• ne kadar yanlış yaptığınızı göstermek için dizayn edilmiş program. bir nevi bilgisayar ortamındaki anneniz.
  • bunca yillik bilgisayar mühendisi olarak saskinlikla ögrenmis bulunmaktayim ki ilk derleyici grace hopper isimli abd'li kadin bir bilgisayar bilimcisi gelistirmis. düsününce aslinda sasirmamam gerektigini farkettim. ben ilk defa bilgisayar mühendisligi birinci siniftayken duymustum derleyici (ing. compiler) sözcügünü. derlemek deyince aklima o ana kadar sadece daginik, kirli bir evi, odayi, mutfagi vs temizlemek/toplamak aklima geldigi icin neden bu programlara derleyici denmesi bana tuhaf geliyordu. simdi ögrendim ki normalmis kardesim, ancak kadinlar bu darmadagin bilgisayar sistemlerini adam eder.

    tüm kadinlarin önünde saygiyla egiliyorum ve bu vesileyle sözlük bayanlarina selam ederim.
  • bir programlama dilinin ne kadar yüksek seviyeli* olduğunu anlamak için o dilin derleyicisine bakılabilir. derleyici, verilen kaynak kod*u yürütülebilir* hale getirene kadar ne kadar ter akıtıyorsa, o dil o kadar yüksek seviyeli denilebilir.
    örneğin assembly derleyicisi yazamazsınız, çünkü assembly o kadar düşük seviyeli*** bir dildir ki, bir derleyicinin yapabileceği pek birşey yoktur. assembly dilinin yürütülebilir bir programa çevrilmesi süreci bir assembler tarafından yapılır ve yapılan iş basitçe her assembly satırının karşılıkları olan instruction'lara çevrilmesidir. assembler'ın ürettiği bu object code'lar linker'dan geçtikten sonra yürütülebiliriniz hazırdır.
    buna karşılık, mesela c'de, basit bir işlev* çağırma işinin bile makine dili*'ne çevrilmesi sürecinde derleyicinin yapması gerek şeyler vardır.
    c++'ta bulunan nesne ve sınıfların data-code kısımlarının ayrılması, beklenen görevleri yapacak makine kodunun oluşturulması gerekir.* bu ve bunun gibi, bir dille makine dili arasına giren süreçler*, dili daha bi yüksek seviyeli yapar.
    java'ya bakarsak, o zaten allahlık diyebiliriz çünkü gerçek bir derleyiciye uğramaz. java derleyicisinin amacı bir yürütülebilir üretmek değil, bir yorumlayıcı* tarafından yorumlanması daha kolay olsun diye, kaynak kodu gerekli kontrollerden geçirilmiş bir byte code haline getirmektir. bununla birlikte java, makine diline çevirilmek zorunda kalmadığı için programcıya bir çok rahatlık getirir ama, bir yorumlayıcıdan* geçtiği için de çalışma anı*nda yavaştır.
    .net*'te de olay javadaki gibidir. vb olsun c# olsun vc++ olsun .net ortamındaki tüm dillerin, kendilerine has birer derleyicileri vardır. bu derleyiciler de aynı javada olduğu gibi yürütülebilir üretmek yerine ara dil* adlı ortak bir byte code hazırlarlar. çalıştırıldığı makinede de bu byte code, anlık olarak çalıştırıldığı makinenin türüne göre şipşak derleyici* tarafından makine diline çevrilir ve öyle çalıştırılırlar.

    özetlemek gerekirse compiler, programcıyla işlemci arasındaki kıymetli elçidir.

    (bkz: dot net framework) (bkz: java runtime) (bkz: jit compiler) (bkz: assembly) (bkz: high level assembly)
  • herhangi bir programlama dili ile yazılmış bir bilgisayar programını, bilgisayarın kendi diline çeviren program*
  • derleyici diye gecer turkcesi.. source kodu alip object koda donu$turen programlara denir.. (bkz: object code).. bunlarin cogu ayni anda linking'i de ustlenirler.. (bkz: linking)
  • high level programlama dillerini makinenin anlayacağı tek dil olan binary system'e (1 ve 0) çeviren hede. assembly'yi hatırladıkça gözleri yaşarıyor insanın. nereden nereye...
  • seçtiğiniz dilde, yazdığınız programı seçtiğiniz platforma göre çalışabilecek şekilde işlemlemcilerin anladığı dil olan makine diline 1 ve 0’lara (binary formatına) dönüştürür. yazılımın günümüzde bu kadar hızlı ilerlemesi ve konuşma dillerine yakın programlama dillerinin çıkması (python) derleyicilerin gelişmesi sayesinde olmuştur. derleyiciler olmasaydı tüm işlemleri makine dilinde kendimizin programlaması gerekecekti.
  • kullanıcının anlayacağı cinsten yazılan daha yüksek seviyeli programlama dillerini, makinanın anlayacağı cinsten daha düşük seviyeli programlara çeviren programdır.

    makina diliyle program yazmak oldukça zordur, çok iyi bir eğitim ve fazlaca zaman gerektirir. bu problemi çözmek için insanın kolay anlayacağı bir dil geliştirilmiş ve program her çalıtırılışında bilgisayarın bu dili makina diline çevirmesini sağlayacak şekilde ayarlanmıştır. bu dil, programcıların işini oldukça kolaylaştırsa da, bilgisayarın her seferinde yazılanları makina diline çevirmeye çalışıp kullanılan alete fazlaca yük getirdiği ve çalışma hızını 30 kata kadar düşürdüğü için terkedilmiş.

    daha sonra cin fikirli bir mühendis çıkıp ben öyle bir dil yazayım ki oldukça anlaşalır olsun, bununla uğraşan mühendis kolayca işini halledebilsin ama bu dil program her çalıştırılışında değil sadece ilk çalıştırılışında makina diline çevrilsin, sonra öyle kaydedilsin, böylece bilgisayar yavaşlamasın; diyip çalışmaya başlamış ve insanın anlayabileceği basit bir algoritmik dili, makinanın anlaybileceği dile çeviren bir program yazmış ve bu programa derleyici anlamında compiler demiştir. ayrıca bu yazı compiler başlığından derleyici başlığına taşınmıştır.
  • yüksek seviyeli bir programlama dilinde yazılan kaynak kodunu düşük seviyeli olan makine diline çeviren bir bilgisayar yazılımıdır (bkz: high level programming language) (bkz: machine language). compiler türkçe'ye derleyici olarak çevrilmiştir.

    derleyicilerin genel manada görevi kaynak kodunu derlemekle beraber hataları da tespit etmektir.
  • comları pilleyen program
hesabın var mı? giriş yap