bir nevi
-
bir benzetme öncesi, örnek vermek amacıyla kullanılan bağlaçsı tümce [bağlaçsı ? ii]
-
ing. a kind of olan benzetme hedesi
-
bir tur... bir cesit...
-
rahmetli turgut özal sık kullanırdı. "bunlar da bir nevi bizim iktidarımız zamanında olmuştur"
-
ingilizcesi 'sort of'a daha yakın farsça kökenli bağlaç
-
"kaç nevi?" sorusunun cevabı niteliğindeki söz öbeği.
-
nedense aklıma nevinur ismini getiriyor gördüğümde bu kelimeler.
-
peşpeşe iki türkün eşi olmuş, annesi polonyalı bir fransız kadının diline pelesenk* olduğunu gördüğüm türkçe kalıp. ara sıra biz de dilimize dolayıp* günahlarını alıyoruz*.
"diğer yandan, "ateşçi" ile ilgili benden istediğiniz bazı notlarla küçük de olsa katkı sağlamam beni sevindirir. "ateşçi", kişinin içten gelen bilgeliğiyle, en kötüsünün gerçek başarısızlıklarla karşılaşmak değil, bir zamanlar başarı olduğunu algıladığı başarısızlıklarla yüz yüze gelmesini sağlayan, bir nevi cehennem azabıyla tanışmasıdır." franz kafka - briefe an milena
(bkz: bir şekilde), bilakis
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap