bill gates

• bill gates'te anormal seviyede bir filantropi var bilmem dikkatinizi cekti mi? 70 milyar dolarlik servetinden sadece 100 milyon dolarini cocuklarina biraktigini duydugumda sasirmistim. servetinin geri kalanini da bill and melinda gates foundation'a birakmis. yasadigi hayat da servetiyle kesinlikle orantili degil, soyle bi 10 milyon dolar yapan herkes ayni standartta bir hayat yasayabilir. benim evden arabayla 15 dakkalik mesafede bir tane gol kiyisinda oturuyor. o kiyidaki evlerin fiyatlari da maksimum 10 milyon dolar. (bill gates'inki ozel yapim bisey 150 milyon dolar mi ne ama manzara ayni manzara iste, sen de daha ufak bir yatakta yativer). benzer downtown'a uzak gollerden birini bulup daha ucuza ev ayarlamak da mumkun.
  
  nitekim gecen sene de microsoft'tan tum vaktini hayir islerine harcamak icin ayrildi. arkadasi olsaniz "bill? nedir bu hayir hevesi dunya sana mi kaldi bill'im?" falan demez misiniz? "hayatinin 30 yilini harcayip biseyler elde ettin biraz da yat keyfini sur" diye sirtina vurmaz miydiniz? ben yapardim. daha da onemlisi dunyanin en zengin diger 9 adami oyle yapiyor.
  
  bill gates'in kapitalizm camiasinda son derece acimasiz oldugu bilinir. microsoft nice rakiplerini ezmis gecmistir hic de acimamis, "rekabet iyidir" dememis catir catir firma batirmistir. bizzat microsoft'un batmasina katkida bulundugu "dev" firmalar arasinda borland, lotus, digital research var. ayrica apple ve ibm gibi devleri de pc alaninda soluksuz birakmistir. son derece baskin, davalara konu olacak kadar tekelci bir politika gutmustur. bu bizzat bill gates'in is basarisinin sirridir; acimasiz merhametsiz bir is yonetimi. kendisi hakkinda yazilmis biyografinin adi hard drive oradan bir oranti cikarin.
  
  is adami bill gates'e bakiyorum bir de hayir isine gonul vermis bill gates'e bakiyorum bir seyler oturmuyor. sonra aradaki zaman farki aklima geliyor. hatirliyorum bu bill gates albuquerque polisine asiri hizdan tutuklanmis olan bill gates. yani genclik doneminde en hafif tabirle "cadde gencligi" diyecegimiz tayfadan. mugshot'ina bakarsaniz ne demek istedigimi anlarsiniz.
  
  "ne oldu da bu adam hayra adadi kendini?" sorusu uzun zamandir kafami kurcaliyordu. zannediyorum ikna olacagim bir yanit buldum. soyle izah edeyim:
  
  microsoft ile bill gates 80'lerde yasadigi patlamadan itibaren degismez bir butun oldu. yani microsoft deyince bill gates, bill gates deyince microsoft anlasiliyor. aynen bugun steve jobs ile apple'in durumu gibi. belki ondan daha da fazla. microsoft'a calismaya giden bir adama "bill'e selam soyle" demek farz mesela. kac kere "bill gates'le tanistin mi?" sorusuna maruz kaldigimi bilmiyorum.
  
  1990 baslarinda microsoft'un yukselen imaji once "excel'de windows'ta dokumante edilmemis gizli fonksiyonlar kullanildigi" skandaliyla hemen arkasindan da windows'un o zaman ms-dos rakibi dr-dos'ta calismamamsi icin kod barindirdigi skandallariyla sarsildi. microsoft'la apple'in grafik arabirim araklama yuzunden davali oldugu yillar. arkasindan ms-dos 6.2'de gelen disk sikistirma teknolojisinin stacker'dan arak olduguna dair dava geldi apar topar farkli teknoloji ve isimle 6.22 surumu cikartildi. benzer hirsizlik davalarina emm386 hafiza yoneticisi de konu oldu. en vurucu olanlarindan biri de windows 95 beta'larinda registration wizard'in izinsiz olarak kullanici bilgilerini yollamasi skandali oldu. her ne kadar windows 95'te bu durum duzeltildiyse de o andan itibaren tum bu soylentiler (topu topu 5 yil boyunca bu kadar skandal patlak veriyor hayal edin) microsoft'a yazilimin karanlik patronu imajini yapistirdi.
  
  benim 1999'da microsoft entry'm var "pure evil" diye, bizim de algimiz o yondeydi biz "borland'in patronu microsoft'a gitmis o kapidan kovmus o yuzden borland'i kurmus" diye sacma sapan efsanelerle turbo pascal ve delphi seven insanlar olduk. kodlarimizda bill gates'e kufurler vardi. neden bill gates'e kufrediyorduk? cunku patron oydu. ondeki adam oydu. mesela bir "ahmet ibm" olsaydi belki ona da kufrederdik ama oyle biri olmadigi icin yapamiyorduk. zannediyorduk ki microsoft dedigin binanin en ust katinda boyle bill adinda takke giymis sith lordu gibi "hiffsffiifffsshh" gibi yilansi faremsi sesle konusan ve surekli ellerini ovusturan "nasil insanlari somururum" diye dusunen bir adam ve onun islettigi seytani planlar var. sadece bizim degil herkesin algisi bu sekildeydi, basina da tam olarak boyle yansiyordu. "karisina sormuslar bill nasil diye microsoft demis" fikrasi o donem cikti ama hicbir zaman "karisina sormuslar warren buffet'le niye evlendiniz diye kim open buffet reddeder ki" diye fikralar cikmadi.
  
  zannederim 1997 ya da 1998 civari italya (edit: bruksel'mis) ziyaretinde biri bill gates'in suratina pasta yapistirdi. onun videolarini seyredip kakara kikiri guler olduk.
  
  butun bu olan bitenler 10 yildan az surede 90'larin icinde oldu. yani 10 yildan az sure icinde microsoft, "programcilarin dostu", "isletim sisteminin krali", "canim commodore basic'i amiga basic'i yapan firma" seklinde iyi sekilde anilmaktan cikti "para icin her tur pisligi yapan", "serefsiz" bir firmaya donustu.
  
  gates foundation da ilk olarak 100 milyon dolar sermayeyle 1994 yilinda kuruluyor. tam bu skandallar doneminin ortasinda demek mumkun. 1999'da bill gates 120 milyon dolar daha yatirip dernege ikinci buyuk katkisini yapiyor ve bundan sonra dernek aktivitelerini de ussel olarak arttiriyor. nitekim 9 yil sonra 2008'de de microsoft'u tumden birakiyor ve gerekce olarak "kendisini hayir islerine adayacagini" soyluyor.
  
  microsoft'u birakmadan once son yaptigi sey de bill gates'in i'm a pc reklam kampanyasinin parcasi olan seinfeld skeclerinde siradan bir aileyle kalan siradan adam, "bizden biri" bill gates imajini korukleyen ve aslinda sozkonusu reklam kampanyasinin hicbir tarafina eklemlenemeyen reklam cekimlerinde oynamak oldu.
  
  bu sekilde gidisata tepeden bakinca nereye gittigi ve ne oldugu daha acik secik gorulebiliyor. bill gates ustune yapisan microsoft'u ve beraberinde addedilen "serefsiz", "kotu", "insanlari somuren" sifatlarini yikanarak atmaya calisiyor. bundaki azmi ve orantisizligi da son derece anlasilabilir. tum dunyanin nefret ettigi insan olmak ve buna ragmen normal insan gibi yasamaya calismak mumkun degil. birileri gittiginiz ulkede sizi gulucuklerle degil suratiniza pasta atarak karsiliyorsa, genel gecer bir alay konususuysaniz, surekli asagilaniyor stratejilerinizden dolayi aslinda sahip olmadiginiz "emek dusmani", "iyi niyet yoksunu" sifatlarina layik goruluyorsaniz bu noktaya gelebilirsiniz.
  
  ozellikle de dunyanin en zengin adamiysaniz kendinizi "insanliginiz" disinda kanitlayabileceginiz hicbir alan kalmamis demektir. bir insanin dunyanin en zengin adami olup hem de insanligini, iyi kalpliligini kanitlayabilmesinin zorlugunun yarattigi ikilem ve stresi tahmin etmek guc degil. "param var ama mutlu degilim" sanirim 80'li yillarin basinda hizli arabalara duskunlugu haricinde mutevazi hayatindan baska bir sey bilmedigimiz bill gates'in cigirageldigi agitti bugune kadar.
  
  70 milyar dolarlik servetinin tamamini hayir islerine bagislamak bence buyuk bir mesele degil. bence daha buyuk mesele hayatinin 30 yilini bagislamaktir. bill gates resmen hayatinin 30 yilini, harcadigi en parlak yillarini, sirf arkasindan "iyi bilirdik" densin diye tum insanliga bagislamistir. sirf bu bile 19 yasindan beri is dunyasi disinda bir dunya gormemis kafasi yaslanmamis bu hirsli cocuga sempati beslememe yeter.
• vallahi her bokun ilacı ben olmak istemiyorum bu sözlükte ama bekliyorum bekliyorum bir allahın kulu sabredip gerçekleri anlatmaya yanaşmıyor. bu covid 19 hepimizin başına bela olduğundan beri dünyanın komplo teorisi bağımlısı ülkelerinde bir anti-bill gates propagandası patladı.
  
  bill inanları aşılarla kısırlaştıracak.
  bill aşılara çip koyacak.
  bill trakyadan arsa kapatıyor.
  
  bunlar o kadar saçma iddialar ki aklı başında olanlar cevap vermeye gerek görmüyor, hayatını anlamlı kılmak için bir amaca ihtiyaç duyan mallar da tuzlukla üzerine atlıyor. zaten büyük yalanların güzelliği budur. iki kesimin arasından tespit edilemeden geçerler.
  
  bill'in insanları aşılarla kısırlaştıracağı iddiasının en büyük kanıtı ted için yaptığı sunum. yani iddiaya göre bill dünya nüfusu artışını %10 - 15 arası azaltmak gibi şeytani bir plan yapıyor ve bunu ted konuşmasında insanlığa duyuruyor.
  
  peki ne diyor konuşmasında;
  
  co2=p*s*e*c
  co2 (karbondioksit)
  p (insan nüfusu)
  s (her insana sunulan hizmetler)
  e (her hizmetin ihtiyaç duyduğu enerji)
  c (enerji üretimi için birim başına salınan karbondioksit)
  
  bu formüle göre diyor eğer dünyadaki karbon salınımını azaltacaksak, değişkenlerden bazılarını sıfıra yakınlaştırmak zorundayız. dünyada diyor 6.8 milyar insan var ve bu yakın gelecekte 9 milyara kadar çıkacak gibi duruyor. eğer aşılar konusunda, sağlık hizmetlerinde ve üreme ile ilişkili verdiğimiz hizmetlerde çok iyi ilerleme kaydedersek bu nüfus artışını %10 - 15 azaltabiliriz. ancak yine de 1.3 milyar kişilik bir artış öngörüyoruz.
  
  burada konuşmanın bağlamından çok net anlaşılıyor ki adam yaşam standartlarını artırırsak insanlar daha az çocuk yapma eğiliminde olur ve böylece dünyada nüfus artış hızı azalır diyor. bu sayede de karbon salınımını azaltabiliriz diyor. zaten bunu ilk kez burada da söylemiyor. kendi bulduğu bir mesele de değil. dünyada yaşam standartı arttıkça, şehir yaşamına geçildikçe insanlar daha az çocuk yapma eğiliminde oluyor. çiftçilik yapan insanlar çocukların iş gücü olduğunu bildiğinden daha çok çocuk yapıyorlar.
  
  dr. shanna swan meselesi var bir de bu noktada değinilmesi gereken. neymiş bill, shanna ile birlikte ftalat kullanarak insanları kısırlaştıracakmış. yahu madem bu noktaya kadar geldiniz bir baksaydınız bu insan neler yazmış makalelerinde diye. kadın tüm hayatını plastiklerde bulunan ftalat insanları kısırlaştırıyor demek için adamış ama herhangi bir biçimde bunu bilimsel yöntemle kanıtlayamamış. bilim camiası içinde bile kendisini ciddiye alan yok. kaldı ki kadının amacı insanları kısırlaştırmak değil, kısırlığa neden olduğunu düşündüğü bu kimyasalın kullanılmaması için farkındalık yaratmak.
  
  bill melektir insanlık için bir ödüldür demiyorum farkındaysanız. bill de her vahşi kapitalist gibi dünyayı ürünüyle domine etmek için çalışmış bir adamdır. ancak ciddi bir komplo teorisi kuracaksanız şu an elinizde olanlarla bunu yapmak mümkün değil. tüm hayatını takip ettiğinizde adamın gayet aydın kafası çalışan biri olduğunu açıkça görüyoruz. bu adam bir halt yiyecekse size aşı yapacağız ve kısırlaşacaksınız diyerek yapmaz.
  
  hele hele size aşı yapacağız içinde çip olacak seviyesinde hiç yapmaz. bu ikinci iddia için uzun uzun yazmaya bile eriniyorum açıkçası. bir çip düşünün şırınga iğnesinin içinden geçebilecek kadar küçük ama yapması gerekenleri yapabilecek enerjiyi ya yanında taşıyabiliyor ya üretebiliyor, dışarıyla iletişim kurabiliyor, tespit edilemiyor.
  
  bu tek başına dünyadaki tüm parayı, pazarlama bile yapmadan, toplayabilecek kadar büyük bir teknolojik devrim ama şeytani amaçlarla kullanılmak için piyasadan saklanıyor. ben işim gereği rfid ve uhf tag teknolojilerine vakıfım ve inanın itibar edin bu anlattığıma yakın bir teknolojinin hayaline bile çok uzağız şu anda. o şırınga iğnesinden geçecek ve kendi kendine yetecek enerjiyi bir biçimde yanında taşıyabilecek çipi üreten adama silikon vadisinde taparlar. şu an tek işlevi hayvanları işaretlemek ve takip etmek olan uydu bağlantılı cihazlara binlerce dolar verip beyzbol topu boyutunda bir ürün alıyorsunuz. bu da teknolojinin son noktası.
  
  bu iddialar arasında en inanılır olanı ise trakya'dan arazi alıyor kısmı.
  
  zira oraların altında hep anti-madde kaynakları var.
  2023 yılına kadar çıkartmamız yasak.
  lozan'ın gizli maddelerinin geçerlilik süresi bitmeden üzerine çöküyor bill.
  
  aynen böyle oluyor.
• jeff bezos, larry page ve elon musk'ın şimdi geçtiği yollardan dönmekte olan, onlar parasına para katmak için yardırırken sahibi olduğu şirketin yönetiminden ayrılıp kişisel servetini aşılamayı yaygınlaştırmak, pfizer gibi aşı karteli kurmaya kalkan şirketleri engellemek, her yıl hijyen kaynaklı binlerce çocuğun hayatını kaybettiği yerlere temiz su ve tuvalet götürmek için harcayan kişi. kimi kimle kıyasladığınıza bir bakın derim.
  
  istediğiniz kadar evil empire yakıştırmaları yaparak komplo teorilerinin peşine takılın, bu adam olmasaydı zatürre aşısı monopolü kuran pfizer yüzünden hindistan'da hala gün aşırı yüzlerce çocuk yaşamını yitiriyor olacaktı. polio aşılamalarına aktardığı yüz milyonlarca dolar olmasaydı hala afganistan ve afrika'da her gün hayata çocuk felciyle gözünü açan çocuklar olacaktı.
  
  konuşmasının nedeni, siyasetçilerin topluma gün aşırı yalan söyleyerek ekonominin çarklarını çevirmek için sahte iyimserlik pazarlıyor olmasıdır..
• ulan bu adamı da savunmak zorunda kaldık ya allah sonumuzu hayretsin..
  
  kapitalizmi icat etmemiştir kendisi. oyunun kuralı bu işte. varsa gücün sen değiştir dünyayı.
  
  adam milyar dolarlar kazanmış. silah mı satmış, uyuşturucu baronu mu olmuş. varsa illegal bir durum git dava aç a.q. adama. tekelmiş tröstmüş yarak kürek.
  
  teknoloji üretmiş, kullanımına sunmuş insanların. alan almış, zorla değil ya.
  
  korkunç bir serveti var ve bunu istediği gibi harcar adam. abramoviç gibi ali ağaoğlu gibi yapsa görgüsüz dersin. adam türkiye'ye geldi ruhumuz duymadı.
  
  bağışladığı rakam bile inanılmaz. ama laf sokacaz ya sıradan. ver kalayı ver sopayı. steve jobs'ı sevmezmiş. ölünce üzülmemiş. ben de sizi
  
  sevmiyorum, ve zavallı yorumlarınızı.
• artik microsoft'un basinda degil, oncelikle bunu belirtelim. diyelim ki oyle olsun:
  
  bu adam "kadinlar microsoft'ta calisamaz" diye bir kural koymus mu ? hayir.
  isteyen kadinlar sartlari sagladiklari surece calisan olabiliyor mu ? evet.
  olusan %80'i erkek populasyon yapay ve sistemli bir ayrimciligin sonucu mu ? hayir. ya ne ? piyasa sartlari. bu meslegi yapmak isteyen kisilerin cogunlukla erkek olmasi..vs.. bin tane neden sayilabilir.
  
  microsoft gecmiste bir yoneticisini, kendisi icin saka yollu "president of the amateur gynecology club." dedigi icin cezalandirmis bir sirket. kaldi ki su da 2008'de yazilmis bir makaleden alinti:
  
  "microsoft is already well above the industry benchmark for proportion of female workers, with 28% of staff and 27% of senior management being female, compared to the sector average of 11%."
  
  yani neymis ? bill gates bu tip bir itham icin secilmis son derece yanlis bir insanmis.
  
  demem o ki, hic oyle bill gates'e laf giydirmeye calisarak suudi arabistan'in bokunu temizleyemezsiniz. ne oldugunuzu biliyoruz, inkar etmeyin.
• bu komplo teorisyenleri artık öyle bir beyinsiz ki;
  adamlar binlerce simülasyon, bilimsel veri eşliğinde bir öngörü yayınladığında bunu "ee demek bizi böyle sikecekler" olarak algılıyorlar.
  
  10 sene içinde istanbul'da deprem olacağı öngörülüp deprem olduğunda da bu dalyaraklar çıkıp amerika'nın haarp ile depremi oluşturduğunu, istanbul'da deprem olacağını zaten bilmem kaç gün önceden şu şu sempozyumlarda ima ettiklerini anlatacaklar.
  
  neyse ki sizin gibi dalyarakların dünyanın hiçbir geleceğinde söz hakkı yok. olmayacak da. dünyanın geleceği sadece bilimsel öngörüyü ciddiye alan insanların olacak.
  
  bill gates de %100 haklı.
  dünyada 50 yılda bir pandemi oluyor, ve 2021 yılında olmamıza rağmen bu pandemi karşısında bi sik yemeden duruyoruz ve ilk ilacı 365 gün sonra üretebiliyoruz. bunun tüm dünyaya dağıtılabilmesi bile yıllar sürüyor.
  
  hayatta kalmak istiyorsak, pandemi koşullarında tüm dünyaya yetecek sayıda aşı üretecek fabrikalar sürekli hazır bekliyor olmalı.
  
  amerika'nın uzaylılar tarafından istila edilmesi durumunda ne yapılacağına dair her türlü plan ve program var, ancak dünyada bir pandemi çıkması durumunda (ki bu 50 yılda bir olan bir şey. yine olacak), 8 milyar insana kısa sürede nasıl aşı tedarik edileceğine dair hiçbir panik planı yok.
• servetinin yarısını, milyar dolarları bağışlayan adam. hoş görünmek için 100 bin, 1 milyon falan yetiyor da artıyor yani.
  
  elinin altındaki bilgisayarlara şükredip şöyle adamlara laf atmamak lazım çoluk çocuk gibi.
• milyarlarca dolar bağış yapan bir insan. evet böyle muhteşem bir insandır kendisi. ancak gelin görün ki hala bu adama kapitalizm sayesinde zengin oldu milleti sömürdü diye laf atan boş insanlar var. komünizm sayesinde zengin olan roman abramovic gibi oligark'ların köpeği olun o zaman illa lafı kapitalizme getirecekseniz.
• başlığına bok sinekleri gibi üşüşmüş komplocu insan müsveddelerini ait oldukları çöp tenekelerine süpürüp bir şeyler öğrenmek isterseniz covid-19 üzerine konuştuğu iki röportaj izledim:
  
  pbs: https://www.youtube.com/watch?v=w3qz9-bxlja
  khan academy: https://www.youtube.com/watch?v=ndnjxddxehk
  
  röportajlarda özellikle altını çizdiği önemli noktalar başlıca şöyle:
  
  * kısa vadede sosyal mesafe -artık her uzmanın üzerine basa basa söylemesinden beynimize kazındığı üzere- çok önemli. bunun birincil amacı virüsün sosyal ortamlarda insanların birbirine yaklaşmasından dolayı bulaşıcılığının önünü kesmek ve hastanelerin yoğun bakım kapasitelerinin üzerine çıkarak toplu ölümlere meydan vermesine engel olmak.
  
  * virüsün mevsimsel bir değişim geçirip geçirmeyeceğini henüz bilmiyoruz. fakat bugüne kadar gelinen noktada mevsimsel olmadığı görüşü daha baskın. yaz ortasına doğru durum iyice belirginleşecek.
  
  * eğer eğriyi düzleştir çabaları fayda gösterirse, henüz bir şey söylemek için erken olmakla beraber toplumsal hayata, yani işe-okula gitmeye kontrollü olarak 2020 sonbaharına doğru başlanabilir.
  
  * ancak her şeyin virüs öncesi hale dönebilmesi, yani stadyumlara, konser salonlarına, tatillere, uluslararası seyahatlere ve hatta kafe-restoran-barlara gidilmeye başlanması için tek çare covid-19 aşısının bulunması. bill gates aşı araştırmalarıyla uğraşan birçok kuruma halihazırda büyük maddi destek sağlamış durumda ve uzun yıllardır bilimcilerle sürekli dirsek temasında bulunan biri olarak aşının ortalama bir tahmin ile 2021 sonbaharında bulunup tüm dünyaya dağıtılacağını düşünüyor. daha önce olması mümkün ama çok da bel bağlanılacak bir ihtimal değil.
  
  * röportajlarda konusu geçmiyor ama bu virüse bir aşı bulunmasının neden 12-18 ay civarı süreceğinin öngörülüyor olmasına ben de bir not gireyim: bir virüs üzerinde aşı çalışmalarına başlanabilmesi için en temel unsur virüsün genom dizilemesinin^* yapılması. bunu zaten çinli bilimciler bildiğim kadarıyla virüsün tespit edilmesinden sonra bir hafta gibi inanılmaz kısa bir sürede (sars'ın genom diziliminin çıkarılması yaklaşık altı ay sürmüş) yapıp açık olarak tüm dünya ile paylaştılar. bundan sonra ise işin test aşaması başlıyor ve bu çok sancılı bir süreç. önce hayvanlar üzerinde, devamında da insanlar üzerinde sırayla küçük ve büyük ölçekli testler yapılması gerekiyor ve bu aşamaların her biri, aşının tüm sonuçlarının gözlenebilmesi için en az 3-4 ay sürüyor. bütün bu test silsilesinin tek bir amacı var: aşının şifa olacağım derken insanları öldürmemesi. yani güvenlik.
  
  * hayatlarımızda gördüğümüz en büyük yıkımla karşı karşıyayız. dünya -en azından- ikinci dünya savaşı'ndan sonraki en büyük ekonomik küçülmeyi yaşayacak. küresel ekonomi tarihin en iyi dönemini yaşadığından, bu küçülmenin etkisi de ekonominin büyüklüğü kadar dramatik olacak. eğlence ve turizm sektörleri başta olmak üzere birçok sektör dünya çapında kapanma noktasına gelecek. bugün olayın ciddiyetinin henüz farkına varamamış -bizimki de dahil- birçok devlet bir yerden sonra evde kalmak zorunda olan vatandaşlarına ekonomik yardım sağlamaya mecbur kalacak.
  
  * virüsten hem hastalanma-ölüm, hem de ekonomik çöküş bakımından en çok gelişmekte olan ülkeler etkilenecek. hindistan, bangladeş, nepal gibi çok kalabalık ve fakir asya ülkeleri ve birçok afrika ülkesi hem çok fazla kayıp verecek, hem de vatandaşlarını evde tutmaya yarayacak ne maddi birikmişe, ne kaynağa, ne de yiyecek, elektrik, su vb. gibi temel ihtiyaçları karşılamaya yetecek altyapılara sahip olduğundan virüsün daha da fazla yayılmasını engelleyebilecek. gates'in en karamsar tahmini bu kısımda. bu sayılan ülkeler henüz vaka sayıları bakımından büyük tehlike içinde görünmeseler de, önümüzdeki aylarda zengin ülkelere göre çok daha büyük yıkımlar yaşanacağını öngörüyor.
  
  * sosyal bakımdan -yine altını çizmek gerekirse- aşı bulunana kadar, yani önümüzdeki aşağı yukarı bir buçuk yıl boyunca birçok adaptasyon problemi yaşayacağız. arkadaşlar ve aile ile sosyalleşme imkanımız çok kısıtlı olacak. kafelere, barlara, konserlere, maçlara ve benzer sosyal etkinliklere gitmeyi zaten unutun. iş açısından da çeşitli çareler bulmak zorunda kalacağız. evden çalışma konusu iyice ciddiye binecek.
  
  * bir ateist olan bill gates bile "thank god there's internet" diyor.^* gerçekten, iyi ki internet var. hem tüm gelişmeleri anlık takip edebilmemiz, hem çalışabilmemiz, hem de sosyalleşebilmemiz için elimizdeki en büyük nimet. küresel bir delirmenin emniyet sibobu gibi.
  
  özet olarak önümüz aşı bulunana kadar karanlık. eğri düzleşse bile aşıya kadar her şey yeni vaka patlamalarının yaşanmaması için kontrollü devam etmek zorunda. yapmamız gereken en basit ve gerçekçi şey de bunu kabullenerek hayatlarımızı buna göre düzenleme konusunda çalışmak. bunu bireysel anlamda yapmak tabii ki tek başına yeterli değil ve -en başta da bizim gibi vizyonsuzlar tarafından yönetilen- devletlerin en kısa zamanda bu algı seviyesine ulaşarak reaksiyoner hareket etmeyi bırakıp sürecin önüne geçmenin yollarını araması gerekiyor.
• olası tüm aşı firmalarına vakfından para aktardığı için sadist orospu çocuğu olduğu söylenen bilgisayarcı.