8 entry daha
  • istanbul'dan daha güvensiz olmayan bir şehir. güvensizlik ancak gecenin 2'sinde dışarı çıkıp yürüyüş yapmaya alışmış paris leydileri için geçerli olabilir. sanırım bizler ülkemizde tehlike konusunda oldukça güçlü sezgiler geliştirebiliyoruz.

    benim ilk izlenimim ne çirkin şehir şeklinde oldu. zira havaalanından otelin olduğu tarihi bölge la candelaria'ya kadar her yer inşaat alanıydı ve benzin, gaz kokuyordu. ancak dağlara doğru birkaç sokağa girdiğimde çok güzel tütsü gibi kokular başladı. ben de arkadaşlarıma "aaa, şehrin burası ne güzel kokuyor" dedim, karşılık olarak da "kokan şey esrar" cevabını aldım. onun dışında şehir sultanahmet, ahırkapı ve sanayi mahallesinin garip bir birleşimine benziyordu.

    şehirde (ve genel olarak kolombiya'da) oteller dahil ingilizce konuşan kimseyi aramayın, tek çareniz ispanyolca'yı sökmek. bir haftada temel şeyleri öğrenebiliyorsunuz (yiyecek, içecek, telefon, sayılar, vb...)

    havasının sürekli serin olması bir yana, bazen güneş açık ve havada da tek bulut görünmezken gaipten yağmur çiseldi.

    ilk izlenimimin aksine beni oradan geri döndürmek istemeyen etken güzel insanları oldu. hayatımda gördüğüm en sıcak halk herhalde kolombiya halkıdır. bu kadar mutlu, eğlenceli ve yardımsever insan olamaz. şimdi deseler ki "avrupa mı, amerika mı, bogota mı?", doğrudan bogota derim, doyamadım.
41 entry daha
hesabın var mı? giriş yap