ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
bursa'da köpeklerin bir adamı parçalaması
-
bu ülkede gerçekten insan hayatının hiç mi kıymeti yok dedirten olaydır. üç beş kişi mamadan zengin olacak diye şehrin ortasında survivor yaşıyoruz.
mackolik.com'un yaran üye yorumları
-
granada valencia maçının başlamasına yaklaşık beş dakika varken;
"arkadaşlar şuan granadadayım ispanyaya erasmusla geldim .maçı izlemek için sahayı görebilen yüksekçe bi apatmana çıktım sizlere elimden geldiğince dilim döndügünce maçı anlatmaya çalışacagım."
hayatın tek cümlelik özeti
-
- 30 yasindayim, hala baska hayatlarin, baska sehirlerin, baska kadinlarin hayalini kuruyorum.
yaran inci sözlük entry'leri
-
başlık: bacını sat bu kupona bas
entry: http://e1203.hizliresim.com/v/t/3tr8j.jpg
@3: seninkine 5 lira mı verdiler :(
edit: link uçmuş yenisi de yok. linkte 5 liralık bi iddaa kuponu vardı.
do not disturb
-
az önce bitirdiğim metaforik film. spoiler içerir
internet fenomenlerinin peşinde koşan, uydurma şiirler, uydurma özlü sözler ile yeni bir kültür haline gelen sosyal medya düzenini eleştiren film. twitter'da konunun uzmanına “araştırmanı öneririm “ yazan kişi oldu edebiyat profesörüne ayzek, metin, çetin üçlemesi psikolojik durumunu yansıtan 3 isimli şizofreni kimlik.
ayrıca filmdeki bütün karakterlerin bir özelliğini aldı sanırım ayzek.
mesela
topallayan zuhal oldu bıçaklanarak
bıçaklandığı müptezel oldu eczane kapılarında ilaç dilenerek
intahara kalkışan bahtiyar oldu arabanın üstüne düşerek
hacer'i vuran davut'u vurarak davut oldu
bi ara eczacı hanım da olmuştur ben yakalayamadım
ama en sonunda kendi oldu.
sıcağı sıcağına çıkarımlarım bu kadar. devamı gelirse eklerim.
bir kitabın tırt olduğunu anlama yöntemleri
-
bazen yanıltabilir. gerçi şu yaşıma kadar yanılmadım zira tırt kitapları da okurum.
* kitap kapağında insan yüzü fotoğrafı varsa.
* kitap, çok satanlar reyonunda yer alıyorsa.
* niv york tayms hakkında iyi şeyler söylediyse.
* arka kapağında kitabın ne kadar şahane olduğu anlatılıyorsa.
* kitap, yazarın anasına yok bilmem halasına atfedilmişse.
* ön kapağında "üfff ne biçim de taşaklı bir laf ama" niyetiyle bir aforizma sıçıldıysa.
* yazarı internet aleminden pörtlediyse.
* kapağı böyle janjanlı, yok böyle kımıl kımıl rengarenk tasarlandıysa.
o kitap deneyimlerime göre %98 tırttır. %2'lik yanıltma payı için özür dilerim.
20 kişilik serseri grubunun sevgiliye laf atması
-
olay anında kız arkadaşın taksiye bindirip gönderilmesi gereken, devamında önce sakin sakin adamlarla konuşmaya çabalamanız, daha sonra da güzelce sopanızı yiyip - ama bu durumda bir-iki tanesini iyi benzetmeniz gerekiyor- eve ya da hastaneye gitmeniz gereken durumdur...
yoksa içinizde sürekli rahatsız edici bir durum olarak kalır.
deneyin mutlu olacaksınız yaralar ve şişikler bir haftada geçiyor.
bir de şunu eklemek istiyorum; eskiden yani 17-20 yaşlarında bizim de sevmediğimiz ne bileyim yakalasam mikecem dediğimiz adamlar vardı ve biz onları kız arkadaşıyla ne bileyim kız kardeşiyle, annesiyle vs. gördüğümüzde ya görmezden gelirdik ya da nazikce bir selam verirdik... ha daha sonra yakaladıgımızda güzelce kavgamızı da ederdik...şimdi ayrı bir kepazelik ayrı bir anlayış... bu arada yaşım 26 yani 1940 lardan bahsetmiyorum.