bibliyofil

• ister istemez gizli kibir sahibi oluyor bu dertten müzdarip olanlar.mario levi'den gelsin o zaman: "tüm çabalarımıza rağmen okuyamayacaklarımız okuyabildiklerimizden daha fazla olacak. bu çaresizlik iyi ama kibrin boşunalığını gösteriyor."
• kitap sever. okuma duskunu. kitap kurdu.
• eski türkçe: mecanin-i kütüb (kitapların delisi)
• bibliyofiller, edebi toplantı ve söyleşilerde pıtrak gibi açılırlar; onun dışında kendi kuytu, sessiz köşelerini gün ışığına tercih ederler. kütüphaneden çıkıp sınıflarına koştururken, revaklarda hocalarla tartışırken girişken görünseler de yabanilerdir, yalnız kalmayı severler.
• münir üstün tarafından cine 5 de yayınlanan bir kitap programı.
  münit üstün ün fútbol sevdasından sebep, her konuğa kitaplarından oluşturduğu ilk 11 soruluyor.
  
  listelerin bir kısmı şurada: liste 1 liste 2
• kitap okumadan duramayan, okunacak bir sey bulamadiginda huzursuzlanan kisilerdir. tuvallette gazap uzumleri'ni bitiren, yemek yerken masanin uzerine serilen gazeteyi ezberleyen insanlardir. ozellikle de otobus, vapur gibi tasim araclarinda yada bir randevu beklerken gecirdikleri zamanlarda bir sey okuyamazlarsa yerlerinde ileri geri sallanmaya, ellerini nereye koyacaklarini sasirdiklarindan garip sair garip hareketlere baslarlar; bu nedenle de cantalarinda devamli olarak bir kitap tasirlar.
  
  pathetic insanlardir.
• az bulunan ve değerli kitapları edinme meraklısı kimse. (bkz: bibliyoman)
• (bkz: bibliophile)
• kitap gurmesidir.
  
  erasmus, “ne zaman elime biraz para geçse kitap alırım, artan olursa yiyecek ve giysi” demiş. buradan sadece okumanın bibliyofilliğe yetmediğini anlıyoruz. sadece okumak değil, kitaplığında görmeyi istemeyi de içine alan bir kavram. kütüphanelerindeki kitapların tamamını okuyup okumadıkları ise benim için muamma.
• cine5'te yazarlarla sohbet edilen program.