• esasinda kentin hikayesi, ibrahimi dinlerdeki babil kulesi anlatilarinin temeli ile ile ayni temele sahiptir: kibir. 1438'de inka halki kusatma altinda kalinca, savasmak yerine kacmayi tercih eden babasinin aksine pachakuti, komutayi ele almis, savasmis ve buyuk bir zafer kazanmistir. zaten bu zaferden sonra halkin gozunde iyice yucelmis ve dunya'nin donusturucusu anlamina gelen pachakuti ismini de boyle almistir. inka sinirlarini, bugunku kolombiya ve sili'ye kadar uzanacak sekilde genislettikten sonra da, bu muhtesem statuye layik, muhtesem bir kent insa etmek istemis ve machu picchu icin ise koyulmustur.

    inkalar'in, kenti insa etmeye basladiklari yerin dogal bir axis mundi olmasi ise, muhtesem bir tesaduf olarak adlandirilabilir. cunku machu picchu; gokyuzunun, daglarin ve nehirlerin tam ortasina kurulmus bir kenttir. 2450 metre yukseklikte, ormanlarla kapli ve tek bir duz arazinin olmadigi bir yere bir kent insa etmek, hele ki bundan 550 sene oncesinin teknolojisi ile bu ise kalkismak aslinda pek mantik isi olmasa da, zaten inkalar da kenti akil almaz yontemlerle insa edeceklerdir. modern mimari bir zirveye bir sey insa edecekken, ilk once zirveyi duzlestirir ve daha sonra ne insa edecekse rahatca insa edebilir. inkalar bunun yerine, yapilarini araziye ve cevreye uyumlu sekilde insa etme fikri ile yola cikip, adeta bir mucizeye imza atmislardir.

    machu picchu'nun en onemli unsurlari, teraslardir. - > http://i.imgur.com/gzaa3v6.jpg
    bu teraslar en basta erozyonu onlemek adina su akisini saglamak icin yapilmislardir. (bu bolge yuksekte ve daglarin arasinda oldugu icin, cok fazla yagis almaktadir. ufak bir mimari hata, kenti bir gunluk agir bir yagista bile yamactan asagi surukleyebilir.) teraslarin ekstra gorevi, gun icinde gunes isisini emerek, gece bu isiyi topraga yansitmak ve terasa ekilen urunleri korumak olmustur. fakat bu teraslarin en onemli ozellikleri, neredeyse 60 derecelik bir aciya sahip olan yamaclari guclendirmektir. bunun icin teras duvarlari 4-6 derecelik acilarla insa edilmistir ve bu sekilde yamaci tutmalari saglanmistir. daha anlasilir bir ifade ile, butun kent bu teraslarin yamaclari tutmalari sayesinde insa edilebilmis ve ayakta kalabilmistir.
    kentin temelinde ise buyuk, 15-20 tonluk kayalar vardir. bu kayalarin ustunde biraz daha hafif taslar ve onlarin ustunde daha hafif taslar seklinde yukari dogru tirmanan bir temel soz konusudur. en uste cok kucuk taslar vardir ve zamanla yagmur yagdikca bu taslar hafifce yerlerinden oynayarak saglamlasacak, sikca olan depremlere ve heyelanlara karsi guclenmis olacaktir. zaten bu yuzden kentin %60'si yer altinda bulunmaktadir.

    500-600 sene oncesinin teknolojisi ile, en kucugu 80 kilo, en buyugu 20 tonluk tas ve kayalar kullanilarak 2450 metre yukseklige bir kent insa etmek, bugun bile insana inanilmaz gelse de, bu taslari tasimak icin kullanilan yontemler oldukca tanidik. misirlilarin rutin olarak kullandiklari iki merdivenli tasima sistemi. bu sistemde, merdivenin biri yere konur. diger merdiven de onun ustune konur. kaya da bu merdivenin ustune konur ve baglanir. merdivenlerin yanlarindaki cikintilarin arasina yerlestirilen bir hareket aparati ile, ustteki merdiven hareket ettirilerek, 20 tonluk kayalar bile rahatca hareket ettirilebilir. (misir piramitleri de %99 bu sekilde yapildi)
    tasima sisteminin yaninda, inkalar'in isini kolaylastiran en onemli sey, cevreye uygun sekilde hareket etmeleri olmustur. yani bu kayayi buradan tasiyip buraya guzel bir tapinak yapalim fikri yerine, bu kayayi oyalim ve tapinak haline getirelim gibi fantastik fikirlerle hareket etmislerdir. zaten bu yuzden tek bir duz arazisi bile olmayan dag basina, muazzam bir kent insa etmeyi basarmislardir.

    tabi tasima sistemi ve cevreyi lehine kullanma olayi, sadece belli kolayliklar saglamistir. sartlarin cok agir ve en ufak bir hatanin olumcul sonuclar doguracak olmasi, isin asil zor olan kismidir. ayrica insaatta calisan kolelerin hevessiz ve laubali calismasi hem islerin yavaslamasina, hem de her seyin kusursuz olmasi gerektigi bu yerde, surekli hatalarin olmasina yol acmistir. pachakuti da cozum olarak halktan vergi toplamak yerine, onlari bu vergilere karsilik burada calismaya davet etmistir. sonuc olarak vergi vermek yerine tas tasimayi daha uygun bulan inka halki da, kolelerin aksine daha hevesli ve daha disiplinli bir sekilde calisarak, hatalari minimalize etmistir.

    hicbir yapistirici madde kullanilmadigi halde, taslarin sanki zincirle baglanmis gibi simsiki bir sekilde birbirlerine kenetlenmis olmasi da, tamamen mimari bir mucizedir. zaten kentin yapiminda calisan tas ustalari buyuk ihtimalle simetri hastaligi olanlar arasindan secilmis. cunku, taslar oyle simetrik bir sekilde oturtulmustur ki, aralarina incecik bir bicak dahi girmemektedir.(gidenler bizzat deneyebilir bunu) ve bunu yaparken kullandiklari sey de, sadece tastan cekiclerdir. sadece tas kullanarak, eze eze, vura vura, iki tasin birbirine %100 olarak uyumlu olmasini saglamislar, koca bir kenti bu sekilde insa etmislerdir.

    inkalar; caginin cok cok ilersinde, benzersiz mimar, muhendis ve ustalara sahip, gelecek nesillere akil almaz eserler birakmis bir kavimdir. tirnaklari ile kaziyarak 50 senede insa ettikleri machu picchu, aradan gecen 500-600 sene boyunca yagan milyonlarca litre yagmur, onlarca deprem ve firtinalara ragmen yikilmamis, yok olmamistir.
    takvimleri ile gelecek nesilleri troll'lemis olan mayalar ile birlikte, saygiyi en fazla hak eden kavimlerden biridir. insanlik icin, bilim icin, bilgi icin, teknoloji icin cok fazla sey yapmislar ve insanliga bircok armagan birakmislardir. machu picchu, bu armaganlarin en degerlilerinden biridir.
  • peru da 1912 de amerikalı bir profesör olan hiram bingham tarafından keşfedilen, inka uygarlığına ait bir kent.bingham'ın, inkaların başkenti cuzco'dan ayrıldıktan sonra karşılaştığı bir yerli, ona 50 cent karşılığında machu pichhu denilen bir yerdeki harabeleri gösterebileceğini söylemiş ve o da bunu kabul etmiş..bu şekilde sanırım hayatının en doğru kararını vermiş..
  • nereden cıktı tam olarak bu fikir bilmiyorum. ben machu picchu'ya gideceğim. öyle turla, cok eğlenceli bir arkadaş grubuyla falan değil, yalnız başıma. nasıl bir rota beni oraya vardırır diye geceler boyu düşündüm. salar de uyuni'de olsun bu gezinin içinde titicaca'da atacama'da.. liste yapıyorum yazıyorum oraya buraya. br ay kalacagım ve dünyanın birkaç harikasını birden göreceğim. önce skyscanner'dan bakıyorum, google'dan güney amerikadaki uçak firmalarını aratıyorum. ucuz olmak zorunda. ben gidebilmeliyim oraya. (2015 ocak ayında, güney amerikanın yazında)

    paris'ten 21 aralık en uzun gecede air france ile buenos aires'e indim önce. oradan şili,bolivya ve peru, cusco. dönerken de bu rotayı takip ediyorum, arada bir iki gün otobüslerde uyuyorum.

    cusco'ya vardığım ilk sabah o kadar yorulmuştum ki. tam yirmi gündür yollardayım. nerelerde uyudum uyandım cusco'ya vardığım o sabahı unutamıyorum. pisim, otobüste donmuşum, üstelik artık hostelde kalmaya dayanamıyorum. son yapılacak sey machu picchu, bir bu kaldı, en cok istediğim ama yorgunluktan ölüyorum. nefessiz kalmaya alışsanız da normalden daha kolay yoruluyorsunuz burada hep.

    machu picchuya gidiş ve dönüş yolu bence kaç gün orada kalacagınıza ve de mali acıdan müsaitlik durumunuza göre değişiyor. ben artık yorulmuştum dedim ya. bir otele yerleştim ve portakal sulu bir kahvaltı yaptım uzun önce sonra da inkarail'den tren bileti aldım, bilet gidiş dönüş 120 dolardı.

    aguas calientes'e, burası machu picchu'ya en yakın yerleşim yeri, sadece tren ya da trekking ile ulaşım mümkün, kalmanız gerekiyor bir gece önceden. ben bir hostelde kaldım yine 10 dolara. geziler de mevcut iki gün kalmalıydı sanırım 240 dolar civarıydı.
    güney amerika'da o kadar cok yer var gidilecek görülecek, machu picchu kadar lüks tüketime yatkın ve turizm hizmetinin geliştiği başka bir atraksiyon daha yok sanırım. herseyin birinci sınıfı da mevcut, cünkü sadece gezginlere değil tüm dünyaya ait bir mucize. parayı verirseniz beş yıldızlı bir otelde de kalabilirsiniz aguas calientes'te.

    machu picchu'ya cıkmadan önceki gün aquas calientes'teki büyük pazardan alışveriş yapabilirsiniz. baby alpaca yününden kazaklar var mesela, coraplar ve envayi cesit hediyelik esya. yer sıkıntım olmasaydı sayet masklar vardı, camdan boyama kutular, inka medeniyetine ait şekillerin acıklandıgı halılar vs. sadece bir satranc takımı aldım, aileme ve kendime de kazak. ciu yemek isterseniz burada mevcut, yan masaya dahi servis edilirse kalkmak isteyebileceğimi farkettim, denemedim. lama eti var restaurantlarda. yerel birası cusqueña ya da inca kola.

    sabah cok erken saatte başlıyor servisler beş gibi, otobüs ile gidiliyor belirli bir noktaya kadar, gerisini yürüyerek cıkıyorsunuz. giriş biletlerini internetten alırsanız cıktısını da almanız gerekiyor. wayna picchu için de ayrı bir bilet almak gerekiyor. hepsi sanırım 70 dolardı öğrenci biletinde. bunu tam hatırlayamadım.

    cıkarken etraf sisli ve yemyeşil, bir müddet yürüdükten sonra machu picchu'yu vardığınız bir dönemeçte göreceğinizi anlıyorsunuz, önünüzde yürüyen her grup insan orada duraksayıp gülüyor, nefes almaya calışıyor. ayaklarıma odaklanıyorum. bunlar da ayak diyorum. biz de yürüdük. karşınızda koca bir dağın ortasında tarihi bir inka kenti, dimdik ayakta, bak ben saklandım diyor. hep buradaydım, sizi bekledim gelin diye.

    yemyeşil, karıncalar gibi insanları görüyorsunuz uzaktan, lamalar geziniyor, fotograf cekmek için güneşin biraz daha doğmasını, sisin biraz daha kaybolmasını bekliyorsunuz. yanınıza mutlaka su ve yiyecek alın ki, wayna picchu'ya cıkmak dahil tüm gün geçiyor. lavaboya gitmek için dağı inmeniz gerek. mantıklı da değil mi? koca dağı siz işeyin diye saklamamış tabii adamlar. onun için öğleden sonra fotograflardan bilinen ilk kısmı gezip, aşağı inip, bir ihtiyaç molası ve bir kahve sonrasında da inka gate, inka bridge ve wayna picchu'ya cıkılabilir. kuytu bir köşe bulup uzanabilirsiniz patika yollarda.

    aşağı indiğinizde bitecek ya, bir daha geciyor insan gectiği yollardan, favorim sehrin en asagısında ucurumun kenarındaki bir bankta ayaklarımı sallandırıp, aşağı bakmaya korka korka dinlenmek olmuştu. bir de öylesine bir sarkı mırıldanıp gülümsemek.. bu ayaklar da yürüdü işte hep.
  • sadece birkaç gün önce yayımlanan bir haber 1440, hatta 1450'den sonra inşa edildiği düşünülen machu picchu'nun artık daha önce, 1420-1430 yılları arasında inşa edildiğinin ortaya çıktığını söylüyordu.
    antropoloji profesörü richard burger liderliğindeki bir araştırma ekibi, machu picchu'yu inşa eden imparator pachacuti'nin iktidara geliş tarihini ortaya çıkarmak için yaptığı araştırmada yeni ve özel bir yöntem kullanarak (hızlandırıcı kütle spektrometrisi) 1912 yılında yapılan kazılar sırasında bölgedeki mezarlıklardan çıkarılan 26 kişiyi incelemiş ve bu buluşa imzasını atmış.
    burger bugüne kadar edindiğimiz bilgilerin ispanyollar tarafından oluşturulduğunu ve yanlış olabileceğini de söylemiş.
    başka kaynaklarda da var, ben şuradan aldım;
    işte

    çok ender hissedilebilecek türden, insanda ayağa kalkıp saygı duruşuna geçme isteği uyandıran bir yer mi desem, antik kent mi, yerleşim alanı mı, ne desem eksik kalıyor; eşi olmayan, doğaüstü, insanüstü bir tarihi miras.

    2430 metre yükseklikteki bir vadide kurulmuş, 200 adet basamak sistemi ile birbirine bağlı bu kompleks, turizmin de etkili olduğu nedenlerle her yıl yarım cm batıyor.
    merdiven çıkacak gücünüz, eh, biraz da paranız varsa, orman içinden geçen fantastik bir tren yolculuğunun ardından bulutlara doğru yürümeyi deneyebilirsiniz. o şirin suratlı lamaların ev sahipliğinde, çok güzel bir yeşil tonun hakim olduğu taraçalardan oluşan biraz zahmetli bir yürüyüş bu.
    siz yine de, mümkünse, "tarihi kazananlar yazar" sözüne inat, kendisini saklayarak ispanyollara nanik yapan bu muhteşem mühendislik ve gizem harikasını görmeden ölmeyin.
    benim için artık başka bir yaşamda mümkün.
    şöyle
    onsuz olmaz
    ve şu

    debe editi: "macchu picchuya en yakın olan şehir cusco.
    bu şehirden oraya en yakın köy olan aguas calientese ulaşmak gerekiyor.
    ondan sonra da bu köyün hemen üzerinde yer alan tepenin üzerinde bulunuyor macchu picchu.

    cısco- aguad calientes arasında karayolları peki iyi değil. sanırım tren yolu işletmesi yabancı şirketlerde olduğu için buna izin vermiyorlar. bu nedenle zamanı kısıtlı ve parası bol olanlar treni tercih edip aguas calientese ulaşıyor.
    zamanı bol doğayı seven ve her zaman yaşayamayacağı bir deneyimi yaşamak isteyenler ise 4-5 günlük yürüyüş ile oraya gitmek istiyor. biz ikinciyi tercih edip aguas calientese gittik.
    tepeye çıkan basamaklar var veya zil sal çizen asfalt yol var. yine parası olan 12 dolar tek yön bu minibüslerle yukarı gidiyor. parası olmayan sabah 5de basamakları 1,5 saatte tırmanıp yukarı varıyor. baya eğlenceli ve zorlu bir yolculuk. ama önerilir."

    farklı seçenekler de var. ilgilenenler bu yolculuğu fiilen yapmış `@makale araya ncocuk`'tan bilgi alabilir. katkısı için teşekkürler..
  • cusco merkezde kalıyorsanız .

    perurail ofisine gidip

    cusco merkez kalkışlı otobüs + tren 66 usd ‘ye gidiş satıyor. (kalkıs:estacion wanchaq)
    dönüş bileti cusco merkez varışlı 66 usd’ye bulabilirsiniz.(varış : estacion wanchaq)

    otobüs yolculuğu 140 dakika
    tren yolculuğu 100 dakika

    ilk trenle giderseniz çok rahat aguas calientes içinde bilet ofisinden 154 solese bilet bulabilirsiniz. bugün saat 8 de gittim ve saat 10 için bilet rahatlıkla buldum. web sitesinde bilet olmaması sorun değil kısacası.

    bilet satılan yerler

    1-)centro cultural machupicchu (aguas caliantes)

    *ayrıca burada pasaportunuza machu picchu damgasını ekleyebilirsiniz.

    2-)boletos a machupicchu (av. garcilaso 210)
    *cusco merkez’de burası.

    aguas calientes’ten yukarı machu picchu’ya çıkmak içinde 24 dolara gidiş dönüş otobüs bileti satın alabilirsiniz veya 2 saat yürüyebilirsiniz.
    not: otobüs bileti bulamama şansınız yok. bölge çok ufak kime sorsanız size bilet satılan yeri gösterir. tur satmaya çalışan rehberlere sorun onlar bile otobüs bileti yerini gösteriyor.

    otobüs bileti satılan yerin adresi: av. hermanos ayar s/n, before the puente ruinas.

    toplamda : 199 dolara tüm süreci hallettim.boşa seyahat acentelerine para kaptırmayın.tüm süreci kendiniz halledebilirsiniz.

    ek olarak yukarı otobüsle çıktığınızda birçok rehber size yanaşıyor , onlardan birine ingilizce dilinde 4-6 kişilik bir gruba katılmak istediğinizi söylerseniz 10-20 dolar arasını rehber işinide halledersiniz. (yaklaşık 3 saat anlattı rehber.)

    instagram üzerinden bir sayfada 450 dolara bilet aldık diye çok pahalı diye serzenişte bulunuyordu ve yukarı çıkış otobüs biletleri tükeniyor ve karaborsada satılıyor diye storyler çekmiş. alakası yok .

    kısacası araştırın ve görün maksimum maliyeti 200 dolar.başta bana çok karışık gelmişti fakat gitmek oldukça basit.

    200 dolar değer mi derseniz, sonuna kadar değer . anlatılmaz, yaşanır.

    not:lima’dan cusco’ya geçmek isteyen arkadaşlar bulunduğunuz dönem uçak fiyatları pahalı ise cruz del sur otobüs firması 191 solese mükemmel bir otobüs deneyimi veriyor.(haftaiçi 137 soles / haftasonu 191 soles)

    edit: damga bastırmayı unutmayın
    damga
  • korunması ve restorasyonu tee finlandiya tarafından finanse edilmiştir. finlandiya bu şehrin elden geçirilmesi için peru hükümeti'ne 6 milyon dolardan fazla para vermiş ve peru'nun 25 milyon dolarlık borcunu da silmiştir.
  • ortaokul yıllarından beri ah bir görsem dediğim yer ve nihayet bu sene görmek nasip oldu. peru - bolivya gezisinin 6. günü machu picchu'ya ayrılmıştı. gördüğümde hissettiğim ilk duygu "sadece burayı görmek için bile peru'ya gelinebilirmiş" oldu. kafamda hayalden daha güzel buldum. çok iyi korunmuş durumda ve çok iyi bakılan antik kent. onu farklı kılan ise bulunduğu konum herhalde. fotoğraflardaki klasik görüntüyü görebilmek için biraz yorulmayı göze almak gerektiğini unutmamalı.
  • çocukluk hayalimdi, en sonunda kendisini görmek bana da nasip oldu.

    burayı görmek için bir okyanus aşmıştım, fakat geldikten sonra anladım ki bir okyanus aşmış olmak buraya ulaşmak için yeterli değil. önce peru'nun başkenti lima'dan inka imparatorluğu'nun başkenti olan cusco şehri geçtim. (peru ile ilgili gözlemlerimden şurada bahsetmiştim: #142224117) burası çeşitli inka kalıntılarını bünyesinde barındıran tatlı bir şehir. ispanyol işgaline maruz kalmış her kadim mezoamerika şehri gibi bu şehirde de koloni mimarisi özelliklerini barındıran ögeler var. machu picchu öncesinde güzel bir alıştırma turu olabilir.

    machu picchu and dağları'nın arasında mikroklima iklime sahip bir noktada konumlanmış. 2400 metrelik yükseltide bulunuyor. bu nedenle ulaşımı biraz zor. kara yolu ile machu picchu'ya gidilemiyor. tren yolu ve istasyon sonrasındaki minibüsler ile machu picchu'ya çıkılabiliyor.

    cusco şehrinden machu picchu'ya ulaşmanın en rahat ve sıkıntısız yolu inca rail veya perurail şirketlerinden bimodal service şeklinde bilet almak. cusco merkezden ollantaytambo tren istasyonuna kadar minibüsle transfer ediliyorsunuz. ollantaytambo istasyonunda ise macchu picchu trenine bindiriyorlar. tek yön gidiş yaklaşık 4 saat sürüyor. inca rail machu picchu'ya giriş bileti, rehberlik hizmeti ve cusco dönüşünde otele servis imkanı da sağlıyor. bütün bu hizmetlerin sağlandığı bilet bedeli bir miktar pahalı doğal olarak. ağustos 2022'de 243 usd ödemiştim ben. tren personeli oldukça ilgili, dönüşte durağı kaçırmamanıza özen gösteriyorlar. ineceğiniz durağın not edildiği bir liste var ellerinde; dolayısıyla uyusanız bile durağa varmadan önce sizi uyandırıyorlar. en azından beni uyandırmışlardı.

    trenden indikten sonra 25 dakikalık bir minibüs yolculuğu ile machu picchu'ya çıkılıyor. taş merdivenleri tırmandıktan sonra harika bir manzara karşılıyor insanı. çocukluk hayalimin gözümün önünde olduğunu hissettiğim an bambaşka bir deneyim yaşamıştım.

    görsel

    machu picchu, inka uygarlığı'nın en sembol yapısı. yerel dilde "yaşlı dağ" anlamını taşıyor. 1450'li yıllarda inşa edilen bu yerleşim birimi ispanyolların 1532 yılındaki istilasından sonra terkedilmiş. ulaşımının zor olması nedeniyle de amerikalı bilimadamı olan hiram bingham'ın 1911 yılındaki keşfine kadar kendi halinde asırlar boyunca keşfedilmeyi beklemiş. bugün kendisi dünyanın yeni yedi harikasından birisi. ispanyonlların burayı bulamamış olması bir bakıma şans; çünkü 16. yüzyıl ispanyol istilacılar burayı keşfetselerdi çok büyük ihtimalle bu güzel yeri yıkmış olacaklardı.

    görsel
    görsel
    görsel

    bu yerleşim birimi en görkemli döneminde 800 kişiyi bünyesinde barındırıyordu. yapılarda kullanılan taş işçiliği ise ziyaretçilerin dikkatlerinden kaçmayacak türden. taşlar müthiş bir işçilikle birbirine kenetlenmiş. taşların arasındaki bağ o kadar kuvvetli ki ne bir parça kağıt ne de hançerin sivri ucu taşarın arasına girebilirmiş. herhangi bir harç olmadan salt işçilikle birbirine kenetlenen bu taşlar nice deprem sonrasında buradaki çoğu yapıyı ayakta tutmayı başarabilmiş. taş işçiliğindeki hünerlerini sergiledikleri yapılara ek olarak bu mekanda tarım yapmaya olanak sağlayan terasları da mevcut machu picchu'nun. bu teraslar sayesinde dik yamaçlı bölgeler tarım yapılabilecek düzlüklere sahip olmuş; bitmek tükenmek bitmeyen erozyona çare bulunmuş.

    görsel
    görsel
    görsel

    bu mekan astronomik gözlemler için de elverişli bir gözlemevi işlevini görüyormuş. 21 haziran'da güneş ışınları güneş tapınağının bir penceresinden içeri sızma açısı, tapınağın içindeki seremoni taşını aydınlatacak şekilde ayarlanmış. yapılardaki akustik de sesin her yere dağılacağı şekilde ayarlanmış. bu konuyu bahseden rehber her biriminiz kafasını bir adet pencere nişine sokmamızı söylemişti. ortadaki nişten de kuş sesini fısıldamaya başladı. her penceredeki kişi bu sesleri duyabildiğinden bahsetmişti.

    görsel
    görsel
    görsel
    görsel

    bu mekana trekking ile ulaşmak da mümkün. yaklaşık 4 gün süren zorlu bir yolculuktan sonra zirveye ulaşılıyor. fakat bilet sayısı oldukça limitli, bu yüzden rezervasyonu haftalar öncesinden yapmak şart.

    sonuç olarak burası ölmeden önce görülmesi gereken bir bölgedir. görene eşsiz dakikalar yaşatır.
  • http://www.culturefocus.com/
    adresinden de güzel fotograflarina erisilebilecek, insana "görmeden ölmek istemiyorum" dedirtecek kadar büyülü bir masal ülkesi.
  • hayalim... bir gün gidip o rakımda nefessiz kalana kadar sigaramı tellendirmek.pachacutec yupanqui' nin şehrinde 2.360 metrede and dağlarının kral kartallarına siktir çekmiş sapkın bir kırlangıç kadar sınırsız hissederek çocukluğumu hatırlamak. en güzel anılarımı hatırlamamak için tutuyorum kendimi, hatırlamaya başlayacağım yer belli.
hesabın var mı? giriş yap