ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
para isteyince pantolonumu getir diyen baba
-
evde donla duruyordur.
yarı uyur halde kreşe bırakılan çocuk
-
evimin yanında kreş olması sebebiyle her sabah gördüğüm manzara.
annesinin peşinden sürüklene sürüklene, ayakta uyur vaziyette kreşe bırakılan çocuk bu.
küçücük yaşta yaşam kavgasına girişmiş bebecik.
bir bıraksalar oracıkta kıvrılıp uyuyacaklar oysa.
lan bir insan 3 yaşında mı başlar hayatın yükünü yüklenmeye?
bir kaç sene sonra da okul derdi başlayacak.
sonra sınavdı, ygs lgs igs hayatı sikilecek garibimin.
sokaklarda topaç çevirmek, akşam ezanına kadar maç yapmak hiç olmayacak hayatında.
varsa yoksa ders, sınav, koşuşturmaca.
dershane, rekabet ve başarılı olma zorunluluğu.
şu an ne olduğunu tam idrak edemese de birşeyler oluyor.
tv'de mutsuz insanları görüyor.
nefretten gözü dönmüş amcaları görüyor.
polisler var, sirenler çalıyor.
sonra uyku saati geliyor.
sabah gene annesi uyandıracak.
süklüm püklüm annesinin peşine takılıp kreşin kapısına bırakılacak.
akşama kadar annesini özleyecek.
debe edit:
(bkz: taşlıdere ilköğretim okulu yardım kampanyası)
flört döneminde el ölçme eşiği
-
flört dönemindeki bireylerin karşılıklı olarak ellerini birleştirmesiyle yapılan eylem. bu eşik flört dönemindeki önemli eşiklerden biridir ve sonucu %99.98 erkek tarafının elinin büyük olmasıyla sonuçlansa da hep bir şaşırma durumuyla karşılanır. buradaki asıl amaç pek tabii ellerin birbiriyle buluşması, birbirlerine bağlanmak isteyen ellerin bahane ile tutuşmasıdır. bireyler bir eşiği daha aşmış olurlar ve sevgilik müessesine bir adım daha yaklaşmış olurlar.
not: 2006 senesindeymişiz gibi entry oldu, evet arkadaşlar siz bilmezsiniz eskiden buraya böyle entryler yazılırdı. hey gidi günler hey...
bir üniversitede yaşanabilecek en dumur olaylar
-
merkez üssü bir üniversite olan dumurluk olaylar kümesidir*. bir elemanı da şöyledir; internette gezinirken denk geldim, gerçek midir nedir bilemiyorum ama bildiğim şudur ki mevzuya uygundur.
"çapa tıp fakültesinde okuyan arkadaşlarım anatomi öğretmenimiz sami zan'ın ününü bilirler. sami hoca sırf üreme organlarını kendi üslubuyla anlatan ve her dersinde 400 kişilik amfide dışarıdan gelenlerle birlikte yaklaşık 700-1000 kişiyle dolduran çok degerli bir hocamızdı... bu yazıyıyı yazarken de kendisini rahmetle anıyorum... anatomi derslerinin birinde erkek menisindeki yüksek glükoz, yani bizim bildiğimiz şekerin düzeyini anlatıyordu. o yıl liseden mezun genç bir ögrenci kız arkadaşımız el kaldırdı ve bombayı patlattı. "anladığım kadarıyla, menide çok şeker olduğunu söylüyorsunuz..", "evet aynen öyle" dedi sami hoca ve dediklerini destekleyen istatistik oranların tablosunu gösterdi. arkadaşımız gene elini kaldırıp söz istedi "o zaman tadı neden şekerli değil?.." amfide korkunç bir sessizlik oldu... ve sonra tüm amfi gök gürültüsü gibi bir kahkaha koyverdi... yüzü birden kıpkırmızı olan arkadaşımız, hızla defter ve kitaplarını topladı ve sırasından hızla fırladı. o kapıya koşarken, sami hoca çok ciddi bir yüz ve buz gibi sesle dersini sürdürdü... "şeker tadı alınamaz. çünkü şekeri duyumsayan tad alma hücreleri insanin dilinin ucundadır... gırtlak derinliğinde ise, acıyı ve ekşi tadı algılayan reseptörler bulunur... sana neşeli bir gün dilerim kızım..."
hayatında ilk defa çikolata yiyen kakao işçileri
-
mutluluk ve üzüntüyü bir arada hissettiren insanlardır. yemeyen yaşamıyor mu sanki yaşıyor işte hem de bayağı mutlu gözüküyor adamlar ama bu işte bir terslik olduğunu bilmek ve belki bunun da bir parçası olmak ve ne yapabilirim sorusuna bir cevap da bulamamak düşündürüyor insanı. belki bir dahaki sefere alırken fairtrade logosuna bakmak sadece akla gelen o da ne kadar güvenilirse artık (m.na kodunuz yepisyeni dünyanın)
https://www.youtube.com/watch?v=zen4hczuto0
not: altyazılar maalesef ingilizce.
bim'in 5 lt diye sattığı yağın 4.6 kg çıkması
-
asil 5 litre yag 5 kg ciksaydi sorun olurdu.
bittiğinde oha dedirten filmler
-
the awakening http://www.imdb.com/title/tt1687901/
stir of echoes http://www.imdb.com/title/tt0164181/
the others http://www.imdb.com/title/tt0230600/
the match point(kısmen) http://www.imdb.com/title/tt0416320/
kahaani http://www.imdb.com/title/tt1821480/
the life of david gale http://www.imdb.com/title/tt0289992/
nueve reinas http://www.imdb.com/title/tt0247586/
incendies http://www.imdb.com/title/tt1255953/
el secreto de sus ojos http://www.imdb.com/title/tt1305806/
primal fear http://www.imdb.com/title/tt0117381/
the man from earth http://www.imdb.com/title/tt0756683/
the uninvited http://www.imdb.com/title/tt0815245/
derailed http://www.imdb.com/title/tt0398017/
identity http://www.imdb.com/title/tt0309698/
notes on a scandal(kısmen) http://www.imdb.com/title/tt0465551/
the illusionist http://www.imdb.com/title/tt0443543/
à la folie... pas du tout(kısmen) http://www.imdb.com/title/tt0291579/
sherlock holmes: a game of shadows http://www.imdb.com/title/tt1515091/
kokuhaku http://www.imdb.com/title/tt1590089/
the game http://www.imdb.com/title/tt0119174/
orphan http://www.imdb.com/title/tt1148204/
el orfanato http://www.imdb.com/title/tt0464141/
gone baby gone http://www.imdb.com/title/tt0452623/
the prestige http://www.imdb.com/title/tt0482571/
shutter island http://www.imdb.com/title/tt1130884/
shelock holmes http://www.imdb.com/title/tt0988045/
oldeuboi http://www.imdb.com/title/tt0364569/
frailty http://www.imdb.com/title/tt0264616/?ref_=sr_1
lucky number slevin http://www.imdb.com/title/tt0425210/
3 idiots http://www.imdb.com/title/tt1187043/?ref_=sr_1
aklıma geldikçe ve başka filmler izledikçe listeyi güncellerim.
side effects http://www.imdb.com/title/tt2053463/?ref_=sr_1
yeopgijeogin geunyeo http://www.imdb.com/title/tt0293715/
twelve monkeys http://www.imdb.com/title/tt0114746/?ref_=sr_2
loft http://www.imdb.com/title/tt0926762/?ref_=sr_4
dead man's shoes http://www.imdb.com/title/tt0419677/?ref_=nv_sr_4
la piel que habito http://www.imdb.com/title/tt1189073/?ref_=nv_sr_1
el cuerpo http://www.imdb.com/title/tt1937149/?ref_=nv_sr_1
predestination http://www.imdb.com/title/tt2397535/?ref_=nv_sr_1
jacob's ladder http://www.imdb.com/title/tt0099871/?ref_=nv_sr_3
coherence http://www.imdb.com/title/tt2866360/?ref_=nv_sr_1
trance http://m.imdb.com/title/tt1924429/
sleuth http://www.imdb.com/title/tt0069281/
who am i? http://www.imdb.com/title/tt3042408/
contratiempo
http://m.imdb.com/title/tt4857264/
perfect stranger https://www.imdb.com/title/tt0457433/
neredesin firuze https://m.imdb.com/title/tt0410369/
18 temmuz 2022 kyk faizlerinin silinmesi
-
neyse biz çalışan eşeklerin üzerine biraz daha yük bindi.
turistin görebileceği herkesi aşılayacağız
-
neo liberalizmin tabii sonucudur son 20 yılda yaşadığımız şeyler. önemli olan ne vatandaş, ne insan önemli olan tek şey para.
sayın bakan isterse 80 milyon olarak yaz aylarında ülkeyi terk edelim turistler rahat rahat tatilini yapsın hiç kalabalık yapmayalım. hatta ülkedeki herkesin kafatası ölçülsün vücut ölçüleri alınsın uygun olanları turistler görsün aman sıradan vatandaşları görürler de göz zevkleri bozulur.
edit: okumadım ama mavi golge adlı yazarın tavsiye ettiği, entry de geçen neoliberal politika pratiğinin sonuçlarını anlatan brown'ın iki kitabını buraya bırakayım.
1-)halkın çözülüşü
2-)neoliberalizmin harabelerinde
ay isimlerinin kökenleri
-
"domuz"la "temmuz"'un kökenleriyle ilgili okuyunca (bkz: #41816095) diğer ayları merak ettim hepsinini kökenini çıkardım. genelde nişanyan sözlük'ü referans aldım. daha ayrıntılısını/doğrusunu bilen yollasın güncelleyelim:
ocak: türkçe.
şubat: arapça "şubat" -> babil takviminin 11. ayı "şubatu"
mart: latince "martius" -> yunan savaş tanrısı "mars".
nisan: arapça "nisan" -> babil takviminin 1. ayı ve ayla aynı isimdeki tanrıça "nisannu"
mayıs: yunan doğurganlık perisi "maia". (edit: başta toprak tanrıçası demiştim ama gaia ile karışıyor. tam mesleki sınırları da kesin değil. ama maia ile gaia farklı o kesin)
haziran: süryanice "sıcak" anlamında "hazıran".
temmuz: sümer yemek ve yeşillik tanrısı "tammuz".
ağustos: roma imparatoru "augustus".
eylül: sümer kralı "elulu".
ekim: türkçe.
kasım: arapça "taksim eden".
aralık: türkçe.