• insanı isveçli öğrencileri öğrenci değişim programı ile ağırlama fikrine yönlendiren, çok başarılı bir kısa film. bildiğim kadarıyla uzun metrajlısı da çekildi. hatta istanbul film festiva... lan yazıldı gerçi bu dur.
  • süpermarkette çalışan kungfucu çocuğun hal ve hareketlerine hasta olduğum filmdir...
  • --- spoiler ---

    "sharon had seen the wrong second
    of a two-second story."

    --- spoiler ---

    ...gibi hayat içerisinde anladıklarımızın görme ile kısıtlanmasını, en öz şekilde anlatan anlamlı bir tespite yer vermiş film.
  • çok başarılı bir çalışma devamı bekliyoruz.

    --- spoiler ---
    beni bitiren sahne filmin başında ben denen vatandaş sanat eğitimi
    aldığını ve ilk yılın tamamen natürmort çalışmaları üzerine olduğunu anlatır.
    bu sırada marketin dondurulmuş ürün reyonu önünde yere düşüp patlamış
    bir bezelye torbasını ve etrafa saçılmış bezelye tanelerini seyretmektedir.

    bu nasıl bir anlatım güçü dedim içimden ve modern zamanların en kilişe
    görüntüsünü adam bana çatır çatır bu bir natürmorttur diye sattı bende yedim.
    tebrik ediyorum kendisini.
    --- spoiler ---
  • öncelikle çekim tekniklerinin hastası olduğum(uz) filmdir diye tanımladıktan sonra devam edelim hemen.

    --- spoiler ---
    ziyadesiyle uyuyan ve hatta uykulara doyamayan ben ve benim gibiler için, ben'in adeta bir call center havasında 7/24 uyumadan kesintisiz hayatını sürdürmesini büyük bir heyecan ve haset içersinde izlediğimizi itiraf edelim. ben'in son derece zeki bir adam olduğunu, uyumayarak geçirdiği vaktini bir süpermarketin gece vardiyasında çalışmak üzere nakde çevirmesi ile anlayabiliriz. zira ben olsam, bütün gece film izler, kitap okur, salak salak düşünürdüm falan.

    bunun dışında ben'in ilk manitasının ''ohannes''lik derecede güzel olmasının akabinde, paspal ötesi sharon'a tutulmaya başlayan ben'e ''ya abi bırak. önemli olan ruh güzelliği falan ama...ne bileyim...'' dedikten sonra, sharon'ın gittikçe güzelleşmeye başlaması ve striptiz sahnesinde artık kendisine diyecek bir şey bulamamız da kapak olarak bize geri dönmüştür efendim. pişmanız.
    --- spoiler ---

    son olarak, eleştirmen triplerine girmem gerekirse, zamanın insanların ömründe nasıl bir yer tuttuğunu, dahası bir şeyleri değiştirebilmek için zamanı durdurmanın dahi faydasız olduğunu ve elimizdeki tek gerçeğin içinde bulunduğumuz ''an'' olduğunu anlatan bu güzel filmi mutlaka izleyin..hatta zamanınıza güzellik katın ve bu filmi görün. ahaha! bu son cümle bana değil hıncal uluç'a aitti elbette.
  • günümüzün aslında büyük bir sıkıntısını da dile getirmekte olan film.

    --- spoiler ---

    you cant rely on other people to make you happy.

    --- spoiler ---
  • --- spoiler ---

    kung fu sahnesinin arşivlik saklanması lazım gelen film. uzun zamandır böyle gülmemiştim.

    --- spoiler ---

    öte yandan, filmi izlerken, hayalininin peşinden git, cart curt olayına takılmadım. konunun ele alınış biçmi ve anlatımı yeterince tatmin etti şahsımı.
  • ingilizce, nakit disinda bir yolla yapilan odemede, belli bir sebepten dolayi odemeyi alanin odemeyi yapana nakit para vermesi.

    cash back icin bir sebep musteriye hizmettir. amerika'da bazi supermarketler musterilerine kolaylik olsun diye (musteri atmye gitmek zorunda kalmasin) satin aldiklari malin degerinin ufak bir miktar ($25-$50) ustu kadar odeme kabul edip bu farki musteriye nakit olarak geri vermektedir. boyle durumlarda musterinin odemeyi cek veya debit card ile yapmasi beklenir. kredi kartina cash back yapilmaz.

    cash back icin baska bi sebep de promosyon ya da indirimdir. ornegin araba veya ev gibi yuksek fiyatli mallarin aliminda genelde kredi kullanilir. bu durumda arabayi satan galerici veya ev kredisini veren kurum musteri cekmek icin, "al bak bu nakit parayi bu alisverisin ile ilgili masraflarinda kullan" der. burada olayin kilit noktasi, mesela $25.000 bir araba satisinda $1.500 cash back yapilacaksa kredinin $25.000, galeriye yapilan odemenin de $25.000 olmasidir. yani "o cash back'i almayayim da onu hesaptan duselim" diyemezsiniz.
  • amerika'da piyasaya surulen dvdsinde uzun metrajli filmde cok hafif bir sansur uygulanmis, ayni dvdde bulunan kisa metrajli orjinali izleyince anlasiliyor.

    --- spoiler ---
    uzun metrajli filmde isvecli ogrenci merdivenden yukari cikarken bacak arasi kisa metrajlida oldugundan daha karanlik.
    daha bariz olaraktan kucuk ben isvecli ogrencinin kapisini caldiginda kapiyi acan haliyle ogrenci kisa metrajli filmde tamamen tuysuz ve iyi isiklandirilmis, uzun metrajlida ise vajianin ust tarafinda genel olarak orayi karaltan tuyler var.
    --- spoiler ---

    ciplaklik ve cinsellik konusunda inanilmaz tutucu olabilen amerika'da cashback'teki bu ciplakligin sansurlenmemesi cok ilginc. ama daha ilginc olan, yapilan, "sansurlemiyorum ama oraya dikkat cekmemek icin de elimden geleni yapacagim" hareketi.
  • http://www.imdb.com/title/tt0409799/ adresinde ikamet eden bir kisa film. yonetmeni sean ellis. 2006 yilinda en iyi kisa film dalinda oscar adayligi da kazanmistir.

    kisaca konusu soyledir; markette gece vardiyasinda calisarak sanat okulunun harc masraflarini odemekte olan "ben" 8 saat karsiliginda parasini almak ve zamani bir sekilde gecirmeye calismaktadir. markette calisanlarin kendine ozgu zaman harcama yontemleri olsa da en ilginci ben'in yontemidir...

    filmi kadin vucuduna bir saygi durusu olarak algilamak mumkun.

    not: +15 veyahut +18 ibaresi tasimasini gerektiren goruntuler ihtiva etmektedir.
hesabın var mı? giriş yap