kurt seyit ve şura

• o değil de bütün rus erkeklerinin kara kaşlı kara gözlü bildiğin esmer, türk erkeğinin ise sarışın olduğu dizi..
• herkesin teğmen olduğu dizi.
  
  ikinci bölümde uzman çavuşlar çıksın da görün siz.
  
  - bu kimin balosu yarrağımın kurma kolu? güzel karılar var mı içerde?
• (bkz: kürt seyit ve yüksek askeri şura)
• 3-5 bolum savas sahneleri, gerilim, zeka, strateji vs olacak.
  
  sonrasinda ise kivanc yine tum kadinlari sikicek. butun karilar ondan hoslancak. arada 3-5 baska ask, seks falan olur.
  
  guzel.
• ben de diyorum neden tüm kızların whatsapp son görülmesi 20:00 de takılı kaldı.
• kızcağızın sürekli araba farı karşısında donakalmış bir geyik gibi olduğu dizi.
• çalıkuşu'nda uygulanan "orijinal hikayenin içine sıçarak kezbanları ekran başına toplama" taktiğini bildiğimden izlemeyeceğim bir diziydi, fakat maksimum bedevilikte bir gün geçirdiğim için ilk bölümüne bakayım da kafam dağılsın dedim, gerçekten bir kabir azabı olmuş sdfgfds. abartmıyorum ki türk dizi tarihindeki tüm klişeleri toplamışlar, kıvanç tatlışey'in mimiklerine filan gül gül öldüm.
  
  - zaten halterci pudrasına düşmüşçesine beyaz bir kız olan şura'nın üzerine ne kadar sidik sarısı kıyafet varsa onu giydirip, kızı medyum tarafından balo için çağırılmış ruha döndürmüşler. saçları da rus kızından çok, 2 haftada bir oryalle saç rengi değiştiren radyo-televizyon öğrencisi kızlara dönmüş, bakınca bile kazık gibi olduğu anlaşılıyor. bir de o balo sahnesinden sonra aynanın önünde saçlarını tararken amatem'den yeni çıkmışa benziyordu.
  
  - farah zeynep abdullah, genç kız heyecanını yansıtmak isterken zeka özürlü + anemili bir kızı canlandırmış, bölüm boyunca ağzı hiç kapanmadı mübarek, ama çirkin olduğuna ya da beren saat'in, şunun bunun daha iyi bir şura olacağına katılmıyorum. kız senaristin yazdığını oynamış, senarist bir liseli kezban yazdıysa kız ne yapsın?
  
  - sanırım rusya'da geçen sahneleri sokağa çıkma yasağı ilan edilen bir günde çekmişler, meydanda seyit'in arkadaşları ve şuragiller hariç kimsecikler yok, sanki nükleer santral patlamış, herkes kaçmış ama bunların haberi yok gibi.
  
  - seyit ve arkadaşları derken, o balodan çıkıp dürümcüye ya da işkembeciye gitseler hiç yadırganmayacak bir topluluk olmuşlar, al bunları koy medcezir'e, gram sırıtmaz. diyaloglar 1916'da bir baloda değil de, 2014'te kebapçıda yapılan bir düğünde geçiyor gibi. seyit'in tam bir piç olduğunu ima etmeler, "seyit piçi de tam bir alfa erkektir" vurgusu, iddiaya girmeler filan. bir tek "bu akşam seyit ne karı götürür haaa" diye bağırışmadıkları kaldı. o balerin kadın da her ortama sokulan yancı manita gibi kalmış.
  
  - seyit'in annesinin, yengesinin ve komşu kızının gemlik yöresi folklor ekibi gibi giyinmiş olmaları? hadi tamam yöresel bir kıyafettir anlarım ama kadınlar yatana değin, ucuna duvak kadar örtü bağlanmış bir fesle geziyor olamazlar. kızın ablası doğum yapmış, saat gece 2 olmuş, hala başında fes. muhteşem yüzyıl'a özenmişler sanırım ama onlar görev icabı öyle giyiniyorlar annem. malum, biri padişah, diğerleri sultan, paşa filan, pijama giyecek halleri yok.
  
  - türk dizilerinin en trendy klişesi: ara bozucu dul manita. çalıkuşu'ndaki en azından güzeldi. ama buradaki barones bilmemkim, yarabbim efsanevi çirkin bir kadın. baronesten çok, ölmeden önce genelevini devretmek isteyen veremli bir mamaya benzemiş. ilk bölümden anlaşıldı ki şura ve seyit'in arasını bozma olayı don lastiği gibi uzayacak.
  
  - şimdi, bunu nasıl söyleyeceğimi bilemiyorum ama kıvanç tatlıtuğ bende hiçbir hormon oynaması yaratmadı, birkan sokullu'yu daha çok beğendim. ki 28 senelik bir sarışın hayranıyım, bir padişahla evlenecek olsam direkt sarı selim'le evlenirdim, o derece sdfghdfg. fakat kıvanç'tan biraz baymışım yıllardır göre göre + kuzeyvari hareketleri beni gram çekmedi.
  
  - seyit'in hareketleri demişken, kendisi prenses elenaor'a "senin adın bundan sonra emine hatun" diyen malkoçoğlu gibi davranıyordu şura'ya, "o kadar güzelsin ki, biraz kafasız gibi olmanın hiç önemi yok. adın da bundan sonra şura değil şükriye. çok güzel olduğunu söyledim miydi gızz?"
  ayrıca milletimizin kendi öpüşse sevinmeyeceği kadar çok sevindiği öpüşme faslının uzadıkça uzaması? "hemen dönerim, burada bekle" dedikten sonra "ben gelene kadar soyunmuş ol da vakit kaybetmeyelim güzelim" diye ekleyecek sandım.
  
  - dizide en tuttuğum karakter şura'nın ablası valentina. enerji tasarruflu bir buzdolabına benzeyen hareketlerinde ve "uff şura, saçmalama be slk" tavırlarında, "şura uzatma cnm, uykum var" demesinde sanki kendimi gördüm, fakat nişanlısı konstantin'i oynayan herifceğizi nereden bulmuşlar gerçekten merak ediyorum. abide bir konstantin değil tam bir davut tipi var.
  
  - şura ve valentina'nın anaları diye gösterilen kadının o kızların annesi olması için 6 yaşında anne olmuş olması lazım, net.
  
  - birkaç bölüme bolşevik ihtilali patlamazsa ve şura'nın mütemadiyen açık ağzıyla ön dişlerini, araba çarpınca kör olmasını, kıvanç öpünce düzelmesini izletirlerse bence dizi sizlere ömür.
  
  yani pek olmamış, aylardır tıkladığım her web sayfasında bu ikisinin suratlarını 3 milyon kez görmeme değmedi :/
• - evet farah sen şimdi kitaplıkta seyit'in fotoğrafını eline alıyorsun. evet çok güzel aynen böyle, şimdi parmağınla fotoğrafı okşuyorsun.. harikasın! ve anda odaya birisi girer; gir odaya! evet farah şimdi elindeki fotoğrafı arkana saklamaya çalış hatta düşür yere. evet düşürüyorsun, düşür! fark ettirmemeye çalış. harika aynen böyle! şimdi fotoğrafı yerden alıyorsun, duygusal bir bakış atarak kitabın arasına koyuyorsun. harika oldu aynen böyle, şimdi aynen çekiyoruz! ben ki 40 yıllık yeşilçam klişelerinden kurtulamamış bir yönetmenim, neden böyle 50 kere işlenmiş bir kompozisyonu işlemeyeyim? benim neyim eksik? ben de odaya giren birisinin elinden fotoğrafı düşürmesi temasını böyle milyon liralık bir prodüksiyonda kullanacağım. gün bugündür! bu dizi tarih yazacak!
• farah zeynep abdullah'ın senaryoyu yanlış anlayıp saf ve temiz kız yerine zekadan noksan bir kızı canlandırdığı dizi. o ebleh bakışların başka bir açıklaması olamaz.
• ilk 3-4 bolumu sahane mekanlar, dekorlar ile cekilip sonra istanbul'a donulerek igrenc bir hale donusecek dizi.
  
  her turk dizisinin olayi bu.