• depresifim diye dusunurken dun okudum kendimi buldum nerdeyse. seviniyim mi uzuleyim mi bilemedim.*

    melankolik kişi çelişkiler içinde kalır, kararsızdır. bir yandan yalnızlığı seçmesinden hoşnuttur bir yandan da insanların içinde olamayışının hüznünü duyar. insanlarla ilişkilerinde hep bir sorun vardır. anlaşılamaması, mizacı gereği farkındalığı, sosyal olmayı , diğerleri gibi olmayı becerememeleri onu insanlardan uzaklaştırır. toplumsallaşmaktan, bir yere bir kimseye bağlı olmaktan korkmak melankoliklerin tutumudur. kendilerine duydukları saygı, kendilerine yönelik olmaları belirgin özelliklerindendir. o nedenle aylaktırlar.
  • "melankolik olana bir tek sözüm var: "uzağa bak." melankoliye tutulan, çok kere fazla okuyan bir adamdır. insan gözü bu kısa mesafe için yaratılmamıştır; o uzaklara bakarak dinlenir. yıldızları ya da deniz ufkunu seyrettiğiniz zaman gözünüz rahatlamıştır; göz rahatlamıştır; göz rahatlayınca kafa serbesttir, yürüyüş daha kararlıdır; damarlarımıza varıncaya dek vücudumuzda her şey gevşer ve hafifler. ama iradeni kullanarak zihnen bu sonuca varmaya kalkışma; iraden her şeyi altüst eder ve sonunda seni boğar; kendini düşünme, uzağa bak."

    (bkz: alain)
    (bkz: mutlu olma sanatı)
  • yarım kalmış bir bardak düşün. bu bardağa bakan kişi, bardağın yarısının boş olduğunu düşünüyorsa pesimisttir. yarısının dolu olduğunu düşünüyorsa, optimisttir. o bardaktan alacağı diğer hiç bir yudumun ilk yudumun tadını vermeyeceğini düşünüyorsa melankoliktir. pesimistten de, optimistten de kötüdür.
  • "felsefede, politikada, edebiyatta ya da sanatlarda olağanüstü olan tüm insanlar, melankoliktirler." (aristo)

    "çoğu zaman insansevmezlerle karıştırılan melankolikler, aslında insanlık için çok büyük umutları olan ütopik hayalcilerdir." (svetlana boym)
  • "bence, hüzünlü insanlar başkalarını mutlu etmek için kendi limitlerini sonuna kadar zorlarlar. çünkü onlar kesinlikle değersiz hissetmenin ne demek olduğunu bilirler ve hiç kimsenin değersiz olduğunu hissetmelerini istemezler." demiş

    -robin williams
  • salyangozlarla benzer tepkiler veren insan. ikisi de yağmur yadığında dışarıya, gezmeye çıkıyor.
  • ruh haline sahip insan. once sil sonra bi daha yaz. zaten modemim de bozuk. gelmeyin ustume.
  • (bkz: melankoli) dolu.
  • "kant, melankolik kişiliğin ahlaki bir özgürlük, yüksek bir farkındalık ve hayatın ikilemleri karşısında bir duyarlılıkla donatılmış olduğu gerekçelerine yaslanmakla melankoli tipini yüceyle bir araya getirmekteydi. kant, melankolik kişinin sadık bir dost, bilginin peşinde giden dürüst bir soruşturmacı ve ahlaki kanaatlerine güvenilebilecek bir kişi olduğunu iddia etti. böyle bir kişi, tam da bizim sonlu varoluşumuzun acısına açık olmasından ötürü melankolikti."

    (bryan s. turner, georg stauth, "nietzsche's dance")
  • "melankolik bir insan az önce teselli bulduğu şeylerle alay etmeyi sever."
    (wilhelm genazino, "aşk aptallığı"ndan)

    ve buna hemen her zaman kendiyle alay etme, ötekine karşı ironik görünme endişesi eşlik eder. ötekinden çok kendisiyle alay etmekten hoşlanır.
hesabın var mı? giriş yap