elektronik

• (bkz: birler sıfırlar birbirini ağırlar)
• kısaca "atomların son yörüngelerindeki elektronların denetim altına alınması bilimidir" denilebilir. eskiden elektronik elektriğin düşük gerilimle alakalı bir dalı olarak kabul edilirdi. sonraları, gelişen elektronik başlı başına bir meslek dalı olmuş ve branşlara ayrılmıştır. mesela "sayısal elektronik, endüstriyel elektronik, haberleşme elektroniği" gibi örnekler verilebilir.
• çalışıp çalışıp ne vizesinden ne de finalinden 50 bile alamadığım dersir kendileri. hayır ben bu vakti örneğin bir fizik ya da bir lineer cebir dersi için harcasaydım hiç şüphem yok, kesinlikle o dersler hakkında bir takım makaleler yazabilme noktasına erişebilirdim. anlamadığım şey ise tüm devrelerde farklı farklı devre elemanlarını kafamıza göre yok etmek. madem yok edip çözüyoruz neden problem oluyor onlar o halde. işte beni böyle çıkmaza sürüklüyor bu ders.
• elektron, proton, notron'larin hareketlerini inceleyip sonuclarini bizlere radyo tv bilgisayar seklinde sunan bilim/muhendislik dali
• ölümsüz meslek
• ders çalışmaktan insana beyin amcıklaması geçirtebilecek nadir bölümlerden birinin açılmasına sebep olan ilim ve bilim dalı
• meslegimin ana ögesi, ayni zamanda insanlik olarak zekamizin bizi getirdigi en $ahane noktalardan biri olmasina ragmen zerrece güvenmedigim degerdir. ustalara sormak lazim; nacizane fikrim, bilim dali olarak ögrenmesi, üzerinde calismasi zevklidir de, $u hayatimizin icindeki kismi insani gerer kimi zaman.
  
  nedir? elektronik cihaz aliyorum dedin mi orada bir duracaksin, ömrü belli degil cünkü. alirsin, ertesi gün icine toz/su kacar, biraz cok sarsarsin, yok efendim sicakta kalir/sogukta kalir, hadi hop koyarsin cöpe. yok $ansin yaver gittiyse bakarsin 10 yil 100 yil calisir. mekanik dururken olacak i$ degildir ya, tüketim deliligimizin gözünü seveyim, her gün yeni icat cikartmaktadir karsimiza. üstelik bile bile hassas, bile bile kisa ömürlü cikartir.
  
  elektronik cihazi tamirciye götüreyim yapiversinler dersin, cevap belli "beyni bitmi$ bunun abla, yenisini takacaz." dü$ünün bakalim niye bir$ey alirken garantisi bu kadar önemli oldu son yillarda? böyleyken böyle.
  
  aha buyrun klavyeye su döktüm dün azicik(bkz: cü$), sacmaladi hemen. abizittin mi gibi seyler yazdim herkese aksam boyu.. daktilo böyle miydi azizim? hadi tu$lar birbirine girer, ayirirsin; $eridi biter takarsin; en kötü bi tarafi kirilir, alir yeni parcayla degisirsin. hey gidi..
  
  hayir elektronlara da kizamiyorsun ki, sevimli $ey mübarekler..
  (bkz: entry'nin sonuna dogru sacmalamaya baslamak)
• bugün eğer kuantum fiziği var ise, relativity varsa, herşeyin olasılıklardan ibaret olduğu konuşuluyorsa, bir maddenin yerinin ve hızının aynı anda kesin olarak bilinmeyeceği düşünülüyorsa, hep bu elektronik siki yüzündendir.
  
  bir projenin teslim tarihinden bir hafta önce neredeyse bitip bir gün sonra tamamıyla çalışmaz hale gelmesi de, ufacık bir board üzerinde tüm her yeri tek tek kontrol etmemize, her parçayı değiştirmemize rağmen sorunu çözemememiz de, yarınki demodan önce akşam bana üçüncü boardı kurdurması da, işte hep bu elektronik siki yüzündendir.
  
  halbuki elektrik öyle midir.. döşersin kabloyu, seçersin koruma ekipmanını.. kafadan verirsin makul bir safety margin.. aslanlar gibi çalışır yıllarca.. en azından bir kablo kopmuşsa, kopan kablonun kesit alanı en en en az 1.5mm'den başlayabilir ki, onu da değiştirirsin, sistem çalışır.. trafoya yağ koyma, gene bak çok yüklenmezsen çalışır.. ne bileyim ben, topraklamamış ol, çalışır.. hatta topraklamamış olduğun sistemin fazlarından biri kendini topraklasın, gene çalışır (dün öğrendim bunu da eheh).
  
  mühendis oalcak gençlere öğüt, no 4.:
  
  büyük, gözle görülen, elle tutulan şeylerin mühendisliğini yapınız.
  
  mühendis olcak gençlere öğüt, no 5.:
  
  odtüde olup da power system çalışıyor olmanız, malesef sizin böyle ufak şeylerle uğraşmayacağınız anlamına gelmiyor, gene de hazırlıklı olunuz. her şeyi bi şekilde yapabileceğinize olan inancınız daim olsun.
  
  öperim.
• elektronik hem üzer hem mutlu eder. nasıl mı?
  
  bi televizyonumuz vardı, emektar eski bir philips lcd tv. bozulmuş açılmıyor. eh o kadar tecrübem var her konudan ondan bundan şu kadar bu kadar. dedim ki ben bunu yaparım ne olacak. biraz da annemin gazına geldim yıllar oldu hala elektronikçi olduğumun kanısına varmış değil. duy bile değiştirtmez evde. her gözüme kestirdiğimde televizyonu, sen yapamassın boşver, elleme edalarıyla dolaşıyor tepemde...
  
  bi gün tüm hevesimle açtım cihazı verdim küsküyü o direnç benim bu bobin senin flaşöründen kondansatörüne ölçtüm biçtim. geceler boyu datasheet kovaladım. en sonunda teknik servise özel yapılan manuel instractions vardı elimde bi 200 300 sayfalık, komple devre şemalarıyla birlikte.^*
  
  en sonunda sorunu tespit ettim bastım lehimi bastım pastayı verdim gerilimi tak açıldı televizyon ben şok tabi dört günümü verdim. çat anneme gönderdim mesajı oldu seninki diye. dedim kapatayım toplayayım kasasını koydum devreleri sıktım vidaları havyayı da kaldırıyım ayağımın altından derken ne olsa beğenirsiniz. bi damla^*lehimcik akıvermiş flat kablo konnektörünün pinlerine. ben tabi farketmedim bunu.
  
  sonra arka kapağı da kapattım koydum emektarı verdim gerilimi bastım düğmeye bide ne olsun? o ses. evet biliyorum biliyosunuz o sesi. o yanma sesi varya hani işte o. kalp atışlarım oldu tavan tabii. çektim ayırdım pişmaniye gibi kartı yine. aldım büyüteci buldum pıtırcığı. e buldum bulmasına da temizlesen neye yarar. allahtan mesaj gitmemişti de sildim herkesten rezil olmadık, ağzına laf vermedik yine :)
  
  bu durumda da tabii o kadar emeğim çöpe gitti dururup dururken. üstüne bi de iş çıktı iyi mi. konnektörde işlemcide değişecek... e tabi o da çinden siparişim gelirse. malumunuz türkiyemizde üreten eden veya stoklayan yok..
  
  uzun lafın kısası, yılların tecrübesine sahip olsanız da elektronikte hiçbir şey istediğiniz gibi gitmez. şakası yoktur. çarpılırsanız game over.
• insanlığın şu anda geldiği teknolojik zirvelerden biridir. bu bilim/teknoloji dalı insanlığın en eski bilgilerinden, en yeni bilgilerine kadar hepsinden yararlanmaktadır. büyü gibi bir disiplindir. görünmeyen çizgilere, yeri ve hızı aynı anda bilinemeyen parçacıklara sahiptir. biraz mistik gibi olan bilim dalı insanlığın ne kadar yol aldığının en güzel örneğidir.