1434 entry daha
  • ben de hiç beğenmedim ama bunun için cem yılmaz'a sinirlenmek de tam çocukluk.

    adamı eskiden seviyordunuz ve eskiden güldünüz diye sizi hayatınız boyunca güldürmek zorunda değil. bazen iyi şeyler yapar bazen kötü.

    dizi yedi cüceler filmiyle aynı etkiyi bıraktı bende.

    cem yılmaz'da 2 çeşit karakter var. biri arif karakteri. özgüvenli, çıkarcı, fırlama. diğeri de özgüvensiz sünepe tip. işte bu ikinci tipten hiçbirimiz hoşlanmıyoruz. bir tek cem yılmaz kendisi seviyor. robot 216'nın gora'daki tavrı bu.

    gora'daki küçük parçada erşan kuneri şerefsizin tekiydi. dizideyse masum bir zavallı.

    bahsettiğim şerefsiz tiplere örnek:

    -doritos reklamlarındaki tip (hijyen hijyen)
    -vizontele’deki fikri
    -opet reklamındaki peluş
    -arif

    sünepe tiplere örnek:

    -pek yakında
    -yedi cüceler
    -kara komik filmler
    -erşan kuneri

    bunun tek bir güzel örneği oldu o da hokkabaz. sonra bu kibar zavallı tipin maceralarından kimse hoşlanmadı.

    bambaşka tiplere büründüğü roller de oldu ama senaryosu onun değildi. mesela av mevsimi.

    ya başka tiplerle gelmesi lazım ya da arif’in çeşitlemeleriyle ömrünü tamamlaması. bu ezik tip hiç olmuyor bence.

    zaten cem yılmaz ilk başta bu şerefsiz fırlama karakterle cem yılmaz oldu. ortada arif ismi yokken “ışınlayamam makina soğuk” esprisiyle hayatımıza girdi. bir tat bir doku’da sürekli o sivri zeka türk tipinden bahsediyordu. zaten arif de o tipti.

    sonradan yaşlandı işte. duygusallaştı. sıkıldı o tipten. daha derin meselesi olan karakterleri olsun istedi. bizce olmadı. kendi bilir tabi.
3723 entry daha
hesabın var mı? giriş yap