• sanilanin aksine cidden varolan, hatta varolmak ne kelime isvicre'de dogal yasamin bir parcasi olan muazzam askeri guc. isvicre'de eli yuzu duzgun her isvicre vatandasi erkek 20 yasindan itiabaren askerlik yapmakla yukumludur. turkiye'deki gibi bir kere yapmakla da kurtulamazsiniz. 20 yasinda 3 ay yapilan askerlik, her 2 yilda bir yavas yavas kisalarak, 35 yasinda 2 hafta yapilarak yerine getirilir.

    isı gucu olan koskoca adamlar, "abi ben onumuzdeki ay yokum, aksere gitcem, benim islere biraz baksana" der buyuk bir piskinlikle. isvicre ordusu silah altina aldigi kisilere askerlik boyunca normalde calisirken kazandigi aylik ucretin %90'ini aylik maas olarak odemeye devam eder, kalan %10'unu da hali hazirda calistigi sirket karsilar. maksat adamin ve de ailesinin ekonomik olarak hicbir zorluk cekmemesidir.

    birgun tanistigim 33 yasindaki bi adam 2 haftalik askerlik gorevini yerine getirmeden once bana, "var ya dagda 2 hafta super tatil, butun gun kayak ve kamp, harika bisiy olm bu" demis ve tum saskinligimi toplamistir. baska bir zamanda ise devlet televizyonunda haber spikeri olan adamin askere gitmesi, bir kac hafta sonra dondugunde askerdeki goruntulerini yayinlayip eglenceli bir ortam yaratmasi cok ilginctir. (bkz: tsr - television suisse romande)

    baska bir onemli konu ise, bu kadar cok dil konuslan bir ulkede askerligin nasil yapilacagini anlayamamamdir. fransiz kantonundan gelen bir genc, italyan kantonunda askere gitse, ve nufusun %60'inin alman kantonlardan geldigi dusunulurse, ortalik tam bir bayram yeri oluyordur saniyorum. ki bu durumda bulunan bir isvicre vatandasi türk'le tanistigimda hakkaten her dil icin 3 ayri komutan, 3 ayri birlik oldugunu, ve 3 ayri emir verildigini anlatmisti. zaten milli marslari bile 4 ayri dilde olan ulkenin, askerdeki sabah milli mars torenlerinin ne kadar sasirtici olacagi asikardir.

    mutlaka (bkz: isvicre ordusunda savasa gitmek)

    isvicre ordusunun gucunu test etmek isteyenler icin oneri: ozellikle davos zirvesi zamaninda kucuk bir ucakla isvicre hava sahasina girin ve telsizinizi kapatin. sonra sayin bakalim kac saniye sonra kicinizda beliren isvicre jetlerinin roketlerini gorebileceksiniz.
  • bu ordu, dünyada sataşmaya kimsenin gotunun yemeyeceği bir ülkeyi korur. saldıran ülke karşısında, geriye kalan bütün ülkelerin ordularını bulur. o derece
  • normal zamanlarda sadece bir generalden ibaret olan, ama savaş anında sağından solundan çıkan erat ve erbaşlar sayesinde komple bir ordu haline gelen hededir. hödöleri hettiriverir gari.
  • ulkenin bolunmez butunlugunu canla basla savunan bu kahraman ordunun bazi mensuplari hakkinda ortaya atilan cikolata kacakciligi yapma, sut ihalesine fesat karistirma, alp daglari'na cikarak kanunsuz islerde bulunma, sehre yeni gelen ciftcileri provoke etmek icin ciftlige bomba atma gibi eylemler tamamen asilsizdir ve isvicre ordusunun itibarini yok etmek isteyen dis mihraklar tarafindan oynanan oyunun bir parcasidir.

    simdi su soyleyecegim hususa dikkat cekmek istiyorum: butun bunlara ragmen, bu orduyu cakiyla tirnak makasiyla tanimlamak isteyenleri, altini ciziyorum, cakiyla tirnak makasiyla asagilama plani gudenleri, tekrar ifade ediyorum, cakiyla tirnak makasiyla tanimlama gayesinde olanlari, dikkatli olmaya ve dogru yerde bulunmaya devam ediyorum.

    (bkz: isvicre bir mozaiktir)
    (bkz: askere cikolata toplatmam)
    (bkz: sozde nutella soykirimi)
  • ayrıca en büyük silahı bilimum ordulardaki askerlere kredi kartı verip uyguladığı faizle hayatlarını karartmasıdır..
  • liechtensteian* topraklarına taşmamak için içtimada geniş koldan birerli sıra yapmaktan kaçınan ordu.
  • vatandaşları bankacılık sistemi ve çikolatanın avrupaya gelişinden önce hayatlarını sadece kılıç yapımı ve paralı askerlikten kazanan ülkenin ordusu. dolayısıyla ufak tefek bir ülke diye düşünüp ordusunu karamürsel sepeti sanmamak lazım. savaş tarihinde isviçre piyadesi * denilen bir kavram varsa eğer bu adamları italyan ordusu ile karıştırmak herşeyden önce hayasızlıktır. ha şimdiki konjonktürde coğrafyalarına en yakın tehdit 15 bin kilometre uzakta da olsa*çok değil 200 250 sene önce avrupada bir yerlerde savaş çıksa mutlaka ucundan kıyısından da olsa isviçre savaşın içine girerdi çünkü italya, fransa, almanya ve avusturya'nın tam ortasında. ayrıca paralı askerlik yoluyla bu savaşların çoğunda aktif olarak ta savaşmıştır isviçre ordusu'nun ilk nüveleri diyebileceğimiz paralı askerler. hala vatikan'da papayı koruyan askerler de bir gelenek olarak isviçreden gider.

    edit: 1980'li yıllarda ne alakaysa bu ordunun bir de kontrgerilla veya dah popüler adıyla gladio skandalı vardır. ilginç askerlik sistemleri sayesinde bir nevi sürekli askerlik durumu yaşayan, israil gibi, isviçreli bazı vatansever gençlerden askerlik bitince de vatan savunmasına katkıda bulunmaları istenmiş, her hangi bir komünist oldu bittiye karşı örgütlü direniş yapmaları beklenmiştir. bizdeki versiyonu için talat turhan, kontrgerilla cumhuriyeti isimli eser tavsiye edilir.
  • şaka bir yana ülkenin arazisiyle birlikte isviçre'ye saldırmayı o kadar tehlikeli bir hale getirirler ki, kimsenin tarafsızlığını sallamak eğiliminde olmadığını belçika ve hollanda ile açıkça gösteren adolf hitler bile buraya saldırmayı hiç düşünmemiştir.

    lebensraumsa lebensraum, alman halkıysa alman halkı. ama kazın ayağı öyle değil işte.
  • semih cumhuriyeti ordusu ile yaptiklari tek pota basketbol maci 0-0 bitmistir.
  • cakisiyla meshurdur....
hesabın var mı? giriş yap