6 entry daha
  • öte'yi gören bir göz gerektir. geçmek gerektir; o gözün karşısına ya da bilmeden yakalanmak gerektir. kimi zaman kendi yüzünü onun önünde unutmak gerektir.

    geçtim, yakalandım ve unuttum;
    işte görüldüm:

    'en çok da bu yüzü görmeyeceksin, biliyorum. bakışlarındaki isabeti, kararlılığı ama gitmekle kalmak arasında kalıp ölmeyi tercih etmenin kararlılığını, naifliği, kaşlarının hakikâtle çatık oluşunu, yüzünün bütününden sızan isyanı, dünyaya isyanı, ıslah etmek kendini;
    öfke, umut, tutku, aşk...
    ruhun görüyor kendi yüzünü, içimi rahatlatan bu.'

    ruhum görüyorsa bile, senle bildim, senden bildim.
    teşekkür ederim.
5 entry daha
hesabın var mı? giriş yap