27 entry daha
  • şuaranın ermişi. şiirleri ince bir sadelikle örülmüş madrigaller biçiminde karşımıza çıkmaktadır artık. sanki ne yazsa şiir olacak, ne söylese mısralaşıverecek gibidir. aşağı son okuduğum madrigallerini yazıyorum: *

    madrigaller i

    mısır'da suyun yavaş yavaş aktığını gördüm

    1. mısır'da suyun yavaş yavaş aktığını gördüm.
    2. söylence der ki susineği bir gün ipek böceğiyle yola çıkar.
    3. küçük köyler, kuşlar, kediler, köpekler...
    4. ve kadınların yüzü...
    5. böyle gri tarihler, gri gökler altında yaşadık.
    6. ben o sıralar sarı tüylü bir çocuktum, bırak beni öyle ansınlar diyordum.

    madrigaller ii

    benim ağaçlara nehirlere döndüğüm olmuştur

    1. ithaka hep aynı.
    2. bir su bir ev geceye hazırlanıyor.
    3. bir ağaç öne çıkıyor, bir şey söylemek istiyor.
    4. baktı uzun uzun gülümsedi sonra kendi kendine.
    5. benim ağaçlara, nehirlere döndüğüm olmuştur.
    6. kimin olmamıştır ki?

    madrigaller iii

    şimdi sizin olduğunuz yerler akşamüstüdür

    1. siz alazlar, ışıltılar ve sonsuz zamanlar.
    2. biz o taşlar, demirler, kör kuyulardık.
    3. küfü, çarşafları, çocukluk kokusunu içimize çekerdik.
    4. yakından bakıldığında değişir her şey.
    5. şimdi sizin olduğunuz yerler akşamüstüdür.
    6. size "gökyüzünün yarısı" diye seslenirdim ve susmak bilmezdim.
453 entry daha
hesabın var mı? giriş yap