arasında

• ölmeden olmakla, olmadan ölmek arasında sırattayız.
  saman arasında iğne arıyoruz.
  veya hepimiz samanlık taki birer iğneyiz.
  
  genç ressam arkadaşımın kendi eliyle yapıp, çerçeveletmem önkoşuluyla resimlerini içinde verdiği plak kabımsı karton kutuyu kaç kere gördüğüm halde, her arayışımda resimleri çıplak, kütüphanede kitapların arasında bulacağımı sanmam ne ilginç. bu artık, üçlü resim ve koruma kabının fotoğrafını çekmemle değişiyor. eşik öylece aşıldı, artık hatırlarım. bir de şu var; bazı kayıp nesneler aranmaz sorulmazsa tam kayboluyor. bazı nesnelerse aranıp kımıldatıldıklarında daha fena kaçma eğilimindeler.
  
  tek bir an her şeyi kurtarabilir. bizim tüm sevişmemiz tek sevişmeden ibaret kalsa da bizi kurtarır. tek etkili anın çimentosu, dolgusu olan acılı veya boş görülen anlar da kutsaldır. aynı mem u zin'in kavuşmalarını önleyen, mezarı aşık olan ikisinin arasında olan bekir'in de kutsal olması gibi.
  
  (bkz: aile arasında)
  (bkz: arası/@ibisile)
  (bkz: aramızda/@ibisile)