joy fm

• anne ve babalarımızın seviştiği parçaları çalmakla birlikte, jenerasyonumuzun sevişme parçalarını çalarak memleketi toplu sevişmeye sürükleyen radyo istasyonu.
• istanbul trafiği sağolsun bir saattir christmas temalı ayhan sicimoğlu'nun programını dinlemem sonucunda artık evimizde bir şömine olduğuna ve çocukluğum boyunca annemin çorapların içerisine hediye doldurduğuna yüzde yüz inanıyorum.
• joy fm, bir zaman makinesi çeşididir. zamanda yolculuk yapmamızı sağlar.
  hatırlıyorum, ben 17 yaşında odamda oturup masa lambasının mavi ışığı altında hayal kuran genç bir kızken dinlerdim joy fm'i, o zaman da aynı şarkılar çalıyordu, şimdi de aynı şarkılar çalıyor.
  
  aradaki yılların büyük kısmında eskişehir'de çekmediği için dinleyemedim. şimdi internetten dinliyorum, arkamı dönsem ranzamın alt katını, öys'ye çalıştığım yeşil matematik kitabını, kapıdaki madonna posterini görecekmişim gibi geliyor. babam içerden çağıracak, gece yarısını geçince sessizce telefonu salondan kendi odama çekecekmişim, kapı altlarına takılan telefon kablolarıyla uğraşacakmışım, çekerken kopardığım kabloları selobantla yapıştıracakmışım gibi geliyor (şimdiki gibi cep telefonları olmadığı için bu şekilde konuşurduk, bazan temassızlık yapardı telefonun taşınmaktan harabolmuş kabloları, o zaman teması yakaladığımız şekilde kalıp o şekilde konuşmaya devam ederdik, quasimodo gibi.)
  
  sanki arkadaşlarım arayacak akşamüstü, bana gelecekler, ben onları kendi mahallelerine bırakacağım, onlar tekrar beni benim mahalleme bırakacaklar, istanbul'un ılık yaz akşamlarında apartmanın önündeki merdivenlere oturup konuşacağız.
  
  çok yaşa joy fm, hayatın hem kolay hem de güzel olduğu, ama bunu bilmediğim zamanlara götürdün beni.
• (bkz: #97900119)
  
  yaklaşık 8 yıldır dinliyorum joy fm'i. 1 yıl kadar önce yazmışım bu entry'yi. hiçbir şey düzelmediği gibi daha da kötüye gitti. sürekli aynı şarkıları çalıyorlar ama sürekli, bıkmadan usanmadan. sabah işe giderken, akşam eve dönerken arabasında dinleyenler, akşam saatlerinde kahvesini-birasını alıp balkona çıkanlar, fırsat bulduğunda 1 saat kafa dağıtmak için radyo açanlar "oooo ne güzel şeyler çalıyor lan bunlar" diyebilir ama günde 8-10 saat açık kalınca kusurları kabak gibi ortaya çıkıyor.
  
  radio slow time'la dönüşümlü yapıyordum, daha katlanabilir oluyordu, sonra slow time sadece internet üzerinden yayın yapma kararı alıp çekip gitti. bunu da bırakayım başka bir şey bulayım diye düşündüm, dinlediğime yakın çalan başka hiçbir radyo yok. voyage bir süre sonra iç bayıyor, yerli popta yeni şarkılar-şarkıcılar-düzenlemeler felaket, yerli nostaljide insanın anıları canlanıyor çalışma düzenim bozuluyor, yabancı pop çalanlar tam piysasa işi şeyler çalıyorlar, hiç bana göre değil. virgin'in eline falan düştüm hatta bir ara, onlar da aynı sürekli dön dolaş aynı şarkılar, saat başı ceza ile sagopa'nın düetini çalıp "bu şaheser bundan tam 16 yıl önce yapıldı" falan diyorlar, aynı şeyleri çalmak bir yana sürekli aynı lafları söylüyorlar. her neyse, dayanamadım artık bunca işkenceye, yurt dışından bir wi-fi radyo aldım. müzik türlerine göre, ülkeye göre seçim yapabildiğin 10.000 tane radyo kanalı var içinde ve kendi favori kanal listeni oluşturabiliyorsun. radyo dinlerken rahatlayacağıma sinir oluyordum artık, kafam rahat etti nihayet.
  
  çalın abi şimdi, say something çalın, reste çalın, before you go çalın, some say çalın, saved my life çalın, don't let the sun go down on me çalın. patlayana kadar, kusana kadar, sıçana kadar çalın aynı şarkıları. hadi hoşça kalın.
• "benim radyom olsa aynen böyle çalardım" hissiyatını baya bi kişiye yaşatan ender radyolardan biri. bir de 2-3 şarkıda bir reklam vermeseler tam süper olucak.
• ekim baykara'nın kesinlikle ekmeğini yiyen fm. yani bu şahıs yemiyor, joy fm yiyor ivit. en iyi dj'i kendisi , galiba da biraz fazla sömürüyolar herifi^*. haftaiçi 3,5 saatten 17.5; hafta sonu da 8 saatten 25.5 saat. yazık bea.
  
  ayrıca eklemek isterim ki ekim baykara kadar benim müzik zevkime uyan başka dj yoktur herhalde.
  
  edit:yok bence kendisi joy fm'in sahibi.
• bütün çalan şarkıları istisnasız çok iyi olan radyo.
• yıllar önce bir gece sourberry dinliyordum.
  baktım sürekli benim sevdiğim ama birbiriyle alakasız şarkılar çalıyor, bir bakıyorsun feyruz, ardından aretha franklin falan...
  hemen yayını yapan yazara yazdım, "müzik zevkimiz ne kadar uyuşuyor" diye
  o da sevindi
  bir sonraki şarkı yine benim sevdiklerimden çıkınca "oo bu parçayı da çok severim" yazdım,
  o da "zevkimiz uyuyor demek ki" dedi
  daha sonra pek kimsenin bilmediği bir macar rock operası^* çalınca şüphelendim
  bir de baktım ben medya playerda sourberry diye kendi play listimi dinliyormuşum
  
  işte şimdi joy fm dinlerken bazen kendi listemi mi dinliyorum dediğim oluyor
  bazen çok tırt şarkılar çalsa, aynı listeyi defalarca tekrarlayarak ezberletse de insanın yaşadığı şehirde iyi bir radyo kanalı olması hayat kalitesini arttıran bir durum
  
  teşekkürler joy fm çalışanları
• sanırım playlistini patronun kayınçosu hazırlıyor. sevgili dj arkadaş, winamp’tan yabancı karışık slow klasörünü döndürüp durduğunu biliyorum. en azından şu şarkıları arada değiştir be birader. sabah akşam quando quando dinlemekten ciğerimiz soldu.
  
  işte bunlar hep radyo babylonun kapanması. demirin tuncuna, radyonun joyuna kaldık...
• sert çocukların uzaklara dalan bakışları. bir yerlerde hikayesini yaşadıkları şarkıları tekrar duyarak geçmişi anmanın verdiği hazla karışık bir acıyı gerek dudaklarını kıvırarak gerek kalplerini büzerek gerekse son hayali sigaralarını yakarak dinledikleri müzik istasyonu. belki o tatil kasabasında gördükleri son güzel kadın bacakları. belki rasyonel babalarıyla güreşerek hep içinde yaşamayı umdukları film sahneleri. psikanalize, en çok da bu uğurda savaşmış totoşlara kılıç çekerek anadan üryan yavukluyla koşulan, fransız sinema rejisörlerince tasarlanmış muhteşem kumdenizgüneş peyzajı. gel de şair olma küçük kardeşim.
  
  evet beyler, az önce joy fm'e duyduğumuz saygıyı cemiyet önünde de dile getirdik. müsadenizle ben küçük hanımla bir dans edip onu öpeceğim.