455 entry daha
  • “küçük şeylerden filizlenen, büyüyen balta girmemiş orman.
    ona yazgı diyoruz, ama masa saatinin içine nasılsa girip altı rakamının dibinde ölmüş kalmış küçük bir sinek de diyebiliriz. çünkü artık burada, bu dünyada her şey parçalar halinde ve her bir parça diğerinin yerine geçebiliyor. yadırgamıyoruz. çıldırmamız gerek ama yadırgamıyoruz. ben örneğin hem kendini beğenmiş biri hem bir akvaryum balığı olabiliyorum, tül tül yüzgeçlerimle aptallık ve ölüm taşıyorum. bu balık gerçeğin kendisi olabiliyor, ama gerçek daima biraz hüzünlüdür. gerçeği ararken bir yandan da bulduğumuz anda değiştirmeyi düşleriz. çünkü aynı zamanda gerçek daima biraz utanç vericidir.” *

    barış bıçakçı
172 entry daha
hesabın var mı? giriş yap