hesabın var mı? giriş yap

  • tırnakları kesmek veya düzeltmek için kullanılan bir el aletidir. yapımında genellikle paslanmaz çelik, krom-çinko alaşımı, alüminyum gibi malzemeler kullanılır. pense tipi ve açılı tip tırnak makasları en yaygın kullanılanlardır.

    peki tırnak makası yokken insanlar tırnaklarını nasıl kesiyordu?

    tırnak kesimi ile ilgili bilgiler, yazılı kaynaklarda milattan önce 8. yüzyıla kadar uzanır. o tarihlerde insanlar küçük bir keski yardımıyla tırnak bakımını yapıyordu görsel. roma hicivlerinde, oyunlardaki uzun tırnaklara gönderme yapıldığı söylenir. hicivci horace, bunu çok yapmıştır. ayrıca kleopatra'nın tırnaklarını güzelce kesip kırmızıya boyaması(kına kullanır) da bilinen bir şeydir. biraz yakına gelelim. çin'in ming hanedanlığı döneminde(14. ve 17. yy), tırnaklar statü belirlerdi. örneğin: tırnağınız kısa ise çok fiziksel çaba sarfeden emekçi bir kişi olduğunuza işaret ederdi. fakat burada bahsedilen bütün tırnak kesme işlemleri doğal olarak ilkel aletlerle yapılırdı. bir de yazılı kaynakların olmadığı ve bizim bilmediğimiz çok eski zamanları düşünün?

    tırnak kesme makasının patent çalışmaları ise 1875 yılında başlar. amerikalı valentine fogerty ve birleşik krallık'ta macar mucit david gestetner tarafından patent sunulur. müteakip patentler ise 1876'da william c. edge, 1877'de r.w. stewart, 1878'de john h. hollman tarafından alınır. r.w. stewart'ın cımbıza benzeyen tırnak makası patentindeki çizim şöyledir: görsel

    1881'de eugene heim ve celestin matz modern tırnak makasına benzeyen tasarım için ilk başvuruyu yapar ve patent çizimi şöyledir: görsel

    1885'te george h. coates; chapel s. carter ise önce 1905, daha sonra 1922'de patentini alır. chapel s. carter'ın son patenti: görsel. hatta h.c. cook company'nin carter'ın tırnak makası ile bir reklamı: görsel

    1947'de william e. bassett (we bassett company'nin kurucusu), 19. yüzyıldan beri var olan tasarımı kullanarak yeni patent başvurusunu sunar ve "trim" tırnak makasını geliştirir. günümüzde kullanılan modern tırnak makasına en çok benzeyen tasarımdır. törpüsü, bıçağı vs. hepsi mevcuttur. görsel

    bundan sonra daha fonksiyonel tırnak makasları için başvurular yapılmış ve patentleri alınmıştır. bahsettiğim gibi şu an kullanılmakta olan tırnak makaslarına teknik olarak en yakın ilk çalışma, william e. bassett'e ait 1947 yılında sunulan tasarımdır. tabii ki şimdiki tırnak makaslarının malzemesi ve estetik görünümü doğal olarak o günün şartlarında üretilen tırnak makaslarından daha iyi ve fonksiyonları da daha fazla. bakalım ileriki yıllarda nasıl olacak?

    kaynaklar: en.wikipedia, scienceabc, patents.google web siteleri; ernie smith'in konu ile ilgili makalesi, virginia smith'in clean kitabı.

  • ingilizceyi bir noktaya kadar öğrendiniz. tenseleri biliyosunuz, modalları biliyosunuz, çok geniş vocabulary'niz var ama akıcı olarak konuşamıyor musunuz ? öyleyse bağlaçları (conjunctions) öğrenin ve bunu konuşmanıza yerleştirmeye çalışın. bunu size pek çok ingilizce öğretmeni söylemeyebilir.

    maalesef öğrenim süreci boyunca bize öğretilen bağlaçlar and, or, but, for, because, yet, so... bunlardan öteye pek gidemiyor. bağlaçlar ingilizcenin en önemli konularından birisidir. binlerce bağlaç vardır ve bağlaçları bilmeden akıcı konuşabilmeniz mümkün değildir. bir cümle söyler durur bekler diğer cümleyi söylersiniz. ingilizceyi geçtim kendi anadiliniz olan türkçede bile bağlaçları kullanmadan akıcı konuşabilmeniz mümkün değildir. (son cümlede bile bağlaç vardı (bkz: unless) hatta bile derken bile bağlaç kullandım. (bkz: bile) (bkz: even) hatta da bir bağlaçtır. (bkz: hatta) (bkz: moreover)

    ingilizce konuşurken çok ihtiyaç duyduğumuz ama bilmediğimiz için cümleyi bitirmek zorunda kaldığımız bağlaçlardan birkaç tanesini yazayım. eminim bunları gördüğünüzde neden öğrenmedim ki diyeceksiniz.

    as if = sanki
    even if = "...sa bile - olsa bile"
    as a result = sonuç olarak
    only if = "yalnızca ....ması durumunda"
    unless = "...madıkça -....medikçe"
    besides = üstelik
    due to = yüzünden "'den dolayı"
    otherwise = aksi takdirde
    providing = "....ması koşuluyla"

    gibi gibi. daha binlercesi vardır. ingilizce öğrenme noktasında tıkandıysanız bağlaçlar konusunu kapsamlı bir şekilde gözden geçirmenizi ve pratiğe aktarmanızı öneririm. bağlaçlara hakim olmadan akıcı konuşmak pek mümkün değildir. adı üstünde bağlaç (bkz: bağlaç) (bkz: bağlamak)

    türkçe konuşmaya çalışan yabancılara dikkat edin birçoğu bağlaçları bilmediği için cümle aralarında takılırlar. ingilizce konuşurken birçoğumuz öyleyiz maalesef.

  • recep tayyip erdoğan'ın bugünkü konuşmasından bir kesit. şimdi oradaki 'afedersin'in görevi nedir, 'amerika'nın ayıp bir kelime olmasından mı, yoksa 'hostes' kelimesinin abdest bozmasından mı, tartışmaya açık.