330 entry daha
  • bir zamanlar her önemli milli maçtan öncesi macaristan'ı 3-1 yendiğimiz maçtaki kadroyu çıkarırlardı ekrana. babam da her defasında o günleri anlatırdı bana, bi puşkaş ergun vardı şöyleydi böyledi vs diye. işte fatih terim uefa kupası sonrası aynı sendromu yaşayan kişi olmuştur malesef.

    kazandığı başarılar onu bir türlü bir adım öteye götüremedi. çünkü hep egosuna yenik düştü. kupayı kaldıramadı, taşıyamadı. oysa ki dünya futboluna çok şeyler katabilecek düzeye çıkabilirdi. şimdi bakıyorum hala uefası kupası kazandığı günde yaşıyor. hala önceden yaptıklarını anlatıyor. yaptıklarını küçümesmiyorum- küçümsenecek şeyler değil zaten- ama hayat da malesef geçmişle yaşanmıyor. geçmişle yaşayan insanlar genelde artık hayatta yapacak başka birşeyi kalmamış olanlar, ne biliym otobüslerde rastladığımız yaşlı amcalar-teyzeler.

    son dönemde milli takıma kazandırdığı genç oyuncuları sayabiliyor muyuz? bu durumda ülkemize gelip derdi sırf günü kurtarmak olan isimlerden bir farkı kalıyor mu fatih hocanın? nerde o antalya'nın yedek kalecisiyken rüştü'yü ümit milli takıma aldığı günler, nerede bugün yaptıkları? nedir bu şimdi? ben çalışmadan da sınavı geçerim modundaki aşırı özgüvenli öğrenci psikolojisi mi; yoksa fiorentina'dan milan'dan kovulmuş, dünya kupasına gidememiş reel anlamda yeni birşeyler başarıp kendini ispat çabasındaki özgüvensiz teknik direktör psikolojisi mi?
39239 entry daha
hesabın var mı? giriş yap