• bugun internetten gelen bir e-maildeki tabloyla ne kadar ustun nitelikli bir kahraman oldugunu anladigim yuce sahsiyet :

    battalgazi vs. achilles...............battalgazi.........achilles
    ===================......======== ......=======
    ayni anda 4 ok atabilme................evet................hayir
    100 kisiye karsi tek........................evet................evet
    yerden kaleye ziplama...................evet................hayir
    takim calismasi...............................evet................evet
    yakisikli..........................................evet................evet
    dusmanin kizina/yegenine asilma..evet................evet
    attan yukari ziplama......................evet................hayir
    attan asagı ziplama.......................hayir................evet
    iman kuvveti..................................evet................hayir
    savastan once aganigi..................hayir................evet
    ======================================= (bkz: biri bana entryde nasil tab kullanilir gostersin)

    bizim battal'in babasi achilles'in alayini dover; ne truva birakir ne birsey. oyle buyuk bir kalabalikla geldigi, buyuk bir ordunun onunde kosturdugu gorulmemistir battal'imin, cogunlukla tek basina, bazen de bir takim gonullu babayigitlerin arkasindan gelmesine izin vererek saldirir. bazi ablalar da yardim etmek ister ama onlarin gorevi battal'ima gelecek oklara siper olup son nefesi vermek veya battal'in esir ogluna sarilarak aglamaktir.

    battal'imin achilles'e nazaran baska bir ustunlugu de idealleri ve bunun ugrunda san sohrete deger vermemesidir. halbuki achilles'in amaci tamamen san ve sohrettir; zaten adami "aslansin sen, kaplansin sen, hayvansin sen, seni kesseler acimaz; yuzyillar boyunca insanlar adini unutmayacak" deyu gaza getirdiler. var mi battalimdaki kanaat baskasinda; o sadece padisahim cok yasa ya da vatan sagolsun der gecer; o kadar...

    hatirlamadan olmaz : colde hisirdayarak kacarken bunu duyan kor battal gazi'nin bir okuyla yaralanan ve bagiran anton'a battal repligi :"bagirmayacaktin anton! artik agzinin yerini biliyorum". ve tabii ki siradaki oku agzina yer.

    heeeey hey, yerim achilles senin havani... battal'in tirnagi olamazsin...
  • bu serideki filmlerin kurgusu o kadar birbirine benzer ki, birini diğerinden ayırt etmek oldukça güçtür. şöyle ki:

    - seride özellikle ön plana çıkan tema intikamdır. mutlak suretle kahpe bizans durduk yerde gelip türk köylerini yağmalar, emekli dul ve yetimi kılıçtan geçirip kadınlara tecavüz eder, çocukları kaçırıp hristiyan örf ve adetlerine göre yetiştirir falan. e tabi ebe sikmek şart olur, enter battal gazi.

    - battal gazi'nin intikam planı çok detaylı kurgulanmaz. etrafına topladığı birbirinden renkli kankalarıyla önümüze gelene bir tekme şeklinde ilerlerler filmin ilk yarısında. finale doğru gayet basit bir planla -kalenin içine açılan gizli geçitler, kılık değiştirme sanatı, sırıkla kale surlarından atlama- 10 kişilik dev kadro koca bizans kalesini ele geçirir.

    - yine mutlak suretle bizanslı birtakım kimseler -battal'a aşık olan bizans prensesi, aslen türk olup bizanslılarca yetiştirilen cengaver, kelime-i şehadet getirip müslümanlığa terfi eden eski psikopoz- filmin ortalarında veya sonunda taraf değiştirir, battal'a yardım ederler. bu istisnai kişilikler dışında iyiler(türkler) katıksız iyi, kötüler(bizans) katıksız kötüdür. gri karakter yoktur, varsa da öyküde ağırlıklı bir rolü yoktur.

    - bizans askerleri sayıca üstünlüğü ve yazın sıcağında bile üstlerinden çıkarmadıkları kömür karası azrail kıyafetiyle dosta güven düşmana korku verse de, verimlilik açısından stormtrooper'lardan beterdir. seri boyunca başta battal gazi olmak üzere ana karakterlerden paso dayak yerler. bizans askerinin bu performansı akıllara şike ihtimalini getirmiyor değil. battal'ın arkasından yaklaşarak kılıcını kaldırıp on saniye boyunca battal'ın onu farketmesini bekleyeni mi istersin, taş çatlasa 1.80 boyundaki adam üstlerine atlayınca on kişi hep birlikte devrileni mi. satılmış bizans askeri işte.

    - filmin bir noktasında mutlaka yemek sahnesi yer alır ve karakterler(türk olsun, bizanslı olsun) kıtlıktan çıkmış gibi yemek yer. bu yiyecekler arasında öne çıkanlar but ve bir salkım üzümdür. üzüm salkımını başın 4-5 cm kadar üstünde tutup ağzını üzümlere daldırma şeklinde tüketmek makbüldür.

    - battal'ın tersi çok pistir. sinirlendi mi ağır sanayi hamlesiyle gelsen durduramazsın, o derece. seride battal'ın insanüstü güçlere sahip olduğu sıklıkla ima edilir ama filmin "gerçekçiliğine" gölge düşmemesi açısından bu konu fazla irdelenmez. bizans askerlerince yakalandığı nadir zamanlarda da çok saçma sapan şekilde punduna getirilir, öyle ki etrafında kim var kim yok devirmişken bir anda yırtık dondan fırlar gibi kadraja giren 30 kadar bizans askeri tarafından boynuna mızrak tutulmak suretiyle zapt edilebilir ancak.

    - yanlış hatırlamıyorsam istisnasız olarak battal çatışmada yayına (n) tane ok koyup fırlatarak (n+1) sayıda düşmanı egale eder. bu olay genellikle filmin sonlarına doğru yaşanan büyük savaşta vuku bulur. büyük dediysek 1000 kadar bizans askeri ve battal'ın 12 havarisi arasında işte.

    - finale doğru başkötü -bizans kralı, prensi veya kumandanı- çok iyi bildiği kalesindeki onlarca gizli geçitten birini kullanıp kaçmak varken adeta bir gerizekalı gibi gider kendini kale burçlarına hapseder. battal pek tabii eliyle koymuş gibi bulur kötü adamı, çoğunlukla öldürdükten sonra cesedini kaleden aşağı atar. film(ler)in unutulmaz son sahnesinde ise göndere türk ve islam bayrakları çekilir, battal ve kankaları müthiş bir zamanlamayla aynı anda tırmandıkları değişik kale burçlarından birbirlerine haykırarak galibiyeti çılgınca kutlar.

    bu maddelerin birçoğu başta kara murat serisi olmak üzere 70'li yıllarda çekilen çoğu tarihi türk filmi için de geçerlidir. formül aynı yani, adamlar kasmamış hiç. verilen mesaj değişmiyorsa hikayenin ana hatlarıyla oynamanın da bir manası yok diye düşünmüş olacaklar herhalde.

    sonuç? tanrı türk'ü korusun ve yüceltsin, bizans çok çirkin ve aptalsın keşke ölsen.
  • bir kadın arkadaşımıza yatılı okul döneminde takılan lakap.
    bir sene boyunca tüm arkadaşları "battal gazi aşağı", "battal gazi yukarı" dediği için mecburen benimsemiş, hatta bunu sert ve de mert kişiliğinden dolayı taktıklarını düşündüğü için hoşuna gitmeye bile başlamıştır.
    derken bir cuma akşamı okul çıkışı....

    yer: yatakhane
    kişiler: bizim arkadaş ve onun en yakın arkadaşı

    - ya bu kot kıçımı ortaya çıkardı sanki. kazak bağlasam mı arkama? ne dersin?
    - kızım o kıçı kazak mazak kapamaz. biz sana boşuna mı battal gazi diyoruz?
    - ama... battal... gazi...

    ağlayarak bir koşu tuvalete kaçış. içeride elini yıkamakta olan bir başka kız:

    - hayrola battal gazi? ne oldu?
  • kahpe bizansa esir düşen battal gazi özgürlüğünü kazanmak için oğluyla dövüşmek zorundadır... oğlu ise babasının battal olduğunu bilmemekte, kılıcını savurmaktadır... babası olduğunu iddia eden ve önünde diz çöken battal gaziye inanmaz, kafasını başından ayırmak üzere kılıcını havaya kaldırır... o da ne!!! kılıç tutan eli havada taş kesilmiştir... (kaçmaması gereken bir sahnedir) o esnada ölmüş annesinin sözleri yankılanır ve seyirci iptal olur...

    "babaya kalkan el taş olur"
  • -heeyy savul türk köpeği bana adıyla sanıyla delibaş alyon derler!!
    -naaa öylemi,ben öküzbaş alyon diye duymuştum!

    repliği ile beni ne zaman izlesem ikiye bölen baş yapıt.
  • tam adı seyyid battal gazidir. seyyid, peygamber soyundan geldiği düşünüldüğünden (türbesinde hz. muhammedin seceresine dair epey karışık bir çizelge de mevcut), battal boyunun uzunluğundan (türbesinin boyu 8-10m kadarken, asıl boyunun 210cm olduğu rivayet edilir.), gazi ise katıldığı savaşlardan mütevellittir. asıl adının cafer veya abdullah olduğu şayiadır.
    ayrıca:
    (bkz: seyyid battal gazi külliyesi)
  • hadi atlamayı, zıplamayı geçtik diyelim, iğne deliğinden ok geçirmeyi* de geçtik diyelim, bi savuruşta 10 kişiyi kesmeyi de geçtik diyelim, sonuçta filmdeki kahraman yapıyor bunları, ama arkadaş bu battal gazi filmlerindeki kahpe bizans'ın okçuları nedir öyle? lan 2 tane kıytırık, siyah çuval giymiş asker attığını tam 12 den vuruyor. şimdi battal gazi'nin oğlu'nu izledim. "oklayın kollarını" dedi kral. 2 tane okçu, ikisi de aynı kolu, aynı yerden, aynı anda vurdu. filmim başında dese oklayın götünü diye bi daha ne ata binbilir ne bağdaş kurup yere oturabilir battal gazi*
  • türk hava kuvvetlerinin kurucu üyesi.
  • insanüstü ve fizikötesi yeteneklerle bıçak kılıç ve ok kullanabilen polemon, andrea alpon, justınyan gibi bizans imparatorlarına dünyayı dar etmiş, aptal prensesleri önce nefsine sonrada ümmete kazandırmış mitolojik malatya yöresi kahramanı...
  • anadolu çocuğundan, sonra gelen karmam.
    iyi olduğu için mi battal gazi oldum, kötü oldugum için mi bilmiyorum ama gülümseten bir karma oldu.
hesabın var mı? giriş yap