• bağımsızlık için her görüşten bambaşka ideolojik kökenlerin bir araya gelip birleşerek girdikleri seçimden büyük zaferle çıkan katalanların ülkesi.

    daha düne kadar gırtlak gırtlağa olan katalanlar madrid'e karşı sağ sol demeden bir araya geldiler, ama biz daha saray cuntasına karşı iki muhalif partiyi yanyana gelmeye bile ikna edemiyoruz.
  • kuzey irak , katalunya , bask bolgesi vs vs vs...

    benim anlamadigim konu her cani sikilan bi kac milyon nufuslu bolge durun lan biz bagimsiz devlet olucaz deyip ortaya 2 sandik koyup bir referandum yapinca bagimsizlik kazanacaklarini falan mi saniyor acaba ?

    dunya uzerinde uniter devletlerin catisi altinda yasayan onlarca millet var. dusunsene her ulkede referandumla bolunme gerceklestigini. egemen devletlerin ahh canim kiyamam siz de su kosede bagimsiz olun falan demelerini bekliyorsunuz bilmiyorum. dunyanin su an ki konumunda icinde hic bir azinligi barindirmayan bi devlet gostersenize bana. rusya da onlarca milletten halk var tutup hepsine bagimsizlik mi verilmeli. ya da abd nin butun guney eyaletleri ayrilsin mi ? en basitinden yillardir ispanya da savasan eta nin ve bask lilarin ne sucu vardi? ulan koskoca iskocya kendine has bilinen tarihi gelenegi olan bir devlet olmasina ragmen birlesik kralliktan ayrilmadi. barselona dan ibaret olan bir bolgenin sandikla referandumla bagimsiz olabilecegini nasil dusunebilirsiniz. butun avrupa nin andorra malta san marino tarzi devletciklerle mi dolmasini istiyorsunuz.

    arkadaslar , romalilar...

    egemenlik denen sey sandikla referandumla parayla olmaz. egemenlik guc kudret ve zorla alinir. varsa gotu o katalanlarin silah zoruyla kendi ulkelerini kurarlar. sokaga cikip bak biz secim yaptik artik bagimsisiz diyerek ulke kuramazsiniz kurdurmazlar. sirf bizim ulkede bile onlarca farkli etnik kimlige mensup insan var. her birine bir il kadar yer verip devlet mi kurduralim. sacmaliyorsunuz ve sacmalamakta israr ediyorsunuz. katalanlarin ve basklilarin fransa da guney bolgelerde yasayan akrabalari var. tarihsel baglari var hadi sikiyosa fransadan da toprak istesinler. sonra gaskonlar ayaklansin. bavyera bagimsizlik ilan etsin falan. hayal ettiginiz sey bu mu ? bu kadar mi gercekcilikten uzaksiniz.

    birileri de cikmis katalanlar zengin asil ispanya nin onlara ihtiyaci var demis. yahu katalunya dedigin yer barcelona dan itibaret koskoca ispanyanin ekonomisi buraya mi dayaniyor.

    fakat sizler her boka fasizm , demokrasi karsitligi , hak esitlik vs diye ici bos soylemlerle yaklastiginiz icin bunlari anlayamiyorsunuz. ıspanyol polisi tekme tokat dalmis. eee ne bekliyodunuz amina koyim siz referandum yapmissiniz buyrun ayrilin istediginiz kadar toprak ne varsa alin demelerini mi ? egemen bir devletin hic bi sey olmamis gibi topraklarindan ve egemenliginden vazgecmesini mi istiyorsunuz ?

    bu isler bu sekilde islemez. bir ulkeyi bolmek o ulkeden ayrilip yeni bir devlet kurmak sandikla secimle olmaz. her isteyen kic kadar toprakta bagimsizlik ilan edemez. bu dunde boyleydi yarin da boyle olacak. sizler de burda ici bos romantik sacma sapan sol argumanlarla bunlari savunmaya devam edeceksiniz. kusura bakmayin dunya sizin istediginiz gibi bi yer olmayacak cunku sadece bir utopyadan ibaretsiniz ve bunun farkinda olmaniza ragmen halen bu dusuncelerin arkasinda diurmaya devam ediyorsunuz.

    edit : asagida bir arkadas cevaplamis , hayalleri buymuş;

    ""üstelik mevcut ülkesinden daha iyi ekonomisi olan halkların referandum yaparak bağımsız bir ülke kurmaları."

    katalanlarin mevcut ekonomisi ulkenin genelinden daha iyi oldugu icin yani katalanlarin verdigi vergiler ispanya genelinden fazla oldugu icin bagimsizlik katalanlar icin hakmis. peki sunu soruyorum bizim ulkenin ekonomisinin buyuk kismini ureten ve verginin cok buyuk bolumu odeyen istanbulda yasayan halkimiz sizce hakkariye sirnaga bayburta agriya yapilan hizmetlerden rahatsiz mi olmali. ya da soyle soralim herkes ne kadar vergi veriyorsa kamu hizmetinden o kadar mi yararlanmali. agri yilda 10 milyon tl vergi veriyorsa agriya yapilacak kamu hizmeti 10 milyonla mi sinirlanmali? soruyorum cunku bu arkadaslarin hepsi haktan esitlikten bahseden tatli su solcusu arkadaslar. ıslerine geldiginde hak esitlik islerine gelmeyene yapistir fasistlik. sunu bir kere net ortaya koyalim sizin derdiniz katalanlar katalunya falan degil sizin derdiniz kurdistana ornek teskil edebilecek bir olay. kisacasi bir ictihat olusmasini istiyorsunuz ki uluslararasi alanda sesiniz daha gur ciksin. bugun kuzey irakta yarin diyarbakirda bagimsizlik ilan edebilin. gercegin bu oldugunu hepimiz biliyoruz.

    evet katalanlar fazla vergi veriyor ama kamu hizmetinden yeteri kadar yararlanamiyor katalanlar ispanyanin geri kalanindan daha zengin o yuzden katalanlara bagimsizlik evet cok haklisin.
  • kafası az çalışanlar için katalonya-ispanya arasındaki ilişkiyi şöyle açıklayayım:

    hani en çok vergiyi beşiktaş, kadıköy, bakırköy ödüyor ama yepisyeni otobüsler bağcılar, başakşehir, sultanbeyli'ye veriliyor ya; işte hesap o hesap.
  • ispanya'nin kuzeydogu kosesinde yer almaktadir.
    (bkz: doksan diye tabir edilen yer)
  • ispanyanin, akdeniz kiyisinda kalan, barcelonayi da icine alan en zengin eyaleti...
    (bkz: katalunya)
  • katalunya'nin bayragi sari ile baslayan, ve yine sariyla biten, aralarinda 4 tane kirmizi cizgi olan bir bayraktir.. ozunde sari kirmizidir yani... hikayesi de sudur ki, emeviler'in durduruldugu bolgede bulunan katalunya, emevilerle cok ciddi bir şekilde savasmis ve nihayetinde cok büyük kayiplar vererek, emevilerin avrupadaki ilerleyisini oracikta durdurmustur.. işte bu savaslar sirasinda barcelona kontu "kel charles" altin bir kalkan tasirmis.. ortam kan golu oldugunda bu eliylen, o sari kalkan'in üstüne 4 parmaginin isini cikarmis.. işte katalunya bayragi buradan gelmektedir.. kendine ait özel bir ismi de vardir senyera..

    bir katalan sehri olmasa da valencia'da bu bayragi alip, sol tarafina bir ücgen kondurup içine yildiz koymus "bundan sonra biz de galatasaray'a hürmet edecegiz" demislerdir.. son cümleyi uydurdum..
  • fransanın güneyindeki toulouse da bir katalan şehridir. öyle ki 96daki olimpiyatlarda barcelonanın ev sahipliği hakkını kazanması kendi ülkeleri kazanmışcasına mutlu olmalarını sağlamıştır. o seçimlerde bir diğer adayın paris olması ise ilginç bir noktadır.
  • katalunya’nın bağımsızlık rüyası - özcan öğüt

    anayasal çıkmaz

    1978’de kabul edilen ispanyol anayasasının en temel yasalarından birisi olan 2. maddesi “ispanyol milletinin ayrılmaz birliğini, tüm ispanyalıların ortak ve bölünmez vatanı” olmasını garanti altına almaktadır. (i. a, 1978, t. m.) özerk bölgelerin bağımsızlıklarının önündeki en büyük engel olan anayasanın bu temel maddelerinin değiştirilmesi ise oldukça zor bir sürecin işlemesini gerektirmektedir.

    ispanyol anayasanın 168. maddesi; anayasanın temel maddelerinde herhangi bir değişiklik önerildiğinde, bu değişiklik teklifi çift meclisli (bicameral) yönetilen ispanya’nın hem kongre, hem de senato üyelerinin her ikisinin de en az 3’te 2 çoğunluğunun onayını aldıktan sonra kendilerini fes edip yeni bir seçime gidilmesini öngörmektedir. yeni seçilen meclis üyelerinin de 3’te 2 çoğunluğu bu değişikliği onayladıktan sonra, ispanya’nın en üst yasama mercii olan “cortes generales” de ilgili değişikliği kabul ederse bu karar onaylanmak üzere referanduma götürülür. (i. a, 1978, 10 b.)

    bağımlılık sorunu

    kendilerini anayasanın biçtiği ispanyol kimliği dışındaki farklı ulusal kimliklerle tanımlayan özerk bölgeler, “kendi geleceklerini tayin hakkının” önündeki en büyük engel olan bu merkeze bağımlılık sorununu aşabilmek için 1978’den bu yana çeşitli arayışlar içerisinde olmuşlardır. bu arayışlar (referandumda reddettikleri bir anayasanın hükümlerinin kendilerini bağlamadığına inanan) bask örneğinde olduğu gibi eta’nın ortaya çıkmasıyla zaman zaman acı sonuçlar doğurmasına neden olurken, katalan örneğinde ise merkezi yönetime karşı sivil ve yerel itaatsizlik şeklinde gerçekleşmiştir.

    katalanların “bağımsızlık referandumu” çabalarıyla son günlerde uluslararası kamuoyunda yeniden gündem olan, madrid merkezli siyasi ve ekonomik problemlerin yaşanmasıyla etkisini gittikçe artıran bağımsızlık mücadelelerini birçok açıdan ele almak mümkün. özellikle ispanyol anayasasının milli kimlik çıkmazı ve merkezi idareye ödenen yüksek vergiler katalanların (özerkliği bölgelere asimetrik olarak veren) merkezi yönetimle olan en önemli sorunlardır. nitekim baskların tam bağımsızlık idealinden, katalanların öncelikle ekonomik bağımsızlık taleplerine kadar, özerk bölgelerin farklı beklentilerini içeren ve temelinde çeşitli hak gaspları olduğuna inanılan bu sancılı durum (bazen şiddetini azaltsa da) mevcut anayasa’nın kabul edildiği 1978’den beridir devam etmektedir. (ö. öğüt, 2012, upa)

    katalanların ulusal kimlikle var olabilme çabası

    2003 katalunya’nın bölgesel parlamento seçimleri ve 2004 ispanya genel seçimleri öncesinde, sosyalist lider josé luis rodríguez zapatero, katalanlara daha fazla otonomi hakkı tanınacağını vadetti. nitekim şubat 2006’da zamanın başbakanı zapatero’nun da desteğini alan bölgesel katalunya parlamentosu yerel anayasa taslağına “katalunya bir ulustur” ibaresini ekledi ve “katalanca’yı katalunya’nın öncelikli dili” olarak tanımladı. toplamda 233 maddelik bu köklü anayasal değişiklikler bölgesel katalunya meclisinin ardından, (o zaman sosyalistlerin etkin olduğu) ispanyol meclisinde de geçtikten sonra katalunya genelinde referanduma sunularak kabul edildi.

    fakat şu anda iktidarda olan (o zamanki ana muhalefet) ispanyol muhafazakârlarının temsilcisi “halk partisi” (pp) bu değişikliği, ispanyol anayasasının en temel yasalarından biri olan 2. maddenin “ispanyol milletinin ayrılmaz birliğini, tüm ispanyalıların ortak ve bölünmez vatanı” ilkesine aykırı olduğu iddiasıyla anayasa mahkemesine götürdü. ispanya anayasa mahkemesi 4 yıl süren uzun süreli bir tartışmanın ardından bu itirazı haklı buldu. böylece katalanlara dil, ekonomik ve hukuki açıdan ciddi kazanımlar içeren en önemli 14 maddeyi “katalanları ulus olarak tanımlamak için hukuki bir dayanak yoktur” ve “katalanca ispanyolca’dan daha önemli bir dil olarak kabul edilemez” gerekçeli kararlarıyla aykırı bulup, 27 maddeye ise çekince koydu. (c. c. j, 2010)

    katalanlar için ciddi bir hayal kırıklığı olan bu kararın hemen ardından 10 temmuz 2010’da barcelona’da toplanan 1 milyonun üzerinde katalan tarihinin en kalabalık protesto gösterisini gerçekleştirdi. (rico, j. & martinez, m. 2010) ispanya anayasa mahkemesinin, salt ispanyol milletine ve diline layık gördüğü mutlak anayasal üstünlük gerekçeleriyle iptal ettiği bu karar katalan kamuoyunda çok ciddi bir yankı uyandırdı. öncelikle ispanya’daki ekonomik krizin tetiklemesiyle açığa çıkan ve anayasa mahkemesi tarafından yok sayılan ulusal kimliklerinin de incinmesiyle pekişen bağımsızlık talepleri artık katalan halkının önemli bir kısmı tarafından kabul görmeye başladı. katalanların milli günü (la diada) 11 eylül anmalarına katılım 2010’dan itibaren artık her sene çok daha yoğun miktarlarda gerçekleşip, tamamen bağımsızlık taleplerinin dile getirildiği gösterilere sahne oldu.

    yerel bağımsızlık referandumları

    2009-2011 yılları arasında (barcelona, girona, sabadell, esparraguera, lleida gibi katalunya’nın büyük kentleri dahil) 554 yerleşim bölgesinde, çeşitli sivil toplum örgütlerinin halkın kendi inisiyatifiyle gerçekleştirdiği gayrı resmi bağımsızlık referandumları düzenlendi. (data 3, 2014) katılımın düşük oranlarda gerçekleştiği bu yerel referandumların tamamında katalunya’nın bağımsızlığını destekleyen sonuçlar çıktı. bu referandumların gerçekleştiği katalan belediyelerin çoğu ve bazı bölgesel konseyler (comarques) yerel halkın bu kararını resmen tanıdıklarını ilan ettiler. (j. muñoz & m. guinjoan, 2013)

    bağımsız katalan toprakları

    3 eylül 2012’de sant pere de torelló belediye meclisi “bağımsız katalan toprağı” olduğunu ve merkezi otoriteyi açıkça tanımadığını ilan eden kararıyla bir ilke imza attı. sant pere de torelló belediyesinin aldığı bu kararın ardından, toplamda katalunya nüfusunun yaklaşık % 9’unu ve toprakların % 20 civarını elinde bulunduran 197 katalan belediye ve 5 bölgesel konsey “bağımsız katalan toprağı” olduklarına dair meclislerine sundukları bağımsızlık deklarasyonunu onayladılar. (j. argelaguet, j. 2014)

    yerel itaatsizlik kararları

    sant pere de torelló örneğinde olduğu gibi meclislerinde bu kararı alan belediyeler, ispanyol merkezi otoritesi altında olduklarını gösteren başta ispanyol bayrağı olmak üzere belediyelerindeki benzeri tüm simgeleri kaldırıp, merkezden belirlenen yasal zorunlulukların hiç birini tanımayarak yerel itaatsizliklerini ilan ettiler. buna göre normalde her sene resmi törenlerle kutlanıp, tatil ilan edilen ispanya’nın “milli günü” mesai saati içerisindeki sıradan bir gün gibi geçti. ayrıca bir çeşit protesto yöntemi olarak, vergiler ispanyol merkezi yönetimi yerine sadece bölgesel katalan yönetimine verildi. (the local, 2013)

    katalan egemenlik deklarasyonu

    23 haziran 2013’de katalunya meclisi “katalan egemenlik deklarasyonunu” 41 “hayır” oyuna karşılık 85 ‘evet” oyuyla kabul etti. katalanların “kendi geleceklerine kendilerinin karar verebileceğini” içeren bu egemenlik deklarasyonu ispanyol hükümetinin itirazı üzerine anayasa mahkemesine götürüldü. ispanya anayasa mahkemesi bölgesel katalunya meclisinin bu kararını ispanyol anayasasının temel maddelerine aykırı bularak “egemenlik deklarasyonunu” oy birliğiyle iptal etti. (i. a. m, 3/2014)

    bağımsızlık taleplerinin kitlesel boyutlara ulaşması

    25 kasım 2012’deki bölgesel katalan parlamento seçimlerinde bağımsızlık referandumu isteyen partiler ilk kez meclis çoğunluğuna ulaştı. bu seçimde oylarını ciddi oranda artıran cumhuriyetçi sol parti (erc) “2014’de bir bağımsızlık referandumu gerçekleştirilmesi şartıyla” katalunya’nın mevcut başbakanı artur mas’ın lideri olduğu yönelim ve demokrasi partisi (cdc) ile hıristiyan demokrat birlik partisi (udc) ittifakından oluşan “yönelim ve birlik” koalisyonunun hükümeti kurmasına dışarıdan destek verdi.

    11 eylül 2013’deki milli gün “la diada” anmasında (sscb’den bağımsızlığını talep eden baltık ülkeleri estonya, letonya ve litvanya’nın 1989 yılında oluşturduğu 600 kilometre uzunluğundaki yaklaşık 1 buçuk milyon kişinin katıldığı insan zincirinden esinlenen katalanlar) “bağımsızlık için katalan yolu” sloganıyla 1 buçuk milyonun üzerindeki oldukça yüksek bir katılımla kuzeyden güneye katalunya’nun tüm kıyı şeridini kapsayan 400 kilometrelik bir alanda benzeri bir eylem gerçekleştirdiler. (diada, 2013)

    referandum krizi

    bölgesel katalunya parlamentosunda 9 kasım 2014’de bağımsızlık referandumuna gidilmesini 28 “hayır” oyuna karşın 106 “evet” oyuyla kabul etti. buna göre katalunya halkına referandumda yöneltilecek iki şıklı sorunun ilkinde “katalunya’nın bir devlet olmasını istiyor musun?” sorusu sorulup, buna “evet” cevabı verenler için “bu devletin bağımsız olmasını istiyor musun?” sorusu yöneltilecekti. (parlament, 2014)

    katalunya başbakanı artur mas da bu kararı onaylayıp bir sonraki aşama için ispanyol meclisine gönderdi. bu referandum kararı ispanyol meclisinde 47 “evet” oyuna karşın 299 “hayır” oyuyla beklendiği gibi reddedildi. fakat katalunya başkanı artur mas ispanyol meclisinden geçmemesine rağmen 9 kasım 2014’de referandum düzenlemeye kararlı olduklarını söyledi.

    ispanyol meclisinin referandum kararını reddetmesinin ardından başkent barcelona’da gerçekleşen son milli gün anması yine bağımsızlık yanlısı yaratıcı eylemlere sahne oldu. 11 eylül 2014’deki “la diada” anmasına katılan yüzbinlerce katalan bağımsızlık referandumu taleplerini, “oy” (votar), “irade” (voluntad) ve “zafer” (victoria) kelimelerinin baş harfini simgeleyen “v” harfinde 11 kilometre uzunluğunda kocaman bir insan mozaiği oluşturarak gösterdiler. (cha, 2014)

    ispanyol meclisinden geçmemesine rağmen katalanların referandum sürecini işletmesinin önüne geçmek için, ispanyol hükümeti bu referandum kararını anayasa mahkemesine götürdü. bunun üzerine ispanyol anayasa mahkemesi bu durumu görüşüp kesin bir sonuca varıncaya kadar 9 kasım 2014’deki referandumun durdurulmasına karar verdi. (i. a. m, 9/2014)

    anayasa mahkemesi’nin bu durdurma kararı üzerine katalunya başbakanı artur mas referandumdan geri adım atıp, bunun herhangi bir bağlayıcılığı olmayan bir “kamuoyu yoklaması” niteliğinde olacağını duyurdu. bu karar ispanyol merkezi yönetimde memnuniyet yaratırken, katalunya’da iktidardaki yönelim ve birlik koalisyonuna 2014’de bağımsızlık referandumu yapma şartıyla dışarıdan destek veren cumhuriyetçi sol parti (erc) bölgesel hükümetin bu oylamayı “kamuoyu yoklamasına” dönüştürme kararını tanımadıklarını açıklayarak referandumdan geri adım atılmasını büyük bir tepkiyle karşıladı.

    bağımsızlık tartışmalarının gündeme yansımaları

    bölgesel katalan meclisi ile ispanyol meclisi ve ispanya anayasa mahkemesi arasında adeta bir pinpon topu gibi gidip gelen bu restleşme süreçlerinde son sözü söyleyen hep ispanya anayasa mahkemesi olsa da, bu ulusallıklarını tartışmalı hale getiren durum ciddi anlamda katalanların ulusal bilincinin tetiklenmesine neden olmuştur. öyle ki; eskiden sadece bir grup marjinalden ibaret olduğu sanılan katalan solcularının dillendirdiği bağımsızlık söylemleri, artık liberal ve sağ seçmen nezdinde de ciddi bir taban bulmaktadır.

    nitekim iktidardaki sağ muhafazakar yönelim ve birlik koalisyonunun ispanyol anayasası ile katalan halkın bağımsızlık talepleri arasında iki arada bir derede kalan durumu, bağımsızlık taleplerinden asla ödün vermeyen ve bir sonraki seçimden birinci parti olarak çıkması beklenen (yerel siyasi konjonktür açısından) en fazla cumhuriyetçi sol parti’nin (erc) işine yaramıştır.

    öte yandan “bağımsızlık referandumu” tartışmalarının bir diğer tarafındaki merkezi yönetimin çok farklı hesaplar içinde olduğu anlaşılmaktadır. iktidardaki halkçı parti’nin (pp) lideri başbakan marino rajoy; “ispanya’yı katalunyasız, katalunya’yı avrupa dışında hayal edemem” sözleriyle bir “bağımsızlık referandumu” kararının asla ispanyol meclisinden geçemeyeceğini göstermiştir. kültürel ve ekonomik açıdan avrupalı kimliğine oldukça bağlı ve küresel ekonomiyle çok sıkı ilişkiler içerisindeki katalanların hassas noktalarını gayet iyi bilen rajoy, “ispanyasız bir katalunya’nın avrupa’dan (dolayısıyla avrupa birliğinden) dışlanacağı” sözüyle uluslararası boyutta tanınmayacak bir katalunya’nın mevcut refah düzeyinin sarsılacağını ima ederek katalan halkına önemli bir mesaj göndermektedir.

    nitekim “metroscopia” araştırma şirketinin gündeme yansıyan verileri, ispanyol başbakan marino rajoy’un katalanların bu tecrit edilme korkusunu neden koz olarak kullandığını açıklar niteliktedir. buna göre katalunya halkının % 43’ü bağımsızlık isterken, % 42’si ise ispanya’da kalmayı tercih ediyor. fakat avrupa birliği dışında kalma riski olursa bağımsızlık isteyenlerin oranı % 38’e düşüp, % 53’ü ispanya’da kalalım diyor. en dikkat çekici sonuç ise; üçüncü bir yol olarak özerklik statülerini iyileştirici anayasal bir değişiklik sunulması halinde halkın % 44’ü destekleyeceğini söylüyor ve böyle bir durumda bağımsızlık isteyenlerin oranı % 23’e düşüyor. (bbc, 2014)

    katalanların kendileri için avrupa’da bir emsal olmasını umarak büyük bir heyecanla bekledikleri iskoçya’daki bağımsızlık referandumundan “hayır” çıkması, ayrıca olası bir bağımsızlık halinde ekonominin nasıl etkileneceği ve hangi para birimine dahil olacağının belirsizliği, ab ve nato gibi uluslararası kurumlarda var olamama ihtimali, katalan halkının mevcut şartlar değiştiğinde bağımsızlık motivasyonunu olumsuz etkileyen en önemli faktörler olduğu söylenebilir.

    tüm olası senaryoları uzun vadeli düşündüğünüzde, katalanların bağımsızlık veya mevcut durumun devamından yana yapacakları tercih, tabiri caizse vicdan ile cüzdan arasında tercih yapmaya benzer bir durumdur. öyle ki; katalunya’da bir yandan tanınmayan ulusal kimliklerini var edebilme ve kendi gelecekleri hakkında söz söyleyebilme çabası, bir yandan da ekonomik olarak ispanya ortalamasından daha yüksek düzeyde olan milli gelirlerinin sömürülmemesini isterken, bağımsızlık sonrası uluslararası boyutta tanınmayarak var olanı da yitirme ihtimalinin endişesi söz konusudur.

    sonuç olarak merkezi yönetimle yaşanan anayasal krizler ve ekonomik problemlerin etkisiyle katalanların bağımsızlık eğilimi her geçen gün biraz daha artsa da, “kayıtsız şartsız bağımsızlık” isteyenlerin halen tam anlamıyla çoğunlukta olduğu söylenemez. fakat merkezi yönetime karşı kendi ulusal varlıklarını ve haklarını tanıyacak bir duruşun sergilenmesi açısından, katalan halkın çoğunun bir müzakere aralığı açacak anayasal çıkmazlardan kurtulmak istediğini gözlemlemek mümkün. bu anlamda 9 kasım’daki kamuoyu yoklamasından çıkacak olası bir “bağımsızlık” eğilimi, halkın iradesini arkalarına aldıklarının ilanı açısından katalan hükümetinin ellerini güçlendirecek sembolik bir önem taşımaktadır. tabi bunun tam aksi bir sonuç çıkacak olursa, katalanların elindeki en önemli kozun (halk iradesinin) boşa çıkmasıyla ispanyol merkezi yönetiminin derin bir oh çekeceği aşikârdır.

    özcan öğüt

    kaynakça

    - argelaguet, j. 2014, from autonomism to ındependentism: the growth of secessionism in catalonia (2010–2013).

    - muñoz, j. & guinjoan, m. 2013, nations and nationalism, accounting for internal variation in nationalist mobilization: unofficial referendums for independence in catalonia (2009–11).

    - “ispanya anayasa mahkemesinin (i. a. m) egemenlik deklarasyonunu iptal etme kararı”, 3/2014, http://www.abc.es/…n-soberanista-201403251818.html, (erişim tarihi: 30.10.2014).

    - “ispanya anayasa mahkemesinin (i. a. m) referandumu durdurma kararı”, 9/2014, http://www.aljazeera.com/…2014929131040786306.html, (erişim tarihi: 30.10.2014).

    - rico, j. & martinez, m. 2010, el periodico, http://www.elperiodico.cat/…sentencia/379832.shtml, (erişim tarihi: 30.10.2014).

    - “constitutional court judgment (c. c. j.) no. 31/2010¨, of june 28, http://www.tribunalconstitucional.es/…62010en.aspx, http://www.tribunalconstitucional.es/…045-2006.pdf, (erişim tarihi: 30.10.2014).

    - “the local, 2013, rebel catalan town leads spanish break-up fight”, http://www.thelocal.es/…ttles-for-spanish-break-up, (erişim tarihi: 30.10.2014).

    - “bağımsız katalan toprakları”, 2012, http://www.elpuntavui.cat/…0-catalans-lliures.html, (erişim tarihi: 30.10.2014).

    - “diada 2013¨, http://www.huffingtonpost.es/…aluna_n_3904902.html, (erişim tarihi: 30.10.2014).

    - “la constitución española de 1978, titulo preliminar”, (1978 ispanyol anayasası, temel maddeler), http://www.congreso.es/…los.jsp?ini=1&fin=9&tipo=2, (erişim tarihi: 30.10.2014).

    - “la constitución española de 1978, titulo x”, (1978 ispanyol anayasası, 10. bölüm), http://www.congreso.es/…jsp?ini=166&fin=169&tipo=2, (erişim tarihi: 30.10.2014).

    - öğüt, ö. 2012, uluslararası politika akademisi, “catalonia is not spain”, 2012 http://politikaakademisi.org/…talonia-is-not-spain, (erişim tarihi: 30.10.2014).

    - cihan haber ajansı (cha), 2014, http://www.bugun.com.tr/…alanlardan-11-kilometrelik–haberi/1252659, (erişim tarihi: 30.10.2014).

    - bbc, “metroscopia araştırma sonuçları”, 2014, http://www.bbc.com/news/world-europe-29154331, (erişim tarihi: 30.10.2014).

    - “why a vote?”, (data 3, 2014), http://www.cataloniavotes.eu/…-a-referendum/#data3, (erişim tarihi: 30.10.2014).

    - “parlament, 2014¨, http://www.parlament.cat/…/noticies?p_id=157690862, (erişim tarihi: 30.10.2014).

    kaynak: http://politikaakademisi.org/…n-bagimsizlik-ruyasi/
  • lafı uzatmadan kısaca özetlemek gerekirse, başını almıştır.

    romantik katalunya sevdalısı, barcelona taraftarı olup, türkiye bölünmez bütündür diyerek, maçlarda şehitler ölmez vatan bölünmez diye bağıran, asker uğurlamasında otobüsün önünü kesip istiklal marşı okuyan özgür katalan ordusu mücahitlerine sempatiyle yaklaşan ama milliyetçiyim diyenlere de selam ederim.
  • "butun avrupa nin andorra malta san marino tarzi devletciklerle mi dolmasini istiyorsunuz."

    evet. sadece avrupa'nin degil, butun dunyanin. andorra ya da san marino bile degil, baska bir sey anlatacagim.

    nassim nicholas taleb'in antifragile adli kitabinda en dikkatimi ceken bolumlerden biri buydu.

    basitce anlatacagim. devlet buyudukce bireylere karsi sefkatli davranamaz hale gelir.

    bir devlet baskani, tanimadigi gencleri rahatlikla savasa gonderebilir. onlarin olmesine de uzulmez. insan dogasi. tanimadigimiz insanlarin olmesi bizi uzmez. yoksa uzulmekle basa cikamayiz.

    ayni sekilde, tanimadigin insanlarin parasini calmak daha kolaydir. buyuk devletlerin oldugu her yerde yolsuzluk vardir. cunku kimin parasini caldigin tam olarak belli degildir. belli olsa dahi, adami tanimadigin icin umursamazsin. buyuk devlet, insan dogasi geregi yolsuzluga her zaman gebedir.

    oysa kucuk, yerel yonetimler olsa, yonetimde bulunan kisiler halktan herkesi bizzat tanisa, paralarini calmaya ya da evlatlarini olume gondermeye vicdanlari kolay kolay el vermeyecektir.

    dunya uzerinde milyonlarca kucuk devletin yer almasi savas cikma ihtimalini sifira indiriyor kanimca. arada ufak tefek kavgalar filan olur, kacinilmazdir, ama koca bir ulusu kendilerini ilgilendirmeyen bir cikar kavgasi icin dunya savaslarina suruklemek mumkun olmaz.
hesabın var mı? giriş yap