hesabın var mı? giriş yap

  • benim hayalim , bahçeli müstakil bir ev , senin yaptığın beton blok hiç sikimde değil.

  • dünkü videosunda ve bugünkü yaptığı yayınla bölgedeki yerlere acil müdahale için yardım istemektedir.

    bazı ünlülerin bana dokunmayan yılan bin yaşasın tavrında olduğu şu günlerde elinden geleni fazlasıyla yapmaktadır.

    var ol şahan gökbakar.

  • genelde mükemmelliyetçidirler. bir olayı on çeşit yerden yorumlayabilirler. on çeşit yerden çıkan olaylar hakkında on çeşit senaryo üretip o on çeşit senaryoya karşı on çeşit çözüm oluştururlar. böylelikle her şeye hazırlıklı olurlar, hiçbir şey onlar için şans değildir.

  • lisede bir arkadaş fizik sınavında "hocam cevabını yazıyorum gidiş yolunu size sınavdan sonra anlatırım" yazmıştı hiç unutmam, kağıtlar okunduktan sonra hocayla olan diyalogları ve hocanın verdiği tepkiler hayatımdaki en komik anılardandır.

    edit:imla

  • şak diye yapıştırdı tokadı.helal olsun bu kızlara.

    bizim ülkemizin en güzel ışığı kadınlarımız.birbirimize böyle destek olup yücelttikçe kimse türk kadınını yıkamayacak.

  • elimi, ayağımı sinirden titreten, kezbanın birinin kadınlar kulübü denen oluşumda kullandığı yeni yıla giriş cümlesi. ulan insan bu lafı duyunca direkt hayattan soğuyor lan, ne kadar vıcık vıcık, pis bi söz.

  • sinemada da brecht epiği yapılabileceğini gösteren film. tiyatro oyunu gibi akar. anlatıcımız mahkemeye çıkarılmış olan feyzo'dur. anlatır anlatır... bütün bu anlatının arasında ekrandan sloganlar izleriz. "işçiler kardeş patron kalleş", "kahrolsun faşizm" gibi. sonunda da feyzo ağalık düzenini hakime şikayet eder. son bölümde "sen devletsin, sen bilirsin, sen söyle babam, suç kimde?" dediği anda, hakimin biz olduğumuzu, bir yargıya varmamız gerektiğini, bu yargı ışığında kendi hayatımızda bu tür sorunlar gördüğümüzde müdahale etmemiz gerektiğini anlarız. brecht mumla arasa kendi teoremini özetleyebilecek ancak bu kadar güzel bir film bulabilirdi.

    bu film 88'lere kadar yasaklıydı. o tarihlere kadar aynen şimdiki gibi kemal sunal'ın filmlerine ezber olan bizler, 88 senesinde (yanılmıyosam) bu filmin yasağının kaldırılmasıyla, yepyeni bir film gibi izlemiştik. ancak filmin yasağının kaldırılması benim hep canımı sıkmıştı. çünkü 80'lerden beri süren apolitikleştirme sürecinin tamamlandığını, artık tam anlamıyla apolitikleştiğimizi, bu filmin artık "zararsız" hale gelmesi suratlarımıza çarpmıştı. sonuç? filmin zamanında yasaklanmasına neden olan tüm bu göndermeleri ve laf sokmaları, dürtmeleri "gülerek" izlemiş, ağzımızın kenarından sızan "apolitik" salyaları silmiş, yaşantımıza aynen devam etmiştik. zararsızdık artık. ne güzeldi...

  • eskiden sadece türkler regl oluyor sanırdım. anneme söyledim o da sadece kendi mahallesindekiler oluyor sanırmış. bizde durum genetik galiba.

  • gezi eylemleri döneminde (28/05/2013-30/08/2013) dolar % 11 artışla 1.84'ten 2.05'e çıktığı için "ekonomiyi batırdınız" diyen arkadaşlar; dolar, gezi'den bugüne % 189, son bir yılda % 48, son bir ayda % 13, son bir haftada % 7 artış gösterdi. nedense pek bir sessizsiniz?

  • gelsin destekliyorum.
    ayda 3-5 bin lira kazanan akp seçmeni 1.000 lirasını sadece elektriğe versin de görsün.
    üstüne 1.000 lira da doğalgaza verdi mi tadından yenmez.
    benzin de 20 lira olsun, sigara da 40 lira olsun.
    partinin oyu %30'larda dolanıyor.
    başka türlü ineceği yok.
    başka türlü huzur ve refah bulacağımız yok.