8 entry daha
  • aleksandra'nın şahsında milliyetçiliğe kafam girsin demek istiyorum tekrar. hele bir de müzmin melankolik rus milliyetçiliği yok mu? belki de yok böyle bir şey, var sa da bilhassa sokurov ve tarkovski'nin paso böğrümüze böğrümüze çalışmasına değecek kadar değil, bilmiyorum, fazla yüksekten sallamaya entellik kapasitem müsade etmiyor. neyse,

    hani neredeyse, bizdeki biz eskiden bilmezdik kim kürt kim alevi kim rum zırvasına denk düşen dingillikle "eskiden, ne güzel, yoktu böyle şeyler, ne güzel yaşayıp gidiyorduk" diyorsun he mi? üstelik bunu bir çeçene söylüyorsun. her yarım yüzyılda bir sürgün edilen, işgalin ve soykırımın hedef tahtasına çevrilen bir halkın çocuğuna, başkentine işgalcisinin çirkin ve vahşi lakabı layık görülen bir ülkenin evladına söylüyorsun bunu. götüboklu çarının medenileştirmek için bin yıllık ormanlarını yakarak feth(!) ettiği, güzel ve adil sovyetlerinde 23 şubat 1944 çeçen sürgünü'ü yaşamış ülkenin evladına söylüyorsun bunu. 1994'ten sonra olanları biliyor musun aleksandr? ayrıca bahsedelim mi? bu terbiyesizliğin sınırı yok mu? neyse sinirim bozuldu lan. kesiyorum burda entiriyi.

    not: tarkovski'ye karşı yanlışımız olmaz. arada lafı geçti diye gümbürtüye gitmesin.
2 entry daha
hesabın var mı? giriş yap