• yılların flickr'ı varken instagram nerden ne yaptı böyle büyüdü anlamadım gitti. sanırım flickr daha bi ağır abi, sanatsal kaldı. ikisini de kullanmadığım için tam karşılaştıramıyorum ama flickr için yıllardır link verilir sözlük'te. bi resim uygulaması/sitesi alıp gidecekse bu flickr olmalıydı. belki uygulama işine geç girdiler bilmiyorum. ibne instagram.

    şimdi baktım da instagram çekilen resimlere filtre işi ile başlamış gitmiş. konsept biraz farklı ama olsun, sen hala haksızsın instagram.
  • yıllar önce insanlara bedava hesap açıp binlerce resim atma hakkı tanıyan, şimdi de "ya bize para ödersin ya da o resimlerin çoğunu sileriz" diye şantajla tehdit eden kolpa site. hadi adamlar "bundan sonra eklenecek yeni resimlere 1000 resim sınırı gelecek" deseler anlarım, "yeni üyelere bin resim sınırı gelecek" dese de anlarım da siteyi 6-7 yıldır kullanan ve binlerce resim yüklemiş olan insanlara yaptıkları resmen şantaj. insanlar bunların bedava hesap sözüne güvenip resimlerini yüklemişler ve adamlar bu güveni suistimal ediyorlar.

    şirketin ceo'su pişkin pişkin "insanlar hatıra özelliği taşıyan resimlerini kaybetmemek için 50 dolar gibi cüzi bir rakamı ödemekte zorlanmayacaktır" demiş. sorun 50 doların cüzi olup olmaması değil, insanları bedava hesap ile kandırıp binlerce resim yüklettikten sonra "50 dolar öde yoksa eski resimlerini sileriz" diye şantaj yapmaları. bir de eski hesabına artık girmeyen veya vefat etmiş insanlar var. onların emekleri de silinecek. üstelik binlerce forumda, reddit'te, orada burada paylaşılmış olan belki milyonlarca flickr linki şimdi kurbağa olacak.

    mevzu sadece bedava hesap sahibi olanlar da değil. diyelim ki paralı pro hesabınız var ve bir süreliğine askıya almaya karar verdiniz. bir anda binin üzerindeki resimleriniz sonsuza kadar silinecek. birkaç ay sonra paralı üyeliğe yeniden geçince de o resimler geri gelmeyecek. yılın 11 ayı paralı 1 ay parasız hesaba devam etsen bile paralı hesaptan çıktığın anda fazlalık olarak görülen resimlerin silinecek. böyle bir saçmalık olabilir mi?

    olayın bir de komünite yönü var. üyeliklerin %80'i bedava üyelikti ve bunlar siteden uzaklaşırsa sitedeki aktivite oranı düşer. bu durumda paralı üyelerin yaptığı paylaşımların etkileşimi de büyük ölçüde düşecek. fotoğrafların izlenimi, yapılan yorumlar ve beğeniler de azalacak.

    adamların yaptığı tek kelimeyle şark kurnazlığı.
  • son birkaç günde fazlasıyla haşır neşir oldum kendisiyle. yazayım.

    *fotoğraf depolama olarak ilginç bir çözüm. picasa, kendi uygulaması üzerinden web albümleri oluşturabiliyor. eğer g+ hesabınız varsa 2mp ve altındaki fotoğraflar 15gb'lık ücretsiz kotanızdan düşmüyor. aynı şekilde 15 dk'ya kadar olan videolarınızı da picasa'da depolayabiliyorsunuz. eğer fotoğraflarınızı orijinal boyutlarında depolamak istiyorum derseniz picasa iyi bir çözüm olmuyor. 15gb yetmez. bu noktada devreye 1tb ücretsiz alanı ile flickr giriyor.

    *flickr'ın 1tb'lık alanı çok iyi ama geri kalan her şeyi de çok kötü ve karmaşık. anlayana kadar götüm çıktı. fotoğraflarınızı upload edebilmeniz için minik bir uygulama yayınlamışlar.
    http://www.flickr.com/tools/

    buradan desktop uploadr altındaki uygulamayı indirip kurabilirsiniz. onun dışında http://www.flickr.com/photos/upload/ sayfası da gayet kullanışlı. bu sayfadan, tarayıcı üzerinden upload yapıyorsanız aynı anda 200 tane fotoğrafı upload yapabileceğinizi bilin. masaüstü uygulamasında sınır yok.

    *upload yaparken girebildiğiniz bir takım veriler var. fotoğrafların descriptionları, tagları, setsi (buna birazdan gelicem), adları, gizlilik ayarları. 3 tane gizlilik ayarı var. fotoğrafları sadece ben görebileyim, aramalarda çıkamasın filan diye işaretleyebiliyorsunuz.

    *gelelim sets mantığına. flickr enteresan bir mantık yürütmüş burada. setsleri, fotoğrafların keywordsleri gibi düşünebiliriz ama zaten fotoğraflara tags adı altında keywords de verebiliyoruz. setsler onlardan biraz daha genel, albüm adı gibi, klasör adı gibi bir mantığa sahip. farkı şu. sizin mesela bodrum tatili diye bir albümünüz var, bunu upload ederken "bodrum tatili" diye bir sets oluşturup fotoğrafları yüklüyorsunuz. daha sonra sets sayfası altından bodrum tatili sets'ini açıp klasör gibi albümdeki tüm fotoğraflarınıza bakabilirsiniz. tags dan farkı şu, bir fotoğrafınız sadece bir adet sets altında yer alabilir. ama fotoğraflarınıza birden fazla tags ekleyebilirsiniz. yani bir fotoğrafa hem "bodrum tatili" diye hem "benim fotoğraflarım" diye tags ekleyebilirsiniz. sets özelliği aslında bildiğimiz klasör mantığında çalışmakta.

    *bir de collections var, onun da mantığı sets gibi. farkı; collections'ların içine sets eklenebilmesi. yani collections'ların içine hem fotoğraf hem de komple sets ekleyebiliyoruz. mesela elimizde iki tane sets olsun, biri "bodrum tatili", diğeri "marmaris tatili" diye. bir tane de "tatil fotoğrafları" diye collections oluşturup, bu iki sets'i içine atabiliyoruz. böylece tatil fotoğrafları collections'umuzu açtığımızda hem bodrum tatili hem de marmaris tatili fotoğraflarımız gelecek. sets içine sets koyamıyoruz, onun yerine collections içine sets koyabiliyoruz.

    *mantığı anlayıp güzel bir organizasyon yaparsanız, biraz vakit harcarsanız avantajlı duruma gelebilir ama çok kafa karıştırıcı bir sistem. sadece bunda da değil. en ufak sıradan bir şeyi yapmak istediğinizde flickr'ın içinde kaybolmak zorunda kalıyorsunuz. picasa'da mesela her şey içgüdüsel ilerliyor. belki daha uzun süredir kullandığımdan ama picasa'nın arayüzünü açtığımda eve gelmiş gibi hissediyorum, rahatlıyorum. flickr'ın arayüzü beni geriyor.

    *gelelim en önemli konuya. 1 tb medya yükleyebiliyorsunuz buraya ama yahoo'nun download uygulaması yok. fotoğraflarınızı indirmek isterseniz yahoo'nun sunduğu çözüm teker teker açıp download etmeniz. toplu indirmeler için üçüncü parti çözümler sunulmuş, hiçbirini denemedim ama biri şurada.
    http://www.flickandshare.com/
    bu uygulamaya gerekli izinleri veriyorsunuz, sonra sets'lerinizi komple indirmenize yardımcı oluyor.

    http://www.flickr.com/…/?q=backup/&sort=interesting
    burada en iyi backup servisleri listelenmiş. bulkr güzel gibi duruyor.
    http://www.flickr.com/…ices/apps/72157622874451890/

    yine de yahoo'nun verilerinizi üçüncü parti servis sağlayıcılara emanet etmenize izin vermesi kaygı verici. bunu şimdiye dek çözmemiş olması ise skandal. yoksa niye her kullanıcına 1tb alan verirsin ki? 1tb, depolama çözümü olarak anlamlı bir rakam, yoksa fotoğraf sergisi yapacaksam doldurabilmem mümkün değil.

    son olarak, kendi uygulaması ve tarayıcı üzerinden flickr upload işlemi gayet hızlı. yine de internetinizi kitlemiyor, arka planda sessizce işini yapıyor. aynı anda birkaç sekme açıp aynı anda 4-5 tane albüm yükleme işlemi yapabilirsiniz, bana mısın demiyor. bilgisayarı bu şekilde açık bıraksak birkaç günde tüm albümler upload edilmiş olur zaten. fotoğraf gibi kaybettiğiniz taktirde üzüleceğiniz medyaları dvd ya da hard disk gibi bozulmaya, çalınmaya müsait yapılara emanet etmeyin. en azından sadece bunlara emanet etmeyin. ayrıca bir tane de google drive, yandex.disk, skydrive, dropbox gibi bir servise ya da picasa, flickr gibi bir servise emanet edin.
  • every picture tells a story = flickr
    every picture is just a hobby = instagram
  • böyle bir fotoğrafı (bkz: http://www.flickr.com/…hotos/farminmama/8013209943/) favorisine ekleyen 655 kullanıcıyı da bünyesinde barındıran site.

    gidip tek tek 'hangi anlamları yükledin de,favorilerine ekledin şu fotoğrafı' diye sorasım gelmiyor da değil..
  • nedense çok sevdiğim site. fotoğraflar güzel, pro üyelik fiyatları fena değil, verdiği alan bandwith iyi. daha ne ister insan.

    ama çektiğim fotoğraflar bok gibi bir o sorun var.
  • hiç düşünmeden alın abi.

    ben bundan yaklaşık 1-2 ay önce pro hesap almayı aklımdan geçirdim ki 25 $ gibi birşeydir. türk gibi düşünüp "ya ne gereği var" dedim. "25 $ vericem enayi miyim ben atarım harici diske" dedim. neyse hacı birkaç hafta önce bizim harddisk laptop çantasından düştü. benim resimler oldu niyazi. yılların resimleri var gb larca arşiv. ve belki de sadece %20 - 10 gibi bir kısmı cd - dvd vs.. de. sadece bu yıl çektiğim binlerce foto herşey uçtu gitti. günlerce silinmiş dosyaları geri getirme programları ile cebelleşip bir % 10 luk resmi de öyle kurtardım. gidip hemen flickr hesabı aldım. resimleri direk upload ettim. şimdi kafam rahat. yine içim buruktu, kardeşime anlattım durumu, "abi sendenki resimler bende var tüm resimler klasörü kopyalamıştım bayramda getireyim" demez mi!?! resimleri çaldığı için döveyim mi seveyim mi bilemedim ama bayramda sağlam upload var flickr'a.
  • iyi ki var... içimde dizginleyemediğim keşfetme, yeni yerler görme ve dünyayı gezme tutkusu günden güne artarken ve buna karşın, mevcut hayatımın içine daha bir gömüldüğümü hissederken yardımıma flickr yetişir. her fırsatta sitenin explore! kısmına girip bir ay ve ardından gün seçer, o tarihin en ilginç 500 resmine bakar bakar dururum. bazen sitede öylesine gezer, nice kullanıcıların çektikleri müthiş fotoğraflar arasında seyahatler yaparım. dünyada görülecek pek çok mükemmel yerin, tasarım harikası canlılarların, güzellik abidesi insanların olduğunu hatırlayınca aldığım nefesler daha anlamlı hale gelir. kaliteli ve yüksek çözünürlüklü, iyi çekilmiş her bir fotoğraf karesinden hikayeler çıkartmaya, oğuz haksever'in o an köşesi gibi, o an'ları düşünmeye, orada olduğumu hayal etmeye çalışırım.

    siyah-beyaz hayatımı gökkuşağına çevirerek beni kendime getiren bir oksijen tüpü, suni tenefüstür flickr. dünyanın köhne şehirlerden, boktan belediyelerin hegamonyasında ortaçağ'ı temsil eden yurtlardan, içindeki kötülük tiplerine yansımış insanlardan ibaret olmadığını hatırlatır. dediğim gibi, iyi ki var...

    * entryi okuyanlara soru: flickr'ın explore! alanını ve milyonlarca resmini bilgisayarımda rahat rahat görmemi sağlayan program(lar) var mı? bilen varsa bir haber etsin lütfen. hayır duamı alır.
    ** entrymi sabırla okuyan hemcinslerim için gelsin: http://www.flickr.com/photos/yjv/6837289211/ (russian in zurich?)
  • kullanıcıları keşke fotoğrafları düzgün şekilde isimleyebilseler. bebek semtinin fotoğrafları için "bebek" diye aratiyorsun %70'i bebek(ağlayan bebek, insan olan) resmi çıkıyor. "istanbul bebek" diye aratıyorsun düzgün birşey çıkmıyor.

    bu arada birgün kesinlikle untitled şehrine gidicem. müthiş fotoğraflarını gördüm yüzbinlerce fotoğrafı var çok popüler olsa gerek.
  • dubai'li kirolarin irc'ten cikma nickname'ler ile [$$$^#@sultan#%$%] bastigi, icini "iste superluks arabam numara iki", "onyedi tane cep telefonum var bu da pirlanta kapakli olan", "cannes'daki luks villam" gibi resimlerle doldurdugu, kadersiz fotograf payla$im sitesi.

    bir nevi "dubai'nin zengin(lik)leri" sitesi olmu$. bu yaratiklari filtreleyen bir sistem yapmalilar.

    ps: cozum dubai'nin kendisinden geldi! telekomlari "icinde ahlaka aykiri resim var" diye flickr'a erisimi engellemis. uzuldum desem yalan olur.
hesabın var mı? giriş yap