• kendi beyanatlarından ve hallerinden de şarkı yazmaktan artık tatmin olmayan teoman'ı son zamanlarda en çok tatmin eden şarkılarından biridir kanımca.

    mavi kuş ve yüzünü döken küçük kız'ı sürpriz bir şarkıda karşılaştırıp kendinden de dizeler katarak ortaçgil'i ne kadar dikkatli dinleyip özümsediğini belli etmiştir.

    ve yine mavi kuş gibi çok da popüler kültüre ulaşmamış güzel bir şarkıya, zaten popüler kültüre ulaşmamışken bir şarkısında yer vermesiyle (daha önce de çölde çay vakası vardı) bu işi ne kadar da kendi için yaptığını göstermiştir.
  • daha ilk dinlemede kahkahalar atmama sebep oldu. hani teoman arkadasim olsa, kankam olsa soyle ensesine hafiften vurup "ulan gotelek, gene yapmissin yapacagini" demek isterdim. gerci sarkida dedigi uzere ask sicili kirli bir adam, sakat bir hareket olur, ayri mesele.

    mavi kuş'la yuzunu dokme kucuk kiz'i birlestirip giris muzigini de yagmur'dan almasi yetmiyormus gibi, "pek iyi olmadı şarkı, boş vereyim/ gel hadi “ortaçgil” dinleyelim" diye burdan ortacgil'e baglamasiyla sahane ters kose yatiriyor. guzel de asik olmus, belli.

    de, "yoksa yarın sabah uyanıp ayılınca/ utanacağım şeyler söyleyebilirim şimdi" kismi mevcut imaja uymamis. ulan daha bir album once aksin bacaklarindan oluk oluk'tuk, ne zaman soyledigin seylerden utanmaya basladin? teoman bebegim, buna kargalar bile guler, rica ediyorum kisiligin altini dolduracak sozler yazalim.

    http://www.youtube.com/watch?v=7h0ljaqzhgg&nr=1
  • vazgeçtim, kaçmak yok, söz bu kez
    çok güzel uyuyorsun diye yanımda...

    biliyorum tekrar vazgeçer teoman, o ve benzerleri vazgeçmekten vazgeçecek bugün yarın ve kaçacak tekrar tenhalığına. ama yine de bu sözleri duymak bi adamdan, çok mutlu hissettirmiyor mu? hissettirmedi mi?

    gerçekleşmeyeceğini bile bile inanmak bir söze, parçası olmak bir masalın, sonunu bile bile ama bildiğini hissettirmemeye çalışarak yürümek o yolda? plansız programsız; anlık mutluluklarla...

    uyandığında hala seninle olup olmayacağından emin olmadan da çok güzel uyuyabilir misin bir adamın yanında? işte onu deneyecek küçük kız bu masalda. ne zaman uçup gideceğini bilmeden bağlanacak mavi bir kuşa.
  • büyüklere masallar tadındadır.
    durduk yerde adamın amına koyan şarkılar diye bakınız vermek istiyorum fakat mavi kuş ile kuçük kız incinir diye korkuyorum,büyüyü bozmak istemiyorum.
  • tanıdık bir şeylerin oldugu aşikar olan şarkı.. huzur veren hafif müzigiyle, dışardan suclu görülen ama iç dünyasında çaresiz kalan zavallı bir adamın sözleri.. evet, yüzünü dökme dediğimiz küçük kız bu sözlere ne cevap verirdi diye bir düşünce kaplıyor insanı..
  • insanlık halleri'nin sözüyle müziğiyle en güzel şarkısı.
  • 2:44'te başlayan sözsüz kısmını dinler dinlemez muse'un absolution albümünden blackout parçasını hatırladığım güzel teoman şarkısı. oldukça sağlam bir çağrışım yapıyor, ama bu parçanın dinlemeye değer olduğu gerçeğini değiştirmiyor tabi.
  • büyülü bir teoman harikası daha. inanılmaz samimi, inanılmaz sıcak, yakın. şaşırmadım ama yapıyor bu adam en güzel hikayem albümünden beri böyle insanı yerine mıhlayacak güzellikler. tuzak ve en güzel hikayem benim için apayrı şarkılardır, bu güzellik de yerini aldı çok kısa sürede. yalancıyım ama sarhoşken çok sahiciyimdir ne güzel bir itiraftır, ne kadar şıktır kirlidir aşk sicilim sadakat konusunda pek iddialı değilim sözlerinin üzerine ama bu kez farklı olsun diye sen denersen ben de denerim diyebilmek.

    nefis olmuş, doyumsuz bir masal..
  • pek şeker ve samimiyet kokan bir teoman hali.
  • gece dersinden çıkmıştım. derste ne olduğunu hatırlamıyorum ama ne hissettiğimi iyi hatırlıyorum. yorgun, bıkmış ve mutsuzdum. halbuki ilkbahardı yeni yeni. beni almaya geldi çıkışta. eve gidecektik. bildik, sıradan...arabaya binince sana bir sürprizim var, dedi. ve o çalmaya başladı, mavi kuş ile küçük kız. gözlerim doldu, bir taraftan gülerken. sonra bağıra bağıra söylemeye başladım ben de. aylar olmuştu belki, ona bu şarkıyı çok sevdiğimi söyleyeli. hatırlamıştı, unutmamıştı ya, gece sanki gökyüzü aydınlandı. oysa ne kadar küçücük bir şeydi. derken etraftaki çiçekli ağaçları fark ettim, yokuş yukarı çıkıyorduk. kiraz ağaçları dolu bir küçük tepe, şehrin tüm ışıklarını karşısına alan. şarkı, çiçekler, ışıklar, ilkbahar, gece, biz... hepsi karışıp mavi birkuş oldu o tepede. ben hala, o küçük kız.
hesabın var mı? giriş yap