• kiracının boşalttığı evin kilidi değiştirilecektir. iş yapılırken alacaklı vekili icra memuruna eşlik edememiştir. icra memuru iş bittikten sonra telefon eder ve şöyle bir hesap çıkarır:

    "avukat bey biz kilidi değiştirdik, anahtarları dosyadan teslim alırsınız. masrafını da söyleyeyim: 30 tl tahliye harcı, 40 tl çilingir, 50 tl yolluk-taksi, toplam 150 tl etti. siz yarın daireye bırakırsınız".

    bakıyoruz! hesap doğru, 150 tl.
  • bugün kendileriyle ilk defa bankada denk geldiğim memur tipi. karşısındaki bankacıya uslup konusunda ders verecem derken, göt olan sonra da durumu yumuşatma yoluna giden hatta bir ara; bize verilen yetkiler hakimlerde bile yok, istersek kapı kırma yetkisine bile sahibiz diyerek hem ezikliğin hem de ego patlamasını aynı anda yaşayan memurcuklar. bir tanesiyle karşılaştım, allahtan da dilerim son kez karşılaştırsın böyle o. çocuğu tipleri.
  • avukatın pek sevmediği, stajyer avukatın ise, genel olarak nefret ettiği devlet memuru. kişisel gözlemim, bu memurların, müdürleri kadar nefret edilecek insanlar olmadıkları yönündedir. zaten icra dairesinin başındaki müdür, rüşveti ve irtikapı alışkanlık haline getirmiş bir kimse ise, emrinde çalışan memuru da o oranda meşrebini bozar. bozmayanı varsa da ben henüz tanışmadım.

    stajyer avukatların ise bu kimselere duydukları nefretin nispeten daha özel ve masum bir tarafı vardır. çünkü stajyer, tecrübesiz ve idealisttir(en azından işin başında böyledir). üstadları gibi feleğin çemberinden geçmemiştir. tüm saflığı ile üniversiteden çıkıp adliyenin tozlu yollarına koyulmuştur. ancak karşısına çıkan adliye, onun beklediği gibi değildir. kitaplarda okudukları, beklentiler vs... fos çıkacak gibi görünmektedir. tüm bu olumsuzluklar silsilesi içinde ihtiyacı olmayan tek şey, adliyenin memuru tarafından adam yerine konmamaktır. hakim, savcı hadi neysedir de, bu icra müdürleriyle/memurları hiç çekilecek gibi değildir. haa, stajyerin hatası yok mudur? tabii ki vardır. ''ama icra memuru da benden 15- 20 lira koparabilmek için gözümün içine bakmasaydı'' diye düşünmektedir.

    icra memurlarının hepsi de kötü insanlar değildir tabii, iyisiyle de karşılaşılmıştır. zaten adalet teşkilatı içindeki yozlaşmanın bütün faturası, yoksulluk sınırında yaşayan bir devlet memuruna kesilemez.

    not: icra müdürleri ve yardımcıları, iik'ya göre icra memuru değildir.
  • kesinlikle bir görev tanımları yoktur. yoktur derken kanunen değil kendileri için böyle bir tanım yoktur. hangi işi onların yapacağı hangi işi sizin yapmanız gerektiği tamamen o anki ruh hallerine bağlıdır. bazen iş yapmamak için yıllarını bu işe vermiş memurlar dediklerinizi anlamamazlıktan bile gelebilir. genelde icra işleriyle stajyerler uğraştıkları için ve stajyerlerde şikayet vs gibi işlemlere avukatlar gibi başvurmadıkları için bu kişilerden daha çok çekerler. ben en son icra mahkemesinde memur olan arkadaşım "kanka biz bile rica minnet iş yaptırıyoruz" dediğinde işin ucunu bıraktım. koyverin gitsin.
  • genç stajyer avukatları meslekten soğutmak için elinden geleni ardına koymayan memur türü. bir dosyayı sorduğunuzda "off o arşivde ya almak çok zor, senin işin uzun, çok zor çoook" gibi laflar edip sizi saatle ifade edilecek sürelerde bekletebilir. sonunda ise arşivde dediği dosyayı ilgili icra dairesinin yanındaki odadan alıp getirmesi takriben 30 saniye ile 2 dakika arasındadır.

    ha bu meslek içinde hakikaten iyiniyetli, yardımcı olmaya çalışan insanlar vardır ama karşılaşabilene...
  • selam verilmemesi, teşekkürler kolay gelsin falan gibi lafların edilmemesi gereken memur türü. sizi iyiniyetli görürlerse bu sizin işi bilmediğinizin kanıtıdır onlara ve işinizi ertelemek için her türlü numarayı çevirirler. ama sert, şunu yap bunu al emirlerini görünce hemen koşturuyorlar nedense. insanlıktan çıkarttınız lan..
  • stajyer avukatları meslekten nasıl soğuturum felsefesine sahip devlet memurudur. iki dakka evvel kendisine cok ütopik gelen ricanızı ya da yapılması gereken işinizi birkaç dakika içerinde yerine getirebilir. ama işini bilene tabii ki de.
  • kanunda yazan "icra memurunca düzenlenir" ibarelerini en son ne zaman uyguladığını merak ettiğim insanlardır. kafalarında "icra memurunca düzenlenir"den çok "avukat veya katibi tarafından hazırlanır, alacaklının vekili yoksa vatandaş arzuhalciye yönlendirilir" şeklinde çakılıdır.
    her icra müdürlüğünde zayıf halka bir icra memuru bulunur. yanlış anlaşılmasın, temiz çalışır anlamında söylemiyorum. iletişim becerisi diğerlerine göre daha iyidir. birçok kişi iş yaptırmak için onun başına üşüşür. zaten zamanla çileden çıkar ve siz yeni zayıf halkalar aramaya başlarsınız.
    iyi para kazansa da, dünyanın en stresli mesleklerinden birine sahiptir. icra müdürlüğünde kimi 10 dk., kimi 1 saat durmaya tahammül edemezken bu adamlar 30 yıl bu şartlar altında çalışıp emekli olur.

    japonların robot icra memuru yapacağı günler sabırla beklenmektedir. insanlık için küçük, hukuk camiası için dev bir adım.
  • (bkz: uyap yok)
  • başka devlet memurluğuna benzemez. örneğin vergi dairesinde ne yapacağını bilmeyen ama işini çözmek isteyen vatandaş ile uğraşırsınız ama icra dairesinde hem böyle vatandaşla hem de herşeyi en iyi kendinin bildiğini düşünen ben talebi göndereyim de nasıl yaparsa yapsın banane diyen avukatlarla da uğraşırsınız.

    kesinlikle halden anlayan, anlayışlı hatta talebini düzgün ileten yazım dili kuvvetli işinde titiz olan avukatlar da var.

    bir de talebindeki yazım diline bakınca nasıl hukuk mezunu olduğuna hayret ettiğim, talebinde ne istediği tam belli olmayanlar da var.

    şimdiye kadar bir avukattan dahi işimi niye yapmadın, geç yapılmış tarzı bir serzeniş duymadım. elimden geldiğince en kısa sürede işlerini hallettim. hatta mesleğe yeni başlayan stajyer avukatlara hacizlerde hep yardımcı oldum. yeri geldi avukatın işi çözülsün diye mahalde beklememem gerektiği kadar bekledim. karşılığında teşekkürümü de aldım.

    evet biz kendi işimizi yaptığımız için karşılığında devletten maaşımızı alıyoruz fakat bazı avukatlar bu maaşı kendileri veriyormuşcasına davranabiliyor.

    memur olmadan önce başlığa baktığımda avukatların icra memurlarını bu kadar sevmediğini görünce garipsemiştim. işin içine girince farkettim herkes kendini düşünüyor. sözde icra memurları insafsız, acımasız eve girip eşya haczeden, evden mal kaldıran olarak görülüyor fakat bunun yapılmasını isteyen avukatın ta kendisi. icra memurunun görevi alacaklıyı alacağına kavuşturmak bunu icra ederken de borçlunun hakkını gözeterek yapmaktır.

    avukatlar da çok masum değil.
hesabın var mı? giriş yap