hesabın var mı? giriş yap

  • günlerden bir gün, köylerden birinde bir çiftçinin eşeği kör kuyuya düşer.

    eşek saatlerce acı içinde kıvranır ve bağırır. sesini duyan sahibi gelip baktığında zavallı eşeği kuyunun dibinde görür.

    çaresiz çiftçi köylüleri yardıma çağırır. köylüler kör kuyudaki eşeği kurtarmak için ne yapacaklarını düşünürler ama sonuçta onu kurtarmanın imkânsız olduğuna ve bunun için çalışmaya değmeyeceğine karar verirler. tek çare, kuyuyu toprakla örtmektir. herkes ellerine aldığı küreklerle etraftan kuyunun içine toprak atar.

    zavallı hayvan, üzerine gelen toprakları, her seferinde silkerek dibe döker. bir süre sonra ise ayaklarının altına aldığı toprak sayesinde her an biraz daha yükselir ve sonunda yukarıya kadar çıkar. köylüler kuyudan dışarı çıkan eşeğe çok şaşırır. işte hayat da bazen bizim üzerimize yüklenir ve üzerimiz toz toprakla örtülüyormuş gibi olur.

    bunlarla baş etmenin tek yolu, yakınıp sızlanmak değil, düşünüp silkinmek ve kurtulmak, aydınlığa adım atmaktır. kör kuyuda olsak bile.

  • temiz bir toplumun sürdürdüğü uygulama.

    ayakkabı çıkaranların nasıl oluyor da "gelişmemiş toplum" damgası yediğini çözemedik. evin içine sokaktaki boku püsürü sokmak gelişmiş toplum olmaksa umumi tuvaletler de herhalde tiyatro-müze tarzı ortamlar.

    edit: o ev ne kadar temizlense de ayakkabıyla içeri girmek -ayakkabılar da silinsin isterse- eve pislik getirir, evine ayakkabıyla girenlere bir sözümüz yok. yaşam tarzıdır.

  • 1942'de yapılan ve modern zamanların mutlak yalnızlığını yansıtan en iyi eserlerden biri olarak kabul edilen bir edward hopper tablosu.

    tablolarında mümkün olduğunca az cisim ve insan resmeden hopper, çizdiği insanların da mümkün olduğunca -birbiriyle- iletişimsiz olmasını ister. bu tabloda da bulunan insanlar iletişime dair en ufak bir belirti göstermezler. sokaklar da bomboştur.

  • ''otobüsteki siyah gözlüklü, büyük çantalı, asık suratlı kıza da anlam veremiyorum. hayır sanki onun limuzin'ide zorla binmişiz sıkışmışız.''

  • şunu destekleyen herkes kendi cebinden çalışamayan arkadaşlara destek olacaksa kabul ediyorum bende. kim ne hale düşer diye düşünmeden kapanma da kapanma. kardeşim siz kapanın evinize tutan mı var? zaten işe gidiş geliş dışında diğer saatler ve hafta sonu herkes evinde. daha ne istiyorsunuz? insanların açlıktan ölmesini mi ?