hesabın var mı? giriş yap

  • (bkz: puantilizm)

    the art institute of chicago resmi 1924'te 24,000 dolara (2013 değeriyle 328,000 dolar) satın alır. 1930'da fransızlar resim için 400,000 dolar (2014 değeriyle 5,6 milyon dolar) önerir fakat chicago sanat enstitüsü kabul etmez. enstitü yöneticisi robert hashe'nin fikrine göre eğer bu resim fransa'ya 400,000 dolar değer ifade ediyorsa chicago'ya da eşit derecede önem ifade etmektedir. zaten resmi de sadece bir kez 1958'te new york modern sanatlar müzesi'ne* ödünç verirler. burada çıkan ve 1 kişinin de öldüğü yangında müzedeki 11,000 eserden ilk kontrollere göre beşi zarar görmüş. 11,000 eserin yer aldığı müzenin 1 milyon doları aşan değeriyle en değerli parçası olan bu resim bir daha ödünç verilmez.

    ayrıca columbus'da (ohio) resimdeki figürlerin budama sanatıyla* hayat bulduğu bir park bulunmaktadır.

  • tamamiyle gramer kurallarına uygun olan soru cümlesidir. ingiliz ingilizcesinde read, study yerine kullanılabilir.

    zoge: oxford advanced learner's dictionary'den örnek iki cümle:

    she's reading for a law degree.

    i read english at oxford.

    akıllı olun.

  • corona salgını ile ilgili olan tartışma yara bandını hızlı mı çekseniz daha çok acır yoksa yavaş mı gibi bir şey sanırım. (bant ile olanının cevabı yavaş çekmek ama tabii direkt bağlantısı yok konuyla)

    virus kaçınılmaz olarak yayılacak. öyleyse hemen yayılsın bitsin. mantıklı mı? şöyle sorunlar var:
    1. sağlık sisteminin kapasiteye yetişememesi en büyük sorun. virüs çabuk yayılır ve insanlar hastanelere yığılırsa çoğu tedavi edilemeyecek ve ölüm oranları çok artacak.
    2. zamana yayılırsa malzeme (maske, solunum cihazı vs.) üretmek için zamanımız olur.
    3. zamana yayılırsa tedavi yöntemleri gelişir, belki ilaç bulunur.

    ama en önemlisi yaşlıların ve risk altındakilerin durumu. hastalık yayılsın demek bu kişiler ölsün demek bir yerde. değilse de bu kişilere özgü tedbir alınması gerekiyor. hastalık gençler arasında hızla yayılsın ama yaşlılar arasında yavaş yayılsın gibi bir seçenek mümkün değil gibi. dolayısıyla ekonomik kaybı göze alıp bandı yavaş yavaş çekmek herkes için en iyi çözüm gibi görünüyor.

  • sanık ve hakim...

    - köşede bekledim, çıkınca da tepsiyle kafasına vurdum..
    - iyi de, yanında silahın bıçağın da varmış.. neden tepsi?
    - bi yerde okumuştum.. öyle yapınca tepsi müdafaadan az ceza alınıyormuş..
    - nefsi müdafaa olmasın o?
    - hepsi müdafaa değilmi sonuçta..
    - yaz kızım sanığın yirmi yıl hapsine...
    - ama yirmi yıl çok fazla.. bilseydim yanımda hafifletici sepetler getirirdim..