• o 302,cezalı bilet,iskele,akıntı(suyun ağzı),curuf sahası,plaj,göl,okaliptüs ağaçları ,küçük havuz,1 nolu burayi benim için özetler.
  • fena halde the dharma initiative'i çağrıştıran işletme.
  • fabrikanın bitişiğinde yer alan, 5000'e yakın çalışanının büyük bir kısmının aileleriyle birlikte ikamet ettiği sitesini yıllar içerisinde planlı bir şekilde yaşanmaz hale getirdiklerini, getireceklerini düşündüğüm oyak'ın maden metalürji grubundaki bir şirketi.

    sitedeki sosyal olanakların zamanla azalması (plaj, havuz, restoranlar vs.), neredeyse 50 yıllık lojmanlarının dış cephe makyajlaması haricinde gerçek anlamda yenilenmemesi, çarşılardaki dükkânların geliştirilmeyerek insanların temel ihtiyaçlarını site dışından karşılar hale getirilmesi, elektrik tarifesinin dışarıyla denkleştirilmesi gibi kasten yapılan ve yapılmayan şeylerle özelleştirmeden sonra sitenin cazibesini kaybettirip "olmasa da olur" algısını oluşturma planları varmış gibi geliyor.

    o yüksek fırınlar orada durduğu sürece lojman ısıtmalarında kullanılan sıcak suya dokunamasalar bile maliyetlerdeki artışlar gibi çeşitli bahaneler gerekçe gösterilerek ücretsiz olan içme/kullanma suyunda belediye tarifesine geçilmesinin bundan sonra yapılabilecek bir hamle olduğunu düşünüyorum.

    dörtyol'da mmk metalurji'nin tekrar üretime başlaması, kısa vadede sarıseki'deki (yani sitenin hemen yanı başındaki) tosyalı holding'in fabrikasının faaliyete geçecek olması ve ardından orta vadede gerçekleşecek olan isdemir'deki yatırımlar sonucu oluşacak üretim artışının ardından sitedeki zaten problemli olan hava kalitesinin çok daha baskı altında kalacağı aşikâr.

    son olarak, ülkemizde isdemir gibi büyük özel sanayi kuruluşlarında bu ölçekteki bir lojman kompleksi pek görülmüş bir şey değildir. yanılmıyorsam 7-8 milyon metrekarelik bir alandan bahsediyoruz. sanayi tesisleri arasında kalmış, içinden demir yolunun geçtiği, deniz kıyısındaki bu denli büyük bir alanın değerini ve lojman olarak kullanıldığı sürece oluşacak maddi kaybı varın siz hesaplayın.

    ek olarak, geçtiğimiz günlerde isdemir'in cumhurbaşkanı kararı ile özel endüstri bölgesi ilan edildiğini, kararın fabrika alanının yanı sıra site bölgesini de kapsadığını (resmi gazete'de yayımlanan karardaki haritadan görülebiliyor), bu durumun da yazdıklarımı destekler nitelikte olduğunu ifade etmeden geçemeyeceğim.
  • isdemir marşı adında bir marşı ve bestesi de olan şirket

    dumanında şanımız
    cevherinde kanımız
    ekmeğimiz aşımız
    sen bizimsin isdemir

    rüyaları süsleyen
    umut etmeyi öğreten
    gençliğim geleceğim
    sen bizimsin isdemir
  • geçen haftalarda yaklaşık bir hafta süreyle lojmanlarında kaldım. kendi içinde bir şehir gibi. gerçekten çok büyük. ama en ilginci içeride hız sınırının 20 olması. hakkaten insanın ömründen ömür çalıyor kapıdan eve gidene kadar. aşıp da şikayet edilirsen önce 7 gün sonra bir ay galiba aracını sokamıyormuşsun, o yüzden herkes uyuyor kurala. kapıda giriş ve çıkışlarda inanılmaz bir arama yapılıyor. bir de genel müdürün masası her yerde ayrı, o yokken bile oraya oturulamıyor. orduevi gibi.. başta bu durumu ve bunun gibi birkaç şeyi de görünce acaba oyak'la mı ilgili diye düşündük, hani askeriye hesabı.. ama meğerse tamamen müdürün isteğiymiş. ilginç tabi.
    ama onun dışında çok güzel bir yer.. sırf o değil iskenderun zaten çok güzel..
  • eğer bir gün kapanırsa hollywood'un satın alıp film seti olarak kullanması gerek burayı. her şey devasa boyutlarda ve çok güzel eskimiş.
  • gun itibariyla ic hacmi 2500 metrekup kapasiteyle turkiyenin en buyuk yuksek firinini devreye almis entegre demir celik tesisi.
  • lojmanlarında türkiyenin hatrı sayılır avukat, doktor ve mühendisinin yetiştiği, erdemirle birlikte özelleştirilmeye çalışılan türkiyenin can damarlarından biri. her isdemirli bilir ki : isdemirli olmak ayrıcalıktır.
  • bütün bıst kağıtları, onların sahipleri, ortakları falan alayı kurban olsun sana. sen nasıl bir güzelliksin öyle, saklı kalmış bir inci tanesi gibi... ereğli para kazandırır, isdemir ise zengin eder gibi duruyor... kısıtlı sayıda halka açıklık bir gün mutlaka ortaklığımızı daha güzel yoğurup şekil verecektir.

    ama yine de şu hayatta cevaplayamadığım üç soru hiç değişmiyor işte. hayattan tam olarak ne istiyorum? nolacak bu beşiktaş'ın hâli? ereğli mi isdemir mi???

    zamanın biraz ötesinden gelen edit: arca zirveye yaklaşıyor, mittal zirve tazeledi, tata zirve üstüne zirve yapıyor. isdemir ise bist'in uyuz hareketlerine iyice adapte oldu. yine de bugün itibariyle 6 haneli rakama ulaştım. toplamaya şimdilik ara vereceğim. bu yürümezse ya bıkıp bundan sonra moğolistan borsasına geçiş yaparım ya da biraz daha sabır sadece...

    sanırım gittikleri temmuz ülkenin gerçekten şaha kalktığı temmuz olacak...

    zamanı gelen edit: teşekkürler isdemir, bu zor zamanlarda paramızı koruduğun için...

    kıydığım katolik nikâhı sonucu gelen son edit: seni ömrüm boyunca heybemde tutacağım ve bana verdiklerinle sürekli froto sayımı artıracağım...
hesabın var mı? giriş yap