1 entry daha
  • 19. yüzyılın 2. yansında, devletin önemli mevkilerinde ehliyet ve dirayetle görev yapmı$tır.. hakkında bir anekdot :

    sadrazamlıgı sırasında, devletin önde gelen ki$ileriyle bir yemek sebebiyle birlikte olmu$.. devletlilere önceden bildirilen mükellef yemekler i$tahla yendikten sonra, meyve faslına geçildiginde masaya buzlu çilekler gelmi$.. ilk olarak uzanan yusuf kamil pa$a, çatalını sapladıgı iri bir çilegi agzına götürürken kazara masadaki tuzlugun içine dü$ürmü$.. ama ziyan olmasın diye tuza bula$mı$ çilegi alıp tuzlu tuzlu yemi$.. berbat bir tat verdigi halde bozuntuya vermemi$ ve masada bulunanlara:
    — arkada$lar, tuzlu çilek hiç de fena olmuyormu$, isteyen deneyebilir, diye tavsiyede bulunmu$.. bunun üzerine birkaç
    ki$i denemi$.. bunlar:
    — pa$am gerçekten nefis oluyor...
    — bundan sonra çilegi hep tuzlu yemek isterim.
    — tuzlu çilegin lezzetini ke$fetmekte geç bile kalmı$ız, gibi asılsız, pa$aya yaranma hedefi güden açıklamalarda bulunmu$.. kamil pa$a, o esnada masada bulunan, dönemin aydınlarından, yeri geldiginde sözünü esirgememekle tanınan, ermeni asıllı minas efendiye de:
    — arkada$ların görü$leri için sen ne dersin minas efendi, diye fikrini sormu$..
    minas efendi kendisinden beklendigi $ekilde cevap vermi$:
    — pa$am, bu adamlar özel hayatlarında bu dü$üncelerini söyleseler üzerinde durulmaya degmezdi.. fakat devlet
    hayatında da böyle ikiyüzlü davrandıkları için, ülkede i$ler bu yüzden kötüye gidiyor..
8 entry daha
hesabın var mı? giriş yap