8 entry daha
  • içinde güzel cümleler bulunduran bahaeddin özkişi kitabı. *

    cin,büyü, din, geçmiş ve gelecek kavramları harmanlanarak ortaya güzel bir polisiye roman çıkmış.

    kitaptan sevdiğim satırlardan bazıları şunlar:

    - "sokağımızda arkadaşımın annesine gösterilen ilgi bir sadaka kadar ağırdı."

    - "esneyen bir ağız duygusuzluğundaki karakol odasında muavin."

    - "annesinden belki de bir düşte çaldığı aynı çukurlarla süslü yanakları elbisesinin renginde, beklerdi."

    - "haydi artık git sözü kırar mıydı beni, bilmiyorum. ama sıcak bir yorgan altından çıkmışçasına ince bir üşümeyle titrerdi içim."

    -"yeni elbise hediye edilen çocuğun eskisini çıkarmamak için inat edişine benzetiyorum."

    - "yüzünde hoş bir sohbetten arta kalmış bir gülümseme vardı."

    - "halbuki ölüm nedir? ölüm yorgun insan vücudunun dinleneceği sonsuz ve rahat bir karanlık gece değil midir?"

    - "bana fazla içme diyorsun, neden? sarhoş olacağımdan korktuğunu söylüyorsun. içki o maksatla içilmez mi? bana evlen diyorsun neden? kadın bol ve hiç de müşkülpesent değilim, hergün bir yenisini bulmak yerine neden evleneyim? evladın olsun diyorsun. bir ben mi kaldım yeryüzünde enayi? bana oku diyorsun neden? kazanmak değil mi maksat? kazancın okumakla ne ilgisi var? hareketlerime ayıp diyorsun, ayıp nedir? inanın beyefendi gün olur kahroluyorum. bitiriyor bu oğlan beni. zamanımızda özgürlük yoktu, şimdi olmaması olmasından iyidir diyorum kendi kendime. biz genci böyle düşünmemiştik. avrupa ilmi ve medeniyetiyle aydınlanmış bir nesil hayal etmiştik."
12 entry daha
hesabın var mı? giriş yap