45 entry daha
  • bilgi güce çevrilebilir, kabuller de görev ve hizmet kurallarına..
    ama bilgi, tek başına güç değildir.

    bilgelik güçtür ; veziri de adalettir.
    onu da doğruluğun kanunu mükemmel hale getirir.
    dolayısıyla, eğitim ve bilimin maksadı, insanı “bilge” yapmaktır.

    eğer bilgi bunu başaramıyorsa, kuma dökülmüş su gibi ziyan edilmiştir. afrikalı veya avustralyalı bir kabilenin yerel dilinde bir sürü cümleyi ezbere bilmek ne kadar değerliyse, bilgeliğin formüllerini bilmek de o kadar değerlidir.

    beynin bir yarısıyla öbür yarısının dengesi gibi, bilgeliğe ve merhamete bir katkısı olmadıktan sonra, sembollerin anlamını bilmenin bile çok az değeri vardır.

    öğrendiğiniz bilgilerin ve eğitiminizin asıl maksadını hiçbir zaman gözden kaçırmayın. maksat bilginizi değil, bilgeliğinizi arttırmaktır. bir insan bütün ömrünü bilimin bir dalına adayabilir. mesela bir ömür botanik, kabuklu canlılar veya böcekler üzerinde çalışabilir ; bunların latince isimlerini ezberleyip, sınıflandırıp, hatta tekrar sınıflandırabilir. peki bu insan ömrünün sonunda daha mı bilgedir?

    bilgelerin heveslilere öğretmek istediği, bütün insanlığı ilgilendiren büyük gerçekler, kişinin hakları ve sorumluluklarıdır.

    bir insan ne kadar bilge olursa, gerek fiziki gerek fikri olarak, pranga veya boyunduruk altına girmeyi o kadar az kabullenir.

    çünkü bilgelik arttıkça insan sadece haklarını bilmekle kalmaz, onların değerini, kendi önem ve haysiyetini de daha iyi kavrar.

    onuru, bağımsızlığını savunması için onu zorlar.

    ayrıca hem kendi haklarını, hem de başkasının haklarını, hem de ülkesinin haklarını çok daha iyi savunur. ama saf bilgi, kimseyi ne bağımsız yapar ne de özgür kılar. onu sadece daha yararlı bir köle yapar. özgürlük, yabani ve cahil olan için, lanetten başka bir şey değildir.
13 entry daha
hesabın var mı? giriş yap