• --- spoiler ---

    bir fedakarlıktan bahsedeceksek eğer, bu sadri alışık'ın değil, pervin par'ın olabilir ancak.
    ya düşünsene, başkasına aşık, sana "uzatmalı" diyen bir adamla sırf yalnız kalmasın diye gidip evleniyorsun.
    sen adamı düşünüp "içme" diyorsun, senden gizli içiyor, yakalıyor, gönül koyuyorsun, yine suçlu sen.

    "ayyy niye kızayım pek şeker sarhoşluğun ehe ehe" diyen bir gerizekalıya tercih edilmişken üstelik;
    bırakacaktın kızım, gerekirse ikiniz de yalnız geberecektiniz. o kıyağı yapmayacaktın.
    sadri alışık'a sözüm yok, onun hüznü, kederi ve aşkı daha gösterişli diye onu suçlayamayız ama filmin adamı pervin'dir benim için.

    --- spoiler ---
  • -benimki dün gece gelmedi.. nasıl da bekledim, 10 senelik bekledim..
    sadri alışık, menekşe gözler
  • hatunlarin efendi adam yerine pic tercihi vakasinin eski tozlu belgesi niteligindeki efkarli bir sadri alisik filmi. sadri alisik filmi dedim cunku digerlerinin pek onemi yoktur, sadri baba tek basina butun efkari yuklenir film sonuna kadar tasir. her daim efendiligi ve melankolisiyle bir kosede sadri alisik, diger tarafta surekli enerjisi ve gencligiyle erol buyukburc, arada ise gencliginde ne kadar guzel oldugunu bir kez daha tasdikledigimiz menekse gozlu kiz fatma girik.

    --- spoiler ---

    tahmin edilebilecegi gibi efendi adam kaybeder, pic kazanir. uzun vadede kimin kazanip kimin kaybettigi ise mechuldur.

    --- spoiler ---
  • adını, söz ve müziği şekip ayhan özışık' a ait bir hüz(ünbaz)zam şarkıdan alan, avuç*iç*lerinde alkol, kalp kırıklıkları, hüzün ve yaylı tamburdan başka hiçbirşeyi olmayan, tutunamayan, yalnızlıkla karışık\sadri alışık dolu siyah/beyaz bir film.

    bahsi geçen şarkının sözlerine gelince;

    menekşe gözlerde hiç vefa yokmuş
    yalancı hepsi de hiç sefa yokmuş
    yalancısın yalancı menekşe gözlü sarışın kız
    yalancısın yalancı menekşe gözlü sarışın kız
    yalancısın yalancı menekşe gözlü sarışın kız

    menekşe gözlerinin hiç günahı yok
    eğer günah varsa sende günah çok
    yalancısın yalancı menekşe gözlü sarışın kız
    yalancısın yalancı menekşe gözlü sarışın kız
    yalancısın yalancı menekşe gözlü sarışın kız

    bahsi geçen şarkının notalarına gelince;

    http://www.geocities.com/cerbanli/hzz59.html

    p.s. beni gene cumartesi yakalamış ve gene ağlatmış film. hayır niye ağladığımı da bilmiyorum. hadi gençken ağlatıyordu da; şimdi hayatı fena halde istemeden de olsa öğrenmiş olarak niye bu kadar koyuyor onu anlamıyorum. sadri alışık diyorum gene. alışık, alıştırmış bizi şarkılardaki kızlara, ayrılıklara, hüzzan makamlarına, kalp kırıklarına, buruk hayatlara, kulüp rakılarına. onun yüzünden tüm bu gözyaşları. mutlu aşkın tarihi yoktur. insan mutluyken tek başına mutludur. mutsuzken binlercesiyle beraber birazcık da olsa umutludur. o mutsuzluğun umut dolu burukluğunu, gerçek hayatını koyuyormuş gibi sahneye koyar sadri alışık.
    işte onun yüzünden bu ağla(t)malar.

    ve son olarak;
    --- spoiler ---
    şarkılardaki kızlar kaybolunca bir daha hiç bulunamıyorlar.
    --- spoiler ---
  • fatma girik'in, sarhoş fetişisti bir kadını canlandırdığ film. hatun sarhoşları toplayıp toplayıp eve getiriyor ve aşık ediyor kendine.
  • uzun zaman sonra cine 5 de izleme fırsatını yakaladığım ve beni tekrardan yaralamış başyapıt bir film'dir. müzikleri, oyunculuğu, konusu bambaşkadır. gerçekten de bambaşkadır. bana göre türkiyede sevgi üzerine çekilen en büyük üç dört film'den bir tanesidir. sadri alışık'ın o efendi duruşu, gerçeği öğrendikten sonra ki yüz hali ve o andan sonra erol büyükburç ile konuştuğunda ki hüzünlü hali yıllar geçse bile aklımda gitmeyecektir. kırkını geçmiş bir insanın, kendinden küçük bir insanı sevmesi, onu görünce yüreğinin ağzına gelmesi, kalbininin titremesi, saatlerce onun için hazırlık yapıp, gelmeyeceğini anladığın an ki hayal kırıklığı, sonra yıllarca şarkılarda aradığın kadını, tam bulduğun anda ansızın bir anda kaybolması, o andan sonraki mahvoluşun, çaresizce onu koskoca istanbulda aramaya kalkışmanın ve onu hiçbir yerde bulamamanın verdiği mutsuzluk. sonra kendine attığın yalanlar. sadri alışık'ın da o anda dediği gibi, yıllarca aradığım kadını yarattım beynimde. onu ben çıkardım ortaya, o hayale aşık oldum. benimki tamamen bir aldatmaca idi. öyle bir kadın yoktu. ben şarkılarda aradığım kadını yarattım ve sevdim, gibi cümleler.
    ardından tek arkadaşın olan kişinin ona aşık olması ve bundan sonra arkadaşın için, şarkılarda aradığın kadını, tek arkadaşına bırakmak. hem de ne kadar efendice.
    bu film'de en büyük kelime sadri alışık'ın ağzından dökülen, insan bir kere böyle olur, bir kere böyle sever. cümlesi. ve işte bu kadını ilk önce kaybetmek ve daha sonra en yakın arkadaşınla mutlu mesut olmasını izlemek. aşk böyle bir şey, işte. sevdiğin için herşeyi yapmak.
    sadri alışık'ı hep bu filmde ki karakteri ile hatırlarım. o parsüdesi, atkısı, takım elbisesi, efendi duruşu. insanın arkasında film deki gibi böyle baba karakterli bir adamın olması ne kadar da büyük bir şans olsa gerek.
    şarkılarda aradığım kadın..
  • aktörlük söz konusu ise, bir sadri alışık resitali... anlatıma bakarsak bir rind destanı.

    --- spoiler ---

    daha onunla tanışmamıştı şarkılar'a tutulmuşken ve "şarkılardaki kız"ı ararken. içiyordu.

    onu buldu ve tregedyalar başladı:

    tanbur çalarken “anahtar paspasın altında” demesi mi, her gece anahtarı paspasın altında bulması mı (bkz: #9829746), o gelecek diye sofra kurup beklemesi mi (özellikle salataya limon sıkma sahnesi), her gece menekşe gözleri arayıp vazgeçtiği gece arkadaşının onu bulması mı, kaza sonrası hastanede menekşe gözleri görmesi mi, "sen de mi istemiyorsun beni" mi, uzatmalıyla evlenmesi mi…

    bu kadar trajik an olabilir mi bir eserde

    --- spoiler ---

    bunun hakkından gelen bir aktör hamlet oynasaymış...
  • bir öyküde protagonisti ("ana karakteri" diyelim geçelim şimdilik) sevmemizin ne kadar önemli olduğunun ispatı niteliğinde bir film bu. sadri alışık'ın karakterini hiç sevemiyoruz. filmi de o yüzden sevemiyoruz.

    --- spoiler ---

    sadri alışık'ın karakterinin yaptığı şey, temelde, iki kadını birden idare etmekten başka bir şey değil. ne yardan geçiyor, ne serden. filmin sonuna kadar hem de. ancak filmin sonunda, o da "arkadaşı" için, bir fedakarlıkta bulunuyor. üstelik yaptığı öyle bir "fedakarlık" ki, ne sadri alışık için gurur verici, ne de erol büyükburç için minnet yaratıcı.

    ama karakterlerin en zayıfı, şüphesiz, fatma girik. ben bir erkek olarak, fatma girik bu kadar kaypak standartlara sahipken, ne sadri alışık konumunda, ne de erol büyükburç konumunda ona olan aşkımı sürdürebilirdim. gerçek hayatta fatma girik'in hak ettiği, her iki taraf tarafından da terk edilmektir.
    --- spoiler ---

    bu film "senaryo nasıl yazılmamalıdır" konulu bir ders olarak öğretilebilir. "protagonist ve antagonist nedir? nasıl tasarlanmalıdır? karakter dönüşümü niçin önemlidir?" bu tür soruların "yoksa böyle olur" türünden cevabı olacak nitelikte kötü bir senaryodur bu. safa önal standartlarına göre hele, çok, çok kötü bir senaryodur.
  • türk sinemasının az bilinen başyapıtlarından biri olmakla birlikte şahsım açısından kült filmler mertebesindedir menekşe gözler. elimde, güzide arşivimde olmayan bir film bu. paso star tv yayınlar, biz de denk düştükçe izleriz yıllardır. çok araştırdım, soruşturdum dvd'si çıksa 50 ytl fiyat biçseler gözüm kapalı alacağım ama yok amına koyim. divx, vcd'ye bile razıyım ama sanki bir lanet var bu başyapıtın üstünde. şu an için dijital hiçbir kaynakta yer almayan, star tv'nin arşiv odasında öylece usul usul yatan bir filmdir bu.

    halbuki ben o kanalın müdürü olsam haftada üç kez daimi yayınlarım bu filmi. zaten bu yüzden kıçımın bokuyla beni oraya müdür yapmıyorlar. regl döneminde çikolata sancısı çeken üniversiteli kız gibi yanıyorum ulan yanıyorum! arıyorum ve bulamıyorum!

    bir süre daha böyle giderse dernek kuracağım, filmdeki sadri alışık'ın pencere kenarında sabahlayan bedbaht aşık triplerinde bir sürü yandaş toplayacağım. sonra melankolik bir ortamda bir anda ayaklanıp "menekşesini gözünü siktiğimin derneği"ni kuracağım. evet yapacağım bunu sözlük, götüm yemezse de gidip facebook'ta grup oluşturacağım.
  • --- spoiler ---
    filmin sonunda sadri alışık'ın aklı menekşe gözlerde kala kala pervin par ile evlenmesiyle benim için mutlu değil mutsuz sonla biten filmdir. halbuki herkes de muradına ermiş görünür.
    --- spoiler ---
    çok güzel filmdir; safa önal'ın senaryosu mu çok güzeldir yoksa sadri alışık, erol büyükburç , fatma girik ve pervin par mıdır filmi güzel yapan? bu sorunun cevabı da kendi adıma ikinci şıktır.
hesabın var mı? giriş yap