hesabın var mı? giriş yap

  • takımının oynadığı stadını 50 metre ötesi patladı, 40 kişi öldü. oynadığı maçtan sonra gece dışarı çıkıp eğlendiği yeri taradılar 50 kişi öldü. haftalarca, insanlar haftasonları dışarı bile çıkmadı. taksim'in, ortaköy'ün bomboş olduğu bir sürü cumartesi gördü bu gözler. her iki haftada bir ortalık patladı, son bir bucuk yılda 423 insan hayatını kaybetti.

    bir tanesi gelmiş, almanya'da doğru dürüst gerçekleşememiş saldırıyla, bizim başımıza gelen faciaları aynı kefeye koymuş, yaa mario diye girmiş lafa. diğeri de kariyerden dem vuruyor. almanya milli takımıyla dünya kupası, bayern münich ile kazanmadığı kupa kalmayan adama. tabi amk, üstüstü toto loto liginde kazanacağı 2. şampiyonluğu bıraktı ya, her gece gözüne uyku girmiyordur eminim. şakasınız lan yemin ediyorum.

  • hala milliyet tartışıyorlar. yıl olmuş 2021. bu adam alman eğitim sisteminde yetişmiş birisi.

    türkiye'de olsaydı ne olurdu? akademide denyo hocaları tarafından mobbinge uğrardı, belki ayrılır zar zor kendi şirketini kurardı. teşvik almak için parti kıdemlilerine yalvarmak zorunda kalırdı. hadi onu da başardı aşıyı piyasaya sürene kadar bir ton badem bıyıklının "bizim payımız nerede?" baskısına uğrardı. en sonunda da şirkete atanan başka badem bıyıklar tarafından iş bilmezlikle batırılıp giderdi.

  • geleneksel bir adamım sanıyorum. çocukken evde pide veya lahmacun içi hazırlanırdı. babamla pideciye giderdik. babam sosyal becerisi yüksek biriydi ve pideci ustaların onu hemen tanımaları, sohbet etmeleri ve bana ilgi göstermeleri hoşuma giderdi. pidelerimizi alır, eve dönerdik ve evde ayranı, turşusu, salatası ile muhteşem bir sofra bizi beklerdi. dumanı tüten pideleri yerdik. o günler zihnimde baya yer etmiş. seneler sonra ben de bu geleneği devam ettiriyorum baba olarak. hemen hemen her pazar içimizi hazırlar, oğlumla pide yaptırmaya gideriz. ustalarla sohbet eder, hamurun açılışından pişmesine kadar tüm aşamaları oğluma yakından gösteririm. ikimiz için de anlamlı bir rutine dönüştü artık. evde de o yıllardaki gibi ayran, turşu ve salata bizi bekler. dediğim gibi geleneksel bir babayım ve çocukken iyi hissettiğim anlara dair aklımda ne kalmışsa oğluma da yaşatmaya çalışıyorum. çünkü bir çocuğa gelecekte iyi hatırlayacağı hoş anılar bırakmanın kıymetini en çok kendimden biliyorum.

  • iyi deneme, ama çok eksikleri ve kör göze parmak rahatsız eden kısımları var.

    öncelikle tüm harry potter kitaplarının en öne çıkan özelliği kolayca okunur olmalarıdır. öyle ki ister 300, ister 750 sayfa olsun hiçbir harry potter kitabını uyuya kalmadan veya ne bilim acıkmadan vb elimden bırakmam. o derece insanı içine alır.

    bu abimiz ise klasik "türk yazar tribi"ne girerek hp evrenini betimleyecem diye kendinden geçmiş. bir odaya giriyorlar 2 paragraf odayı tasvir ediyor arkadaş. doloris umbridge'in yargılanma kısımlarında resmen gerekçeli karar okuyormuşçasına sıkıldım, naptın abi sen? kasma bu kadar ya.

    diğer bir can sıkıcı durum ise, yazar arkadaş hp evrenine biraz da "türklük" katmış. harry ve arkadaşları bir restorana gidiyor, yemek sonunda hesabı ödemek için kasaya doğru ilerliyorlar ve bingo! hesap tartışması çıkıyor! :) tanıdık geldi mi? "şiddetli bir hesabı kim ödeyecek tartışmasından sonra" diye yazmış bir de haspam. harry ödedikten sonra ron "eyvallah harry ama bidahaki benden darılırım" filan diyecek diye korkmadım değil hani.

    uzun lafın kısası, kesinlikle jk rowling'in anlatım dilini devam ettirmiyor. ama yine de hp özlemini bir nebze de olsa gidermek için okunabilir.

  • senden ve yarı cahilliğinden yıllardır tiksindim.
    yazmadım bugüne kadar değmezsin diye.
    ama az önce celal şengör koordinasyon eksikliği vardı derken senin itiraz ettiğin nokta var ya... yatacak yerin yok

  • a milli takımın yeni beyni, on numarası. orta sahanın ortasında koşar. 22 nolu formayı ıslatır.

  • 1863’de futbol kurallarının ihlali için tanımlanmış cezalar yoktu. 1872'de, endirekt serbest vuruş topa elle müdahalenin cezası olarak getirildi. daha sonra diğer kural ihlallerini de kapsayacak şekilde genişletildi.

    bu dolaylı serbest vuruşun kesin bir golü engelleyen elle müdahale için yetersiz bir yaptırım olduğu düşünülüyordu. bunun bir sonucu olarak 1882 yılında rakibin elle müdahalesi sonrası gol atması engellenen takıma gol verilmesi için bir kural çıkarıldı. bu kural 1883'te kaldırılmadan önce sadece bir sezon uygulandı.

    penaltı vuruşunun 1890 yılında kuzey irlandalı kaleci ve iş adamı william mccrum tarafından icat edildiği kabul edilir. irlanda futbol federasyonu penaltı vuruşu fikrini uluslararası futbol birliği kurulu'nun 1890 toplantısında sunmuştur ve karar 1891'deki bir sonraki toplantıya ertelenmiştir.

    1890/1891 sezonunda gerçekleşen iki olay penaltı vuruşu argümanının güçlenmesini sağlamıştır.

    1) 20 aralık 1890'da, east stirlingshire ile heart of midlothian arasındaki iskoç kupası çeyrek finalinde jimmy adams topu kale direğinin altından dışarı attı.
    2) 14 şubat 1891'de fa cup çeyrek finalinde bir notts county oyuncusu stoke city'ye karşı el ile bir gol attı.

    uzun tartışmalardan sonra uluslararası futbol birliği kurulu bu penaltı kuralını 2 haziran 1891'de onaylamıştır.

    kabul edilen penaltı vuruşu kuralı şu şekildeydi:
    eğer herhangi bir oyuncu kendi kale çizgisinden 11 metre (on iki yarda) içinde bir rakip oyuncuya kasten çelme takar, onu tutar veya kasıtlı olarak topa elle dokunursa hakem, itiraz üzerine karşı tarafa bir penaltı vuruşu atma hakkı verecektir.

    penaltı vuruşu top gol çizgisinden 11 metre (on iki yard) uzakta olma koşuluyla herhangi bir noktadan kullanılabilecek, penaltıyı atan oyuncu ve rakip kaleci haricinde hiç kimse kale çizgisinin 5.5 metre (altı yarda) yakınına gelemeyecek ve topun en az 5.5 metre gerisinde duracaklar. vuruş yapıldığında top oyunda kabul edilecek kaçırılması durumunda oyun devam edecektir.

    dünyanın ilk penaltı vuruşu 1891'de broomfield park'ta airdrieonians'a verilmiştir. ingiliz futbol ligi'ndeki ilk penaltı vuruşu ise wolverhampton wanderers'a 14 eylül 1891'de molineux stadyumu'nda accrington'a karşı oynadıkları maçta verilmiştir. joseph frederick (billy) heath in kullandığı penaltı gol ile sonuçlanmış ve wolverhampton wanderers maçı 5-0 kazanmıştır.

    kaynak