127 entry daha
  • son olarak yaklaşık bir ay önce iş için gittiğim, ilk defa gece kulübü olduğu saatlere kaldığım (daha önce yine turist gruplarıyla birkaç defa yemeğe gitmiştim), ama çalışmaktan ziyâde eğlendiğim mekân.

    eyyorlayacak olursam; buraya ekseriyetle poz kesmeye gelen pahalı arabası olan öküzlerle, bu öküzlerin parasını yeyip kendini kullandırmak niyetindeki kaşalot hatunlar geliyor. gerçekten eğlenen, dans eden, keyfini çıkaran insan sayısı az.

    100 kişilik bir gruba 4 kokartlı rehber, 3 host, 3 hostes ve 3 acente yetkilisi olarak hizmet etmeye gittik biz. zengin bir eleman yunanistan'dan 80 kamaralı bir guleti kiralamış, eşini-dostunu doldurmuş, ada ada gezip 9 gün boyunca 50. yaş gününü kutlamış, son kutlama da reina'da. ertesi sabah guleti bırakıp kendilerine tahsis edilmiş charter uçakla memleketlerine dönecekler. gün içinde şehir turu yaptık, akşam reina'ya geçtik. girer girmez garsonlar direk grubu devraldı bizden, bize de yapacak iş kalmadı.

    paşa paşa yemeğimizi yedik. kalamar beş para etmez, nevizade'de daha iyisi var, biftek fevkalâdeydi. daha önce içerideki köşebaşı restoran'da olduğu gibi çatal bıçakları jumbo, ama çizik içinde. ara ara polisaja verin kardeşim, evimde bile o şekilde çatal bıçak kullanmam ben.

    yemekten sonra aşağı indik, masalar toplanmaya başladı ufaktan, müzik hareketlendi falan. yemekte içtiğim 11 kadeh şarapla zaten hafiften olmuştum, başladık hizmet ekibiyle inceden kopmaya. vodka-red bull'lar, kokteyller falan havada uçuşuyor. bu arada yemek ve sınırsız içki için hepimizin ödemesi yapılmıştı tabi, millet bile "kim la bunlar" der gibi bakıyordu, zirâ bizim kadar hızlı tüketen stand yoktu pek. kıyafet de fiks, koyu renk kot, beyaz gömlek. ampul gibi sırıtıyorduk.

    müzik allah için güzel. adam gibi dj koymuşlar, her telden çaldı, bu tarz bir mekânda olması gerektiği gibi. apaçi kültürünü anımsatacak bir müzik çalınmadı kulağımıza. hatta rehber ablalardan birinin istek parçasını bile çaldırdık.

    eğlence kısmına geleyim, biz devamlı hareket hâlindeydik, içtikçe açıldık tabi. ama arkadaş, millete bakıyorum, millet etrafı kesmekten başka bir şey yapmıyor! ulan adam kimbilir kaç para ödeyip loca tutmuş, öküz öküz etrafa bakıp viski yudumluyor, çerez çitliyor. karılar desen en abartılı kıyafet, takı ve topuklarla değil dans etmek, burunları bir karış havada ayakta bekliyor. pistin ortasında toplasan 20-25 kişi var adam gibi kopan. bir de ergen tayfa var, baba parasıyla gelmişler yaşları tutmuyor belli, nasıl girdilerse artık içeri...

    turist grubumuz sensation white misâli bir konsept yapmış, bembeyaz giyinmişti. beyaz pijamayla gelen, denizci kıyafeti giyen... rahatlar yani, ayaklarda terlik, babet, converse, bizim sonradan görmeler gibi gazetenin magazin sayfası şıklığı değil dertleri, rahat dans etmek. bunlar üst sağ balkondaydı, sonra kafalar güzelleşince mekânın her tarafına yayıldılar. hele biri arjantinli, biri hollandalı bir hatun, benle hollandalı bir abinin ağzına sıçtı saat dörde kadar. bir şey mi kullandılar kaşla göz arasında ne yaptılarsa, enerjileri bitmek bilmedi, sabaha kadar dans...

    sözün özü, mekân iyi hoş, eğlenmekse eğlenilir. parası olan gitsin. ama aynı eğlence birçok güney diskosunda da var, abartılacak bir yanı yok. ben şahsen para vereceğimi sanmıyorum. boğaz kenarında olmasından ve içeridekilerin sosyetik tipler olmasından başka bir numarası yok.

    ha tabi hiçbir şekilde taciz, sarkıntılık vs. yaşanmaz diye düşünüyorum, en ufak yamuk hareket yapanın yanında takım elbiseli, efendi tavırlı izbandut gibi abiler bitiveriyor. iş ciddiye binince pek efendi olduklarını zannetmiyorum. bu bakımdan hem hanımlar, hem sevgilisiyle giden erkekler kesinlikle rahat eder.

    sonsöz: türkler eğlenmeyi bilmiyor, gözünü seveyim ecnebi hatunların.

    edit: sigarayı normal fiyattan satıyorlar lan, çok şık hareket. işte bunu uyduruk kulüplerin çoğu yapmıyor. iki tane de melek dikmişler sigara standının başına, oof, of...

    edit 2: imlâ
69 entry daha
hesabın var mı? giriş yap