brandenburg

• çok üzgünken dinlendiğinde bile insanı neşelendirebilen, beirut'un gulag orkestar albümündeki en sevdiğim şarkı. sözleri de şöyle:
  
  send me now, the winter's over
  a light turns out, the winds are colder
  the love we've had will turn all over
  going south and we are older
  
  on the one...
  on a night like this you all turn around
  no but i, i won't hold you anymore
  no and i, i can't have you anymore
  
  and some days we're all alone
  on the banks of the rhine
  and some days all we have...
  
  and some days we're all alone
  on the banks of the rhine
• almanya'nın eyaletlerinden biri. en sıkıcı eyalet liginde ilk üçe oynar.
  
  bu durum reinald grebe'nin brandenburg adlı şarkısında işlenmiştir. sözlerini ve eğlenceli kısımlarının tercümesini de yazalım eksik kalmasın;
  
  es gibt länder, wo was los ist.
  es gibt länder, wo richtig was los ist.
  und es gibt:
  
  brandenburg, brandenburg.
  in brandenburg, in brandenburg
  ist wieder jemand gegen einen baum gegurkt,
  was soll man auch machen mit 17, 18 in brandenburg?
  es ist nicht alles chanel es ist meistens schlecker,
  kein wunder dass so viele von hier weggehen,
  aus brandenburg.
  -
  da stehen drei nazis auf dem hügel
  und finden keinen zum verprügeln,
  (şurada tepede 3 nazi duruyor ama dövecek kimseyi bulamıyorlar)
  
  in brandenburg, brandenburg,
  ich fühl' mich heut' so leer,
  ich fühl' mich brandenburg.
  
  in berlin bin ich einer von drei millionen,
  in brandenburg kann ich bald alleine wohnen, brandenburg
  (berlin'de üç milyon kişiden biriyim, brandenburg'da yakında yalnız başıma yaşayabilirim)
  
  im adlon ist brad pitt und der washington denzel,
  in autohaus im schwedt ist heut' achim menzel, brandenburg
  berlin. halleluja berlin, halleluja berlin,
  alle wollen da hin, deshalb will ich das aaaaaauch ...
  in brandenburg, in brandenburg
  ist wieder jemand voll in die allee gegurkt.
  was soll man auch machen mit 17, 18 in brandenburg?
  es ist nicht alles lafayette es ist meistens lidl.
  kein wunder dass der bogen nicht mehr fiedelt,
  in brandenburg.
  wenn man bisamratten im freibad sieht,
  dann ist man im naturschutzgebiet,
  mark brandenburg, brandenburg.
  ich fühle mich heute so ausgebrandenburgt.
  
  in berlin kann man so viel erleben,
  in brandenburg soll es wieder wölfe geben, brandenburg
  (berlin'de insan çok şey yaşayabilir, brandenburg'u ise kurtlara geri verilmeli)
  
  im adlon ist heut nacht hillary clinton,
  in schwedt kann achim menzel das autohaus nicht finden, brandenburg
  berlin, halleluja berlin, halleluja berlin, alle wollen dahin,
  berlin, halleluja berlin, halleluja berlin,
  alle wollen dahin, deshalb will ich das auch.
  
  lassen sie mich durch, ich bin chirurg, ich muss nach brandenburg.
  nimm dir essen mit, wir fahr'n nach brandenburg.
  (izin verin geçeyim, ben doktorum, brandenburg'a gitmem lazım
  yanınıza yiyecek birşeyler alın brandenburg'a gidiyoruz)
  
  wenn man zur ostsee will muss man durch brandenburg.
  
  http://www.youtube.com/watch?v=uellmyna34u
• beirut'un bu nefis sarkisinin sözlerini o kadar aramama ragmen hicbir sarki sözü sitesinde bulamamistim ta ki youtube'da su videoya rastlayana kadar.
  
  sarkinin sözlerinin tamami söyleymis:
  
  send me now, the winter's over
  a light turns out, the winds are colder
  the love we've had will turn all over
  going south and we are older
  
  on the one tightrope you waltz now
  on a night like this you all turn around
  no but i, i won't hold you anymore
  not and i, i can't have you anymore, my dear
  
  and some days we're all alone
  on the banks of the rhine
  and some days all we have was worthwhile
  and some sing dreams of spears chosen once in life
  and some days we're all alone
  on the banks of the rhine
• bana hiç gitmediğim bir ülkeyi, hatta hakkında yapılan klişe yorumlardan dolayı sevmediğim bi ülkeyi, sevdirmiş şarkıdır. her dinlediğimde kendimi tamamen kaptırdığım, kanaatimce aşmış eser. şöyle der sevgili zach condon;
  
  and some days we're all alone on the banks of the rhine..
  and some days all we have, was worth while
  and some sing dreams of spears chosen once in life..
• gayet surukleyici, akıllıca kurulmus bir hikayesi olan ve erica ile insani meraklandiran roman. bi de insanlar strasbourgdan berline 1 saat 45 dakikaya giderken ben yazliktan ise neden 2 saate varamiyorum sorusunu gündemime tasiyan kitap
• prusya'nın temeli olan dükalık
• alman imparatorluğu deniz kuvvetlerine ait bir zırhlı sınıfı. bu sınıftaki dört gemiden ikisi 1910 yılında osmanlı imparatorluğu’na satılıp isimleri barbaros hayreddin ve turgut reis olarak değiştirilmiştir. satılan bu gemilerden barbaros hayreddin zırhlısı 1915 yılında bir ingiliz denizaltısı tarafından batırılmıştır.
• beirut'un gulag orkestar adlı albümünden bol pirinç üflemeli melodik güzel şarkı.
• beni benden alan bir beirut eseridir.
• (bkz: the gate of brandenburg)
  (bkz: dr skull)