kuvvet

• içinde uyanan kuvveti başka bir şeyden bilme, şirke düşersin.
  
  içinde uyanan kuvvetler sen onları ister hayra ister şerre kullan, allah'ın isimlerinin tecellileridir.
  
  mudill ismi tecelli etse, bu tecelliden dolayı içinde uyanan kuvvet seni dalâlete düşürdüğü gibi senin vasıtanla diğer insanları da dalâlete düşürür. şeytan dahi senden dalâlet öğrenir.
  
  hâdi ismi tecelli etse, o tecellinin kuvveti sende hidâyete vesile olduğu gibi seni insanlara hayırlı bir bir kimse kılar.
  
  sen insansın. bütün tecelliyât senin hakikatine iner ve yine senden âleme yayılır.
  
  tecelli eden o tek zât'ı bil ki tevhid'e eresin.
• kuvvet newton'un ikinci yasasına göre kütle (m) ve ivmenin (a) çarpımı olarak tanımlanır. (f=ma) (bkz: newtonun hareket yasaları)
  bu tanım kütlenin sabit olduğu durumlar için doğrudur. kuvvetin tam tanımı kütle değişimini de içeren momentumun (p) zamana (t) göre türevidir.
  
  f=dp/dt
  
  bu formülde kütleyi sabit kabul edersek (f=ma)'ya ulaşırız.
  momentumun tanımı kütle ve hızın (v) çarpımıdır. (p=mv) formülde yerine koyarsak,
  f=d(mv)/dt burdan mv çarpımının zamana göre türevini alırsak
  f=(dm/dt)v+m(dv/dt) ikinci terimdeki dv/dt yani hızın zamana göre türevi ivmeyi (a) verir.
  f=(dm/dt)v+ma ilk terimdeki dm/dt kütlenin zamana göre değişimidir. kütle zamanla değişmiyorsa bu terim sıfır olur ve (f=ma) formülüne ulaşırız.
• kuvvet, güç, nispet ne kuvvetli. kuvvet, başka türlü anlatılamaz derecede kuvvet. yüksek ihtimalle varlığı başka değil de o varlık yapan şey.
  
  şeylerin nispetleri farklı olduğu için kuvvetleri de farklı. şeylerin kuvvetleri farklı olduğu için nispetleri de farklı. şeyler bundan dolayı da şeyler.
  
  bu kuvvetlerden bazıları diğerlerine göre daha kuvvetli. bundan kastım şu: benim üzerimdeki kuvveti bir diğerinin kuvvetinden daha kuvvetli.
  
  o şeyde, o şeydeki o şeyin kuvveti, o kuvvetin cezbesi beni ben ne düşünürsem düşüneyim kendine çekiyor. çekim alanına alıyor. bu öyle bir çekim ki ben en temel formlar gibi, örneğin ses dalgası gibi hareket etmeye, kendi hareketimi tamamlamak için dalgalanmaya başlıyorum. o kuvvet ki benim fundamental frekansımda hareketlenme sağlıyor. benim ben olmamı sağlayan, beni diğer benler ayıran hareket noktasında hareketlenme sağlıyor.
  
  herhalde insanları tutkuyla, ne düşünülürse düşünsünler bir diğerine bağlayan şey, o şeyin kuvveti, o şeyin kuvvetinin cezbesi, o cezbeden doğan hareket, o cezbeden doğan hareketin tamlığı ve o cezbeden doğan tam hareketin beni diğer benlerden ayıran hareket olma özelliği.
• gerçek kuvvet, merhamettir.
  
  gerisi boş.
• geometride bir kavram.
  (bkz: noktanın çembere göre kuvveti)
  (bkz: kuvvet ekseni)
  (bkz: kuvvet merkezi)
• cografyada ic ve dis kuvvetler diye ikiye ayrilir:
  
  ic kuvvetler
  1. orojenez (dag olusumu)
  2. epirojenez (kita olusumu)
  3. volkanizma
  4. depremler
  
  dis kuvvetler
  1. akarsular (en etkili)
  2. ruzgarlar
  3. buzullar (en az etkili)
  4. yeralti sulari
  5. dalgalar
• formulsüz filan diyebilirim ki libido bu.
  (ara: beline*)
• kuvvet = iş/zaman olarak kafamıza gömülmüş olan formülize hali hayat kurtarır.
  
  f = w/t olarakta öğrenilmiş olabilir.
• "medine’li gençlerden bir grup, kuvvetlerini denemek için büyük bir taşı kaldırmaya çalışıyorlardı. bu sırada resul-i ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem) efendimiz oradan geçiyordu ve sordu “ne yapıyorsunuz?”
  “yâ resulallah, kuvvetimizi deniyoruz. hangimizin daha güçlü olduğunu bilmek istiyoruz”
  “hanginizin daha kuvvetli olduğunu size söyleyeyim mi?” buyurdular.
  gençler, resul-i ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem) efendimizin, içlerinden hangisini en kuvvetli seçeceğini beklemeye başladılar.
  resul-i ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem) efendimiz buyurdular ki:
  
  “içinizden kim, bir şeye sinirlendiğinde öfkesini yenerse, en kuvvetliniz odur”
• (bkz: kuvvet antrenmanı)