• kendisiyle ilgili anlatılan bi efsane şöyledirki.

    1990ların ortasında utah jazz pf pozisyonu icin bir caylak draft eder..genc ve atletik olan oyuncu eger başarılı olmak istiyosam herkesten önce gidip herkesten sonra cıkmalıyım diyerek sabah 5'de jazz'ın basketbol salonuna gider, ama kapıdan girerken antremanını bitirmiş duşunu alıp cıkmak üzere olan karl malone ile karşılaşır.
  • kolları çok kalın olduğu için klasik bileklik kullanmaz , upuzun kapkalın koca bileklikler kullanırdı, her maç kollarına iki özdilek havlu sarıp da gelmi$ gibi gözükürdü.
  • hobileri arasında dennis rodman'a dalaşmak, motorsiklet kolleksiyonu yapmak, günde 2 kere stockton'la telefonda konuşmak vardır.
  • 20 yaşındayken 13 yaşında bir kızı hamile bırakmış ve oğluna sahip çıkmamıştır (hayır postacı lakabı buradan gelmiyor).
    o çocuk da postacı abimizin iyi genlerini alıp nfl oyuncusu olmuştur.
    (bkz: demetrius bell)
  • charles barkley gibi bahtsız efsane bir pf'dir. ikisi de yüzük sahibi olamamışken, mehmet okur'un parmağında yüzükler, kolunda bileziklerle dolaşması ne ilginç.
  • karl malone şampiyonluk yaşamayan gelmiş geçmiş en büyük oyuncudur. oyununun çok estetik olduğu ya da kendisinin sempatik olduğu söylenemez. çünkü oyunu oldukça sert ve acımasızdır. aslında bunu onun direskelerine suratına yiyen oyunculara sormak lazım. ancak 19 sezon yer aldığı ligde ilk ve son sezonu hariç olmak üzere 20 sayının altına düşmemiştir. bu süre içerisinde 3 kez final oynamış, şampiyonluğuna ilk iki seferinde majesteleri michael jordan, son seferinde ise takım arkadaşları shaq&kobe ikilisi engel olmuştur. karl malone dendiğinde gözümün önüne ilk gelen sahne, ribaundu aldıktan sonra topu guarda verip, tüm sahayı katederek tek el smaçla hücumu bitirmesidir.
  • hakkindaki yorumlari okuyunca bazi sozluk yazarlarinin bir nba oyuncusunu degerlendirmedeki kriterlerini pek kavrayamama yol acan adam. sanki adam ulan ben mutlaka oynayacam diye tutturmus takimda ona olan saygisindan onu oynatiyor denilecek hakkkinda. eger oyle olsaydi bugun en prestijli takim olan knicks ewing i orlandoya gondermezdi. asil konumuza donucek olupta malone nin buyuklugunu tartisirsak goruruzki kendisi ilk sezonu ve sakatlandigi 99 sezonu haricinde her sezon 80 den fazla normal sezon maci oynamistir. bu kariyeri boyunca binde 520 lik bir sut yuzdesine sahiptirki onun kariyerini diger meslektaslari gibi 12-13 yil olarak degerlendirseydik o yuzde binde 550 lerde olucakti. kariyeri boyunca sayi ortalamasi 26 dir. rebound ortalamasi mac basina 10 civarindadir. 4 e yaksalan asist ortalamasida bunyesi ve oyun stilindeki bir adamdan beklenmeyecek bir ortalamadir. bu ortalamalar en iyi nba oyunculari arasinda bile parmakla gosterilcek kadar az kisiye nasip olmusken onun diger ozelliklerinide atlamamak gerekir. bir kere kendisi hic bir zaman utah arkasindan konusmamistir ve 17 sezon araliksiz ayni takimda oynamistir. kontratlarinda hic bir sorun yasanmamis ve dolayisiyla yonetimin ve basarilari yuzundende utah halkinin sevgilisi olmustur. bu sevgide tabiki ilk yillarinda kendisinden beklenmeyen bir performans sergilemesinin payi buyuktur. demek istedigim sudurki nba de ilk on arasindan hatta ilk bes arasindan secilen oyuncular hep yildiz adayidir, takimlar cok ince eleyip sik dokuduklari icin draftlarda mallik yapma olasiliklarida yok denecek kadar azdir, bu nedenle draft hatalarina yol acan baslica unsurlar o oyuncunun asil gelisimini nba de gerceklestirmesi veya bir yildizken nba de cokmesidir (bkz: sam bowie). kimse secildigi gun malone dan boyle bir basari beklemedigi icin 13. siradan surpriz bir yildizin toplayabilecegi sempatiyi yeterince kazanmistir. kendisinin sampiyonluk yasayamamasi nba tarihindeki en buyuk sanssizlik olarak kabul edilmesini defalarca anketlerde ispatlanmasi ve yorumlara oldukca fazla konu olmasi ile kendisinin iddia edildigi gibi nefret edilen degilde herkes tarafindan sempatiyle yaklasilan bir oyuncu olduguna kanittir. onun yuzuksuz parmaklari, gosterissiz oyunu, yoksun oldugu spektakuler hareketleri, hep ayni tarz oyunu, uff yine yuksek posttan klasik sutmu diye sordurttugu sorulari onun gercek degerinden pekte bisi eksiltmez. o nba in en cok sayi atan ikinci oyuncusudur, 17 yil boyunca bir takimin en buyuk oyuncusu olmustur, nba in en sasali lakaplarindan birisine sahiptir hemen hemen hic mac kacirmamistir, hic form dusuklugu gibi bir basarisizligida olmamistir. malone nba tarihin en buyuk bir kac oyuncusundan birisidir, bununda jordanla sidik yaristirmakla falan pek bir ilgisi yoktur.
    (bkz: john stockton)
    (bkz: utah jazz)
    (bkz: postman)
    (bkz: pick and roll)
  • utah jazz 'ın postacı lakaplı, ülkücü bıyıklı, kel kafalı, pawır forweti. tüm zamanların en çok sayı atan 4. nba oyuncusudur şu an itibariyle. yaptığı asistler ve stockton'la anlaşması ile meşhurdur, şakacı, gülümseyen, karaoke yapan ve pek sevilmeyen bi abimizdir, onu sevmeyen ayıp eder. con air'e koysan kimse elini sürmeye cesaret edemez.
  • her şey bir yana nba tarihinin gördüğü en çalışkan oyunculardandır kendisi.tatilde neler yapıyorsun sorusuna "sabah 1 saat koşup, 2 saat halter yaptıktan sonra 2.000 şut atıyorum" cevabını vermiştir.
  • kaç kutu bira içiyor günde bilmiyorum ama motor,kamyonseverliği,amerikan güreşçiliği,silah ve avlanma tutkusuyla white trash amerikan muhafazakarlığının siyah çocuğu bu hödük bakın kendisi için ne söylemiş:

    "...you can take away a lot of things from karl malone,
    but his guns, that's not one of them..."

    http://www.nrawinningteam.com/9911/malone.jpg

    "i am nra" kampanyasının ünlü yüzlerinden oluvermiş.

    bu national rifle association için ku klux klan'ın devamı veya bağlantılı olduğu söylenegelir.ne işin var oğlum senin orada?
hesabın var mı? giriş yap