ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
senin dinimizle ilgin yok ki
-
adam engizisyon mahkemelerinden beter. seyinin keyfine milleti aforoz ediyor yargiliyor hukum veriyor falan.
sormazlar mi bu dinin zabitasi sen misin diye...
haci senin dininden almayim zaten ben kalsin.
insana huzur veren şarkılar
-
(bkz: riptide)
max planck
-
kuantum fiziğinin babası olarak kabul edilen bilim adamı. pek ünlü değildir fakat.
fizik ile bu kadar ilgili olmasaydı müziği meslek edinebilecek kadar yetenekli bir müzisyenmiş, einstein ile bir araya geldiklerinde müzik yaparlarmış.
enerjinin küçük enerji paketleriyle yayılmasını (bkz: kuanta) ilk kez planck ortaya atmış. 1905 yılında einstein fotoelektrik olaylarını açıklarken planck'in kuanta fikrini kullanmış ve nobel ödülünü bu çalışmayla almış. yalnız einstein'ın fotoelektrik açıklamasına ilk karşı çıkanlardan biri planck imiş. böyle de ironik bir adam.
serdar ortaç şarkılarında geçen mükemmel sözler
-
'kırkından sonra amcam çeker halayı
amcamın zamanında halay mı vardı?'
bu hayatın anlamını sordurtur kişiye.
sobanın üstündeki güğüm
-
efendim bu güğüm sabahtan doldurulur , soba yakıldıktan sonra sobanın üstüne yerleştirilir.
akşama kadar o sıcak su her işe kullanılır.
en son akşam bulaşıklar kalan suyla yıkanır.
ekstra olarak sobanın ağzını kapatmak için, ateşin durumunu ayarlamak için de kullanılır.
inci taneleri
-
yılmaz abicim, sen gençliğinde de çok yakışıklı değildin. bir demet tiyatroda sevgilin asuman yani deniz özermandı, manken değildi yani. vizontelede sevgilin yoktu, tuubada sakat bir kız aşık oluyor gibi oldu ama bir şey yaşanmadı. organize işlerde ebru akelle sevgiliydin ama kadın seni terk ediyordu. yani rollerinde hep bir yanı kırık kadınlarla sevgili olan yakışıklı olmayan bir adamı oynuyordun.
ne zaman 50yi geçtin bir hareketlenme geldi. önce sazan sarmalında ezgi molanın biricik aşkı oldun, şimdi de bu dizide neredeyse kızın yaşındaki hazal ergüçlü ve milyoner selma ergeç sana ilk görüşte aşık oldular. tamam senaryoyu sen yazıyorsun falan ama biraz abartılı olmuyor mu?
sıtma
-
hastalığı ilk defâ bildirenler eski mısırlılardır. m.ö. 460-370 yıllarında hippocrates de bataklık bölgelerde, tekrarlayan ateş ve dalak büyüklüğüyle seyreden bir hastalığın mevcudiyetini fark etmiş ve dört ayrı şekilde olabileceğini bildirmiştir. torti (1753), ateşli hastalıklar için yazmış olduğu kitabında ilk defa malaria adını kullanarak diğer hastalıklardan ayrı olarak ele aldı. 1894’te manson, sıtmanın sivrisineklerle bulaştığını buldu. eskiçağlarda kitleler hâlinde ölüme sebep olan sıtma, bugün de bu tehlikesini muhâfaza etmektedir.
saldıray abi
-
-taniyo musun kadini ?
-yok tanimiyorum, 1-2 sevismisligimiz var o kadar yani
schrödinger'in bacısı
-
bir kutuda duran bu bacı kuantum konusunu açıklamada önemli bir semboldür.
kutuya bakarsan saldırıya uğramamıştır,
bakmazsan gezide o potansiyel vardır.
bacı aynı anda iki durumda da olabilir.