editleme ihtiyacı duydum. herkes gercekten çok hamarat çok tutumlu çok zeki hepinize birer maşallah. fakat entryde açıkça o gün çok yorgun oldugumu ve yemek yapamayacak durumda olduğumu belirtmişim. zaten normalde yemegi kendim yaptığım için dışardaki fiyatların bu derece olması beni şok etti. ayrıca bence asıl bindirim bu ev yemeklerinde oluyor ya da olmuş .tabii ki en güzeli yemeginizi daha pahalıya gelecek bile olsa bildiğiniz malzemeler ile temiz temiz evde yapıp yemenizdir eğer söyleyeceginiz şey çok özel ve spesifik değilse. herkese yemek tarifleri için tesekkür ederim ama konu bu değildi.

  • 22.00-23.00 arası spor ve stres atacağız güya(halı sahada) orta alanı geçip sol kulvardan rakip oyuncuyu çalımlamamla kaleye doğru yöneldim 2-3 adım kala kaleye şut vuracak iken rakip oyuncu beni takip edip ve o hırsıyla itekledikten sonra çenem kalecinin dizine çarpar ve olay orada başlar.

    çenem açıldıkça açılır kan gelmeye başlar dişimden, baş ağrısı çoğalır çenemi kapatamayınca net konuşamasamda beni hastaneye goturun dedim.giderken arkadaşla konuşuyoruz yorumlaşıyoruz çıkmıştır falan diye dörtlü yakmış arkadaş ışıklarda durmaz düt düt gidiyoruz.

    bende acil birşeyimiz yok çıkmıştır artık yapcak birşey yok yavaş git diyorum ama bi yerden de ağırlık çökmüş beynim uyuşuyor uykumak istiyorum eşşek gibi neyse acil'e girdik sıra aldık falnn muayene edecek nöbetçi doktor gelip bastırmasıyla acili inlettim aaaaaaa diyerek tomografi filmi çektirdik.

    doktor bakıyor fotoğraf felan çekiyor biz merakla ne olacak diye beklerken yatış verin kırık var şook ben kötü oldum bi anda almaya geldiler beni tekerlekli sandalyeyle psikoljim o an değişti. kuşkular var kafamda. ameliyat nasıldı ki hiç oluşturamıyordum kafamda. soğuk üşürüm felan neyse yattık plak sipariş verilecek gelecek 2-3 gün içerisinde dediler hafta sonuna denk geldi.

    ameliyat günü geldi çattı. ameliyata hazırlık için deli gömleğim, bone ve galoş geldi. giydik onları da sandalyeye bindim ameliyata girmeden boş odaya aldılar serum aldığım iğne yerlerine bakıp küçük bu, büyük serum vereceğim deyip bana meğerse narkoz vercekmiş teyze yarım saat geçmedi aldılar ters bir şekilde kafam arkaya gelecek şekilde girdim.

    ameliyathaneyi göstermediler, ameliyathane nasıl biyer kaç kişiler.başımda iki kişi vardı görebildiğim doktorum yok stres korku biryandan konuşturuyorlar birtanesi olayın nasıl olduğunu soruyor anlatıyorum arkadan itekledi bayan sen niye ona ittirmedin diye :) imalı bir şekilde deyince hepimiz güldük vs.arkdamdan boynuma bir sıcaklık hissetmemle gitmişim.

    ameliyat 2 saat sürecek deseler de 4-5 saat sonra çıkmışım asansör çıkışında karşılamış ailem gözlerim açık ağzımdan kanlar akıyor ama hiç birşey hatırlamıyorum zerre kadar. ölü gibiymişim kendimi yatakta yatmış bir şekilde öksürerek karnım ful kan. sanki ağzım dolu o şekilde tükermek isteyerek uyandım.sadece yatıyorum hiç biyerim ağrımıyor ama beton gibiyim şişkin hissediyorum yüz çevremi. konuşmaya birşeyleri ifade etmeye çalışıyorum kimse anlamıyor senin yüzünden ailenin korku endişe stres yaşaması seni daha çok üzüyor o apayrı bir duygu zaten.bir şey ifade etmeye veya bir sey isteyeceğinde malum konuşamıyorsun diş etlerimde 8 adet çivi var. onların üzerinde çarpraz bir şekilde küçük lastikli toka büyüklüğünde lastiği geçirmişler çenem sabit kalması için tabi bunları sonraları öğreniyorum orası ayrı tabi.

    gelenlere hem seviniyorsun hemde haline üzülüyorsun çok değişik duygular. bir an önce eve gitmek istiyorsun enfeksiyon kaparım diyede çok korkmuştum, enfeksiyon olayınıda dedemden biliyorum 5-6 kez kalçadan ameliyat oldu oradan biliyorum. hemşireler 6 saate bir kontrol yapıp ağrı kesici yapıyorlardı sonradan bıraktılar. sorup istersem yapıyorlardı. onlarla da diyalog kurmakta zorlanınca hemşirenin birtanesi müsvette kağıtları not kağıdı gibi yapıp verdi ömrüm boyunca unutamam sanırım yazmaya başladım ilkokuldaki gibi bir ara sinirden kalemin ucunu da kırdık tabi.

    konuştuğumu net anlaşılacağımı düşünerekten neden anlamıyorsunuz diye stres yapıyorum. bir yandan da ağrı kesici istemiyorum ağrılarıma yavaş yavaş katlanmak istediğimden derken yarın çıkış verceğim dedi doktor. kontrole gelince diğersi gün çıktık. eczaneden ağrı kesici enfeksiyon için ağız fısfısı aldık eve geldim o rahatlık başka tabi süreç devam ediyor.

    çorbayı kemik suyuyla karıştırılıp pipetle yine muz karışık meyveleri 2 defa blender dan geçirip öyle içiyorum o şekilde bile takılıp lavaboya ikide bir gitmek çok zoruma gidiyordu çok sinirimi bozuyordu çok sıkmıştım kendimi dayanamadım anneme eşime kızmıştım 2-3 defadan sonra. sağa veya sola uyuyup kalmaktan çok korkuyordum ne bileyim eğri kaynar fln diye çok kasılıyordum boyun ağrısı oluyordu sürekli.

    3 hafta sonra gel demişti doktor randevuyu alıp gittim iyi çok güzel lastikleri çıkartabiliriz dedi. korkudan gözlerimi kapattım cımbız gibi bir aletle lastikleri çıkartıyor ama sanki çivileri çıkartıyor zor katlandım tamam kalkabilirsin dedi derin bi oh diyorum sonra aç bakalım ağzını diyor açıyorum ama bu şekilde olursa çenen kapalı kalır o şekilde mi kalmak istiyorsun diyor strese giriyorum korku başlıyor acaba açamam mı ! kalır mı bu şekilde diye. ben deneyeyim dedi doktorum eldivenleri giydi ağzımı gerdi ağrıyla beraber sesimi çıkarmadım ama direk rukü'ye gittim 5-10 sn. aklım çıktı sanki bu şekilde devam et açmaya 2 hafta sonra gel eğer iyi giderse çivileride alırız dedi. bizde eşimle beraber kapıya yöneldik odadan çıkmak için çıkar çıkmaz tansiyon gitti sanırım gözlerim karardı eşimin boynuna attığım gibi kolumu yükümü ona verdim terledim oturalım dedim direk 15-20 dk sonra kendime geldim.

    bu seferde çiviler kimisi çok içerde kimisi çok dışarda olduğundan çiviler yanağıma delik açmaya başladı pamuk koymaya başladım ama sürekli değiştirmek zorunda kaldım ağız kokusu, enfeksiyon oluşturur diye 3 öğün ve birşeyler içtiğimde ortalama 6-7 kere değiştiriyordum. 2 hafta geçti hastaneye tekrar gittim ben sanıyorum ki ofis ortamında çeker diye düşünüyorum meğersem tekrar ameliyathaneye girecekmişim lokal anestezi oldum kumanda söküp takıyor gibi bastırdılar çevirdiler vidaları sürekli konuşturdular ellerimle karnıma bastırıyorum ağrıdan alt çivilerin üstüne yanağımdaki et yürümüş cırtcırt kestiler, hissediyorum ama dayanabiliyordum dayan dayan derken bitti bitti diye öyle bir rahatlama geldi birde ağzımda hiç birşey kalmadı onun hissiyatı ile kuş gibi hafifledim ne lastik ne çivi iyi olcam hisleri kapladı.

    doktor bana 2 kaşıkla açmaya çalış dedi ama ben beceremedim ben sol işaret parmağımla ve sağ baş parmağımla her gün 2-3 kere zorlamaya çalıştım. ilk 2 hafta bir parmak 2 parmak boşluğunda açabiliyordum aylar geçtikten sonra açmaya başladım ama süreçlerin hepsinde çenemden kulağıma kulağımdan da beynime ağrı sızı gidiyordu 3-4 ay geçti şimdi rahat bir şekilde açabiliyorum. soğukta ve ara sıra aynı ağrıları hissedediyorum.

    sadece sabahları açmakta çok azda olsa bi kuru ve sertlik oluyor ilk su içmek veya kahvaltı yapacağımda ilk 2-3 lokma aldıktan sonra yumuşuyor. allahıma binlerce şükür daha iyi hissediyorum. doktor en az 1 sene ağrıların olur dedi benim içinde geçirdiğim ameliyat ve önceki ağrılara göre hiç takılmıyorum seneyi bitirmeye bakıyorum herkese sağlık sıhhat versin rabbim.

    klişe bir söz ama hayattaki en büyük hazinelerden biride sağlık'tır.

  • arkadaşların üniversiteye maymun getirmesi. kapıdaki güvenlik görevlisi "hayvan sokmuyoruz arkadaşlar üniversiteye ayıp bu kadarına da" diyince arkadaşlardan birinin cevaben "hayvan değil abi bu burada okuyor erasmusla geldi." demesi. güvenlik görevlisi 5 saniye boyunca system error verip sonra kendine gelmişti.

    bu arada maymun hakkaten erasmusla gelmişti. daha doğrusu erasmusla gelen bir elemanın maymunuydu.

  • cips konusuna bir çok kişi dikkat çekmiş ama ben olayı biraz daha geçmişe taşıyayım.

    sene 1991-92 falan*, her gün bir paket cips alarak hayatımı sürdürüyorum. çocuğuz işte yerken de sürekli üstündeki yazıları okuyorum, son kullanma tarihi falan her şeyi okuyorum. o zamanlar bedavasız kampanyasız aile boyu ruffles 210gr.(nerden nereye gelmişiz bak.)

    bir gün yine almışım cipsimi yerken bir baktım 205gr. olamaz böyle bir şey. döndüm bakkala diğer cipslere bakıyorum kimisi 210 kimisi 205gr. 1 hafta daha dikkat ederek 210gr. olan paketleri aldım ama onlar da bitti.

    1 yıl içinde 180gr. olmuştu bizim cips. sonra işte yüzde 20 bedavalar başladı. 203gr. 205gr. 198gr.

    118gr. ne amk?

    manyağın biri var orada ayar yapıyor gram gram.

    - efendim 1 gram daha indirdim kârımızı maksimize ettim.
    - aferim evladım yarına da bir meeting set edelim.

    hıammına koduklarım

  • last seen'i kapatanların hala diğerlerinin last seen'ini görebildiğini sanan insanlar tarafından eleştirilen insan.

    biz kapatınca diğerlerini de göremiyoruz zaten. yani ben kimsenin - sevgilim dahi olsa - last seen'ini merak etmiyorum, kimse de benimkini merak etmesin.

  • az önce tayyip kürsüde konuşma yapıyordu. konuşması bittikten sonra canımız ciğerimiz yeni göz bebeğimiz kanada'nın gencecik zeki çevik ahlaklı ve yakışıklı başbakanı justin trudeau, tayyip erdoğan ile tokalaşıp kulağına doğru yaklaşarak uzun uzun bir şeyler söyedi. tayyip de gergin bir şekilde kafa sallayıp durdu ve arkasını dönüp hızlı adımlarla uzaklaştı.

    sonra dedim ki kendi kendime; justinciğim, o ingilizce bilmiyor, öyle kulağına kulağına konuşma canım benim <3